18.10.2021 - 13:20 | Son Güncellenme:
Arkeolojik buluntular ve dijital animasyonlar rehberliğinde Bizans İstanbul’u
On dokuzuncu yüzyılda diplomatik, akademik ve sanatsal çıkarların kesişmesi, zengin bir miras olarak Bizans geçmişine ilişkin bilinci artırır. Konstantinopolis’e dair oryantalist bakışın kırılmasıyla arkeolojik buluntular akılcı bir yaklaşımla ele alınmaya başlar. Şimdiye kadar yeterince çalışılmamış, Bizans’a bilimsel bir yaklaşım getiren bu gelişmeler, Pera Müzesi ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü ortaklığıyla hazırlanan İstanbul'dan Bizans'a: Yeniden Keşfin Yolları, 1800-1955 sergisinde, etkileyici bir arşiv seçkisiyle tarih meraklılarına ve sanatseverlere sunuluyor. Brigitte Pitarakis’in küratörlüğünü üstlendiği sergi, Bizans araştırmalarında Osmanlı başkentinin merkezi rolüne odaklanıyor. Bizans’ın modern keşfini ve bu mirasın geniş bir ilgi alanına dönüşümünü aktaran sergide; İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin Bizans koleksiyonları başta olmak üzere, Suna ve İnan Kıraç Vakfı, İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi, Alman Arkeoloji Enstitüsü, Meşher, Galeri Nev, Ömer Koç, Serap Kayhan, Dr. Safder Tarim, Büke Uras koleksiyonlarından ve Paris, EPHE Arşivi’nden derlenen kitap, baskı, harita, fotoğraf, belge, resim ve Tayfun Öner’in hazırladığı dijital canlandırmayla, Bizans’ın modern keşfinin ilk evreleri ve bu mirasın bir akademik araştırma, koruma ve geniş ilgi alanına dönüşümü bu kapsamda ilk kez sunuluyor.
Popüler kültür ve sanat dünyasındaki Bizans’lar
Bilimsel araştırmaları temel alan İstanbul’dan Bizans’a ile eşzamanlı ziyarete açılan, İstanbul Araştırmaları Enstitüsü’nün Pera Müzesi için hazırladığı "İstanbul'da Bu NE Bizantinizm!": Popüler Kültürde Bizans sergisi, Bizans’ın her gün farklı sanat üretimlerinde nasıl karşımıza çıktığına bakıyor. İsmini Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun romanı Panorama’dan (1954) alan, küratörlüğünü Emir Alışık’ın üstlendiği sergi, edebiyat, müzik, görsel sanatlar, çizgi roman, film, moda, video oyunları gibi çeşitli sanat mecralarındaki Bizans temsillerini bir araya getirip, bu üretimlerdeki ortak temaları göz önüne sererken, eserlerin Bizans’ı ele alışındaki farklılaşmalara da eleştirel bir mercek tutuyor. Sergi, onu aramadığımız yerlerde bile karşımıza çıkan, etki alanı geniş bir olgu olan Bizantinizm’in çoklu ve birbiriyle çakışan anlamlarını ortaya çıkarıyor.
Dünyayı yeniden anlamlandırmanın sanatsal yolları
Müzenin yeni sergilerden Yarına Notlar ise Covid-19 pandemisiyle daha görünür hale gelen yeni küresel gerçekliği yansıtan güncel sanat çalışmalarından oluşuyor. Independent Curators International [Uluslararası Bağımsız Küratörler] (ICI) girişimi, mevcut kriz ortamında çağdaş kültürdeki değerleri ve ilişkileri sorgulamak, yeniden değerlendirmek ve bugün görülmesinin önemli olduğuna inandıkları eserleri paylaşmak üzere 25 ülkeden 25 küratörü bu sergi için bir araya getirdi. Dünyanın dört bir köşesinden 25 sanatçının eserlerinin yer aldığı Yarına Notlar, küresel bir çağda, kolektif hafızanın inşasında sanatın potansiyel gücünü ele alıyor. Sergideki birçok çalışma maneviyatı bir temellendirme mekanizması olarak ele alırken şüphenin yükseldiği zamanlarda dünyayı anlamlandırmanın yollarını paylaşıyor. Bu kültürel geçiş döneminde, her eser yakın geçmişten bir ilham kaynağı ve geleceğe yön veren bir bakış açısı öneriyor. ICI tarafından düzenlenen Yarına Notlar gezici sergisi; Andy Warhol Görsel Sanatlar Vakfı, VIA Sanat Fonu, ICI Mütevelli Heyeti ve Uluslararası Forumu’nun destekleriyle gerçekleştiriliyor.
Pera Müzesi’nin yeni sergileri İstanbul’dan Bizans’a: Yeniden Keşfin Yolları, 1800–1955, “İstanbul’da Bu Ne Bizantinizm!”: Popüler Kütlürde Bizans ve Yarına Notlar 23 Kasım 2021 – 6 Mart 2022 tarihleri arasında ziyaret edilebilir.