20.02.2022 - 07:01 | Son Güncellenme:
Aslı Öktener - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin destek verdiği “Foto Resne’nin izinde İzmir Hikâyeleri” sergisi Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) meraklılarıyla buluştu. İzmir Fotoğraf Sanatı Derneği (İFOD) üyelerinin çabalarıyla açılan sergi; kentin sahip olduğu Birinci Kordon, Pasaport İskelesi, Basmane Garı, Saat Kulesi, Dönertaş, Kız Lisesi, Buca Hipodromu, Etnografya Müzesi ve Meslek Fabrikası gibi pek çok tarihi mekânı ve bugün bu mekânlarda yaşayanları “foto-öyküler” yoluyla bizlere aktarıyor.
Mekânlar, 1927-28 yılında o zamanın İzmir Belediyesi’nin 9 Eylül sergilerine gelen yabancı konuklara şehri tanıtmak üzere Foto Resne olarak bilinen Bahattin Bediz’e hazırlattığı “Album de Symrne” (İzmir Albümü) kitabından seçilmiş.
Arkas, Kordon’u anlatıyor
27 fotoğrafçının çalışmasıyla hayat bulan ve dört ayrı salonda ziyaretçilerle buluşan serginin ilk bölümünde yer alan Birinci Kordon; ailesi 300 yıl önce İzmir’e yerleşen Arkas Yönetim Kurulu Başkanı olan Lucien Arkas'ın gözünden anlatılıyor.
İzmir’de döneminin en güzel yapılarından biri olan Fransız Fahri Konsolosluk binasını kiralayıp Arkas Sanat Merkezi’ne dönüştüren Lucien Arkas, “Çocukluğumun Kordon’unu düşündüğümde aklıma ilk olarak herkesin yaşamasına elverişli bir mimarisi olduğu geliyor. Bir ev sadece soğuktan korumaz, bir yaşam alanıdır. Evler bitişik değildi ve iki ev arasında bahçeler vardı. Böylece arkadaki ev de hava alır denizi görürdü” diyor.
Okul numaram 1’dir…
1917 yılında yapımına başlanan tarihi Kız Lisesi’nin öyküsünü ise ilk öğrencilerinden 98 yaşındaki Saliha Köksalan Ürgen şöyle aktarıyor: “Önceleri burası Erkek Öğretmen Okulu’ydu. Kız okuluna çevrildiğini duymuştuk. İlk kapısı açıldığı gün beni öğretmen olan teyzem getirdi ve okula ilk sırada kaydoldum. Öğrenci numaram 1’dir. Okulumdan ayrı kalmaya dayanamazdım. Hasta bile olsam sıraların üzerinde yatardım. Bugün okul idaresi ziyaretimle ilgili bir etkinlik düzenlemiş. Eski okul fotoğraflarımı ve diploma kayırlarımı çıkartıp takdim ettiler. Nasıl mutlu oldum anlatamam. Bugün 80 yıl öncesine döndüm…”
Saat Kulesi’nin tamircisi
Bir diğer kısımda ise Konak Meydanı’nda yer alan tarihi Saat Kulesi göze çarpıyor. Adı bu eşsiz yapı ile özleşen Fethi Pamukoğlu, “1936’dan bu yana saatçilik yapan ailenin son nesliyim. Babam bana el verdi. Burnumuzun dibinde çalışmayan Saat Kulesi, dükkânıma yakındı. Çalıştırmak için belediye ile ilişki kurdum. Ardından Alsancak, Şirinyer-Nato, Eşrefpaşa saatlerini 15 yıl ücret almadan bakımını yaptım. İzmir Saat Kulesi ile özleştirildim, bundan gurur duyuyorum” diye belirtiyor.
Öykülerle bezenmiş fotoğraf kareleri arasında gezerken, hayatın bizimle başlayıp bizimle bittiği yanılgısının yüzümüze bir kez daha çarptığını hissediyoruz. Siz de ilk Türk Müslüman fotoğraf sanatçısı Foto Resne’nin izini sürmek istiyorsanız, 28 Şubat’a kadar açık kalacak olan sergiyi kaçırmayın deriz.