06.08.2013 - 11:01 | Son Güncellenme:
Orkestra, Doğaya Övgü başlıklı konserde, Romantik Dönemin doğadan esinlenilen eserlerine yer verecek.
Köy yaşamının sessizliğinin yerine büyük kentlerin hızlı ve gürültülü yaşamının ön planda olduğu 19. yüzyılda doğa; sanatçılar için en güvenli sığınak olmaya başlamıştır. Besteciler doğanın seslerini, notalarına aktarırken, kentleşmenin dışında kalan doğanın saflığını övmüşlerdir.
Bu dönemde doğa, 18. yüzyılda olduğu gibi sadece güzelliğine tapılan bir doğa değil, fırtınası, kışı, bulutu, korkunç mağaraları, dev dalgaları, yırtıcı hayvanlarıyla işlenmekte, bu gizemli güç yanında insan varlığı küçülmektedir. Konserde İngiliz besteciler Edward Elgar’ın “Sabah Şarkısı” ve Ralph Vaughan Williams’ın “Tarla kuşunun yükselişi” ile Debussy’nin “La Mer (Deniz)” ve Beethoven’ın “6 numaralı pastoral senfonisi” eserleri seslendirilecek.
Ralph Vaughan Williams’in eserinde orkestra, Concours Elisabeth 2012 yarışması finalisti genç Arnavut kemancı Ermir Abeshi’ye eşlik edecek.
Konser biletleri Biletix’ten temin edilebilir.
Tekfen Filarmoni Orkestrası
Bugün Tekfen Filarmoni Orkestrası adıyla yoluna devam eden orkestranın temelleri; Karadeniz Oda Orkestrası adıyla 1992 yılında, farklı kültürler arasındaki ilişkileri geliştirmek, barış adına ortak bir dil yaratmak amacıyla, Saim Akçıl şefliğinde 11 ülkeden 17 sanatçının katılımıyla kuruldu. İlerleyen yıllarda orkestraya başka ülkelerden müzisyenlerin de dahil olmasıyla aile giderek genişledi; Karadeniz, Hazar Denizi ve Doğu Akdeniz bölgelerinden toplam 23 ülke: Arnavutluk, Azerbaycan, Bulgaristan, Ermenistan, Filistin, Gürcistan, Irak, İran, İsrail, Kazakistan, Kırgızistan, Lübnan, Mısır, Moldova, Romanya, Rusya, Suriye, Türkiye, Türkmenistan, Ukrayna, Ürdün, Özbekistan, Yunanistan.
Tekfen Filarmoni Orkestrası, nam-ı diğer 3 Denizin Sesi; müzisyenlerin üç farklı bölgeden gelmesinin yanı sıra orkestranın bu isimle anılıyor olmasının altında kuruluş amacı da yatıyor; farklılıkların bir arada var olabildiği ve hatta bundan da güç alarak müziğin barışın seslerinden biri olduğunu göstermek. Orkestra, klasik müzik repertuvarının yanı sıra, temsil ettiği coğrafyanın yerel müzik aletleri için bestelenen eserleri de seslendiriyor.
Tekfen Filarmoni müziğiyle, zıtlıkların uyumuna, Doğu ve Batı’nın bileşiminden doğan büyülü senteze övgüde bulunuyor. Yılda birkaç kere bir araya gelen Tekfen Filarmoni, Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde ve üç yılda bir İstanbul Müzik Festivali’nde konser veriyor. Orkestra ayrıca, kuruluşundan bu yana Almanya, Azerbaycan, Belçika, Bulgaristan, Fransa, Gürcistan, İngiltere, İspanya, Japonya, Katar, Kazakistan, Kırgızistan, KKTC, Özbekistan, Romanya, Rusya, Ukrayna ve Yunanistan’da konserler verdi.
Tekfen Filarmoni, seyircisine kaliteli bir müzik sunmanın yanı sıra temsil ettiği geniş coğrafyanın müzikal ve kültürel mirasına sahip çıkmayı görev edinerek özel projelere de imza atıyor: Orkestrada bulunan otantik çalgılar için özel olarak bestelenen eserler, Tekfen Filarmoni’nin kültürel mirası yaşatma konusunda gösterdiği çabayı gözler önüne seriyor. Orkestra, konser ve stüdyo kayıtları da yapmaktadır.
James Judd
Çok yönlülüğüyle göze çarpan bir sanatçı olan İngiltere doğumlu orkestra şefi James Judd, cesur ve yaratıcı program tercihleriyle ünlüdür. Viyana’dan Tokyo’ya çok sayıda konser salonunda tekrar tekrar sahne almış olması, hem müzisyenler hem de dinleyicilerle kurduğu sıcak bağın bir göstergesidir. James Judd parlak kariyeri boyunca Berlin Filarmoni, Rotterdam Filarmoni, Fransa Ulusal Orkestrası, Leipzig Gewandhaus Orkestrası, Kraliyet Filarmoni, Londra Senfoni, İngiltere Oda Orkestrası, BBC Senfoni, Tokyo NHK Senfoni Orkestrası ile Dallas, St. Louis, Baltimore ve Montreal orkestraları gibi çok sayıda müzik topluluğunu yönetmiştir.
Eğitimini Londra Trinity College of Music’te tamamlayan Judd, Lorin Maazel’in daveti üzerine Cleveland Orkestrası’nda Yardımcı Şef olarak görev aldığı dönemde uluslararası çevrelerin dikkatini çekmiştir. İki yıl sonra Avrupa’ya dönen Judd, Claudio Abbado tarafından Avrupa Topluluğu Gençlik Orkestrası’nın Yardımcı Müzik Direktörü olarak görevlendirilmiştir.
İngiliz orkestra müziğinin başlıca yorumcuları arasında sayılan Judd’ın, Elgar’ın Birinci Senfoni adlı eseri için Halle Orkestrası ile birlikte gerçekleştirdiği kayıt, Elgar severler tarafından önemli bir referans olarak görülmektedir. Naxos şirketi tarafından yayınlanmış kapsamlı çalışmaları arasında, Fahri Müzik Direktörü bulunduğu New Zealand Senfoni Orkestrası ile ortaklaşa gerçekleştirdiği çok sayıda albüm bulunmaktadır. Williams, Beethoven, Bernstein, Copland ve Gershwin gibi pek çok bestecinin eserlerinin yer aldığı albümleri eleştirmenlerin beğenisini toplamıştır. Usta bir Mahler yorumcusu olan Judd, bestecinin eserlerine ilişkin performanslarıyla dünya çapında övgü almıştır. Mahler imzalı Birinci Senfoni’yi yorumladığı çalışması Fransız Diapason tarafından altın madalyaya layık görülmüş, aynı zamanda yılın en iyi Mahler albümü seçilerek Toblacher Komponierhäuschen Ödülü kazanmıştır. Orkestra eserlerinden oluşan albümleri Decca, EMI ve Philips şirketleri tarafından da yayınlanmıştır.
Usta bir opera şefi olan Judd; Il Trovatore, La Traviata, Rigoletto, Sevil Berberi, Figaro’nun Düğünü ve La Cenerentola prodüksiyonlarıyla İngiltere Ulusal Operası, Wexford Festivali ve Glyndebourne Opera Festivali bünyesinde görev almıştır. 1993 ila 1996 yılları arasında Büyük Florida Operası’nda Sanat Yönetmeni olarak görev yapan Judd; Don Giovanni, Maskeli Balo, La Bohème, Madama Butterfly ve Kötülüğün Döngüsü gibi eserleri yönetmiştir. Temsillerin yanı sıra, Tannhäuser, Fidelio ve La Clemenza di Tito operalarının konser versiyonlarında da şef olarak görev yapmıştır. Opera kayıtları arasında Meyerbeer ve Donizetti imzalı tüm operalar bulunmaktadır.
Müzik Direktörü olarak Florida Filarmoni Orkestrası’na 14 sene boyunca hizmet eden James Judd, vaktiyle küçük, bölgesel bir topluluk olan Florida Filarmoni’nin, eyaletteki en büyük gösteri sanatları kuruluşuna dönüşmesinde gösterdiği başarıyla Florida’da günden güne nam salmıştır.
Sekiz sene boyunca New Zealand Senfoni Orkestrası’nda (NZSO) Müzik Direktörü olarak görev yapan James Judd, topluluğun bilinirliğini ve uluslararası ününü yeni bir seviyeye taşımıştır. Albüm çalışmalarının yanı sıra, Concertgebouw ve BBC Konserleri’nin gerçekleştirildiği Royal Albert Hall gibi Avrupa’nın başlıca konser salonlarını kapsayan ilk turunda da NZSO’nun şefliğini yapmıştır.
Judd, 2008 yılında Güney Florida’da Miami Müzik Projesi’ni (MMP) başlatmıştır. John ve James L. Knight Vakfı’nın cömert bağışı ile finanse edilen Miami Müzik Projesi, şehrin sosyal olanakları kısıtlı çeşitli bölgelerinden gelen yüzlerce çocuğa eğitim, öğretim ve performans imkanı sağlamaktadır. Venezuela’daki El Sistema modelinden esinlenilen MMP projesi kapsamında, Miami’deki Doral ve Little Haiti beldelerinde müzik akademileri açılmış olup projenin Little Havana ve Liverty City’yi kapsayacak şekilde genişletilmesine yönelik çalışmalara devam edilmektedir.