29.07.2013 - 14:28 | Son Güncellenme:
6-7-8 Eylül tarihlerinde Hezarfen’de gerçekleştirilecek Rock’n Coke, The Prodigy ve Jamiroquai ile sizi boyut değiştirmeye davet ediyor.
Türkiye’nin en büyük açıkhava festivali Rock’n Coke, 10. yaşında müzikseverlerin karşısına yeni sürprizlerle çıkmaya hazırlanıyor. Rock’n Coke 2013’ün oldukça geniş kapsamlı ve büyük heyecan yaratan programına, dünyanın en popüler grupları arasında yer alan The Prodigy, Jamiroquai, senfonik rock grubu Within Temptation ve sokak performanslarıyla uluslararası bir fenomen haline gelen Dub FX’de eklendi.
Olağanüstü sahne performanslarının yanısıra seyirci ile kurdukları inanılmaz iletişimle, sahnede adeta boyut değiştiren grup The Prodigy Rock’n Coke programındaki yerini aldı. Geçtiğimiz günlerde son şarkıları Rockweiler’i ilk defa takipçileriyle paylaşan The Prodigy, electronic rock ve punk soslu big-beat müziğin en büyük isimlerinden biri olduğunu Rock’n Coke performansıyla bir kez daha ispatlayacak.
Kuruldukları yıl eleştirmenler tarafından soul müziğin yeni kurtarıcıları olarak adlandırılan Jamiroquai, yerçekimine meydan okuyan çılgın solist Jay Kay önderliğinde Rock’n Coke sahnesinde! Dünya çapında 40 milyondan fazla albüm satmış bu deli dolu ekip, Londra kökenli acid jazz hareketinin hala en büyük ve merakla takip edilen temsilcilerinden biri.
Rock’n Coke bu yıl yine unutulmaz bir haftasonu yaşatacak. Festivalin yabancı sanatçı programı Sziget’in deneyimli ekibi tarafından oluşturuldu. Yerli program ve sanatçı seçimi ise showhow’ın sanatçı ilişkileri ekibine teslim edildi.
Rock’n Coke, müzik ve gösteri performanslarıyla üniversitelileri de ağırlayacak
Rock’n Coke Festivali, 10. yılında sahne alacak isimlerin sayısını yüzde 70 artırarak, katılımcılara her anı müzik dolu bir hafta sonu yaşatacak. Rock’n Coke’ta bu seneye özel yenilikler arasında, üniversite öğrencilerine özel festival paketleri ve işbirlikleriyle bu heyecana ortak olması da var. Üniversiteliler, festival alanında müzik ve sanat performanslarıyla, çeşitli eğlenceli aktivitelerle yer alacaklar.
Rock’n Coke Biletleri Biletix ve RNC Kampüs Temsilcileri’nde
Rock’n Coke 2013’te sahne alacak sanatçılar da dahil olmak üzere, her türlü bilgi www.rockncoke.com web sitesi üzerinden takip edilecek. Biletler ise www.biletix.com‘dan satın alınabilecek. Rock’n Coke’ta normal dönem tam - kombine 140 TL, kombine + kamp biletleri ise 180 TL’den satışta. Öğrenci biletlerinin fiyatı ise, kombine 100 TL, kombine + kamp 120 TL’den satışta. Biletix’te tükenen sınırlı sayıdaki son erken avantajlı biletler ise öğrencilere özel indirimlerle www.rnckampus.com adresi üzerinden ulaşılabilecek olan Rock’n Coke Kampüs temsilcilerinden satın alınabilir.
JAMIROQUAI
(İngiltere)
Yerçekimine meydan okuyan sihirbaz Jay Kay ve ekibi 20 yılı aşkın süredir funk, fusion, disco, dance ve elbette acid jazz tutkunlarını büyülemeye devam ediyor. Bizzat Jay’in Yunan efsanesi Theseus ve Minotor’dan esinlenerek 90’ların başında yarattığı Buffalo Man üzerine kurgulanan bir proje olan, Grammy ödüllü Jamiroquai, bugüne kadar dünya çapında 40 milyonun üzerinde albüm satışıyla müzik dünyasının gelmiş geçmiş en popüler topluluklarından biri olarak gösteriliyor. Grup, ismini jam-session ve Kuzey Amerika yerlileri arasında yer alan Iroquois’den alıyor. İlk single When You Gonna Learn ile eleştirmenlerin ‘soul müziğin’ yeni kurtarıcıları olarak ilan ettiği Jamiroquai, 70’ler funk çizgisini, günümüzün house ritimleri üzerine kurgulayarak, kendine has yepyeni bir sound yarattı. Space Cowboy, Cosmic Girl, Virtual Insanity, Deeper Underground ve Little L gibi sayısız unutulmaz hit şarkıya imza atan ekip, 2010 yılında yayınladıkları son albümleri Rock Dust Light Star ile de büyük ses getirdi. Gerek videoları, gerekse albümleriyle milyonlarca hayranını çılgınca eğlendirmeye devam eden Jay Kay, eşi benzeri olmayan sahne performansıyla ilk kez Rock’n Coke sahnesinde!
THE PRODIGY
(İngiltere)
The Prodigy, ölmeden önce mutlaka sahnede canlı olarak izlenmesi gereken gruplardan biri olsa gerek. Onların inanılmaz sahne enerjisi, kendilerinden başka kimseye benzemiyor. Seyirci ile ilk karşılaştıkları saniyeden itibaren bulundukları ortamda adeta bir boyut değişikliği yaşanmasına sebep olan The Prodigy, rave, industrial, techno ve breakbeat öğeleri kullanarak ortaya koydukları müzikle, big beat türüne adeta çağ atlatmayı başardı. Liam Howlett’in öncülüğünde 1990 yılında kurulan The Prodigy, kendi çağdaşları The Chemical Brothers ve Fatboy Slim ile birlikte, big beat türünün halen en büyük üç isminden biri olarak kabul ediliyor. Liam’ın yanında Keith Flint ve Maxim Reality’nin mucizevi performansları da grubun konserlerinin ölümsüzleşmesinde büyük rol oynuyor. 25 milyondan fazla albüm satışı ve Brit Awards başta olmak üzere sayısız ödülün de sahibi olan The Prodigy, Experience ve Music for the Jilted Generation albümlerinin haklı başarısından sonra yayınladıkları The Fat of the Land albümü ile dünya çapında bir fenomene dönüştü. Albümde yer alan Firestarter, Breathe ve Smack My Bitch Up gibi şarkılar kısa zamanda 90’ların en unutulmaz klasikleri arasına yerleşti. Q dergisinin gelmiş geçmiş en iyi 100 İngiliz albümü arasında gösterdiği The Fat of the Land’i takiben yayınlanan Always Outnumbered, Never Outgunned ve Invaders Must Die albümleri de grubun 2000’lerde de ne kadar güçlü olduğunun ispatı niteliğindeydi. The Prodigy 2012 tarihli yeni şarkısı The Day’den sonra bu kez, geçtiğimiz haftalarda gerçekleşen Rock am Ring festivalinde son şarkıları Rockweiler’i ilk kez hayranlarıyla buluşturdu.
WITHIN TEMPTATION
(Hollanda)
Prestijli müzik dergisi Q, onları artık ‘The Metal T’Pau’ olarak adlandırıyor. Müziklerinde radikal değişiklikler yapmaktan asla çekinmeyen cesur ekip Within Temptation, gizemli ve büyüleyici vokalistleri Sharon den Adel’in önderliğinde geçtiğimiz yıl, birlikte 15. yıllarını geride bıraktı. Bunu Antwerp’te verdikleri bir konserle kutlayan grubun, The Unforgiving adlı büyük ses getiren dünya turnesi de bu yaz dönemini Greenfield, Nova Rock, Graspop Metal Meeting, Park Live ve Bospop gibi önemli festivallerde geçirdi. Hollandalı senfonik metal/rock topluluğu, başlangıçta ‘gotik’ elementlerin ağırlıkta olduğu bir müzikle yola koyulmuştu. Zamanla farklı rock elementlerinden etkilenerek gotik dünyadan uzaklaşmaya başlayan grubun ilk albümü Enter, Hollanda yeraltı metal dünyasında dev bir hit’e dönüştükten bir süre sonra, yayınladıkları ‘Ice Queen’ şarkısı ile artık sadece kendi ülkelerinin değil, Avrupa metal dünyasının da önemli sembollerinden biri haline geldiler. Satış rakamları üzerinden dağıtılan The Conamus Exportprijs’i üst üste dört kez kazanmaları, grubun uluslararası platformdaki gücünün ispatı niteliğindeydi. Dolayısıyla The Silent Force ve The Heart of Everything’in Hollanda listelerinde zirveye yerleşmesi de kimseyi şaşırtmadı. Grubun beşinci stüdyo albümü The Unforgiving, aynı paralelde yayınlanan çizgi romanlar ve kısa filmleriyle kısa sürede kültleşti. Bugüne kadar üç milyondan fazla albüm satan grup, Belçika’da yayın yapan Q adlı radyonun gerçekleştirdiği özel bir proje ile, aralarında Bruno Mars’tan Frankie Goes to Hollywood’a kadar farklı isimlerin şarkılarının yorumlarına yer verdikleri The Q-Music Sessions adlı albümleriyle de büyük ilgi görmüştü.
DUB FX
(Avustralya)
Bir sokak performans sanatçısının dünya çapında tanınması her zaman rastlanabilecek bir durum değil. Ancak Melbourne doğumlu Benjamin Stanford için durum kesinlikle farklı. Twitch adlı grubuyla müzik yapmaya başlayan ve daha sonra solo çalışmak üzere Avrupa’ya geçen sanatçı, dünyada bir benzeri daha olmayan canlı looping ve efekt pedallarını kombine ederek yaptığı performansı ile fenomen haline geldi. Müziğinde hip hop, reggae ve drum’n bass öğeleri kullanan Dub FX, hayat arkadaşı Flower Fairy ile gerçekleştirdiği sokak performansları ile büyük ilgi görmüştü. Everythinks A Ripple, Wandering Love ve Time Will Tell adlı şarkılarda vokal de yapan Flower Fairy, performansların sonunda kendi kaydettikleri CD’leri satıyordu. İkilinin yolu prodüktör Sirius ile kesiştikten sonra birlikte yayınladıkları albümle tamamen değişti. Hiçbir profesyonel pazarlama stratejisi kullanmadan sadece internet üzerinden kulaktan kulağa yayılan bir şöhretin haklı sahibi olan Dub FX, şarkılarında aynı zamanda güncel dünya meselelerine de değiniyor. Ayrıca Society’s Gates adlı şarkısında da ünlü filozof Sokrates’ten ilham aldığını söylüyor.