28.12.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Seray Şahinler - Pandemi boyunca neredeyse iki yıl kapalı kalan müzeler ve sanat galerileri geçen sürenin acısını 2022’den çıkardı. Yıl boyunca İstanbul’un her köşesinde her gün bir sergi açıldı, Türkiye’nin birçok yerinde sanat etkinlikleri ve bienaller düzenlendi.
Yılın en önemli konuklarından biri kuşkusuz David Hockney’di… Mayıs ayında Sabancı Müzesi’nde gerçekleşen “Baharın Gelişi, Normandiya, 2020” adlı sergide 20. yüzyılın en önemli sanatçılarından 85 yaşındaki Hockney’nin pandemi sürecinde iPad aracılığıyla yaptığı resimler sanatseverlerle buluştu. Bu yıl uzun süren sessizlikler de son buldu. Taner Ceylan, 15 yıl aradan sonra “Âheste Çek Küreklerini Mehtâb Uyanmasın” adlı sergisiyle İstanbul’a konuk oldu. 2022’de çok özlediğimiz ‘90’lara performans sanatı üzerinden de baktık. Salt Beyoğlu’nda gerçekleşen “Sahnede 90’lar” sergisi kamusal alanda yahut kıyıda köşede görünür olmaya başlayan performans temelli üretimlerin izini sürdü.
2022 sanat fuarları ve bienaller açısından da epey bereketli geçti. Pandeminin şokunu atar atmaz yerli galerilerle organize olan Contemporary Istanbul, ‘yeni yerinde eski düzenine’ döndü. 19-22 Eylül’de açılan fuar, 66 çağdaş sanat galerisi ve inisiyatiflerin temsil ettiği sanatçılara ev sahipliği yaptı. CI’ın hemen ardından 17. İstanbul Bienali kapılarını açtı ve 500’ün üzerinde katılımcının 50’yi aşkın projesini İstanbul’a yaydı. Bienal bereketi Anadolu’da da boy gösterdi. Çanakkale Bienali beşinci edisyonuyla sanatseverlerle buluşurken Adıyaman’da “Hayali Uygarlık” temasıyla ilki gerçekleşen Kommagene Bienali adından sıkça söz ettirdi.
Dijitale projeler
NFT ve metaverse’ler bu yıl hayatımızda daha çok yer buldu. Dijital sanat üretimi olan birçok eser sanatseverlerle buluştu. Görsel sanatlar alanında dünyanın önde gelen isimlerinden Amerikalı Jonathan Monaghan’ın haziranda Kalyon Kültür’de gerçekleşen “ŞAŞAA” sergisi sezonun en dikkat çeken dijital işleri arasındaydı. Monaghan, Barok çağın savurganlığı ile dijital çağın aşırılığı arasında paralelliklere dikkat çekerek, gelecek ve yok olan doğal yaşam hakkındaki kaygıları ortaya koydu. Ozan Türkkan’ın ArtOn Pera’daki “arura”, Akbank Sanat’ın sanatsal bağlamda NFT’ye odaklanan sergisi “Dijital Sanatta Şimdi: Alternatif Gerçeklikler + NFT”, dijital projelerde öne çıkanlar arasındaydı. Türkiye’nin ilk yapay zekâ küratörü Avind ise görsel, işitsel ve metin üretiminde birçok yapay zekâ katmanı kullanarak hazırladığı ilk kişisel sergisine imza attı.
Resim Heykel açıldı
2022’de müzecilik açısından da heyecan verici gelişmeler yaşandı. Uzun yıllardır açılması planlanan İstanbul Resim ve Heykel Müzesi tarihindeki en büyük koleksiyon sergisiyle sanatseverlerle buluştu. Ankara’daki Resim Heykel Müzesi ise görsel sanatlar alanında Türk sanat tarihinin son 150 yıllık serüvenini muhafaza eden “Başyapıtlar” sergisine imza attı. İstanbul Modern ise henüz kapılarını açmasa da yeni binasına taşındı.
Pandeminin bir diğer getirisi ise koleksiyonları daha görünür kılmasıydı. Zira birçok koleksiyoner arşivlerini bir bir açtı. Bozlu Art Project’te düzenlenen “Hayal Fanusu”, Beyoğlu’ndaki Union Française binasında Halil Altındere küratörlüğünde gerçekleşen “Bedenin Mücadele Alanındır” şaşırtan koleksiyon sergileri arasındaydı. 2019 yılında çıkan yangında büyük hasar gören 857 yıllık Notre Dame Katedrali’ndeki 10 adet çanın tınılarını İstanbul’a yansıtan sanatçı Bill Fontana’nın “Sessiz Yankılar” sergisi ise tarihsel referansların günümüz teknolojisiyle nasıl harmanlandığını ortaya koyması açısından öncü bir projeydi.
Yılın son sürprizi ise Pera Müzesi’nden geldi. Geçtiğimiz haziranda kaybettiğimiz Portekizli sanatçı Paula Rego’nun üretimini gözler önüne seren “Hikâyelerin Hikâyesi” ise ondan dinleyecek çok öykü olduğunu hatırlattı.
Dünyada çorbalı protestolar
Dünyadaki müzeler ise yıl boyunca iklim aktivistlerinin sanat eserlerini hedef aldığı protestolarla gündeme geldi. Floransa’daki fosil yakıt kullanımını protesto etmek için ellerini Botticelli’nin “Primavera” adlı tablosuna yapıştıranlar, Mona Lisa’ya pastalı saldırı, Van Gogh’un “Ayçiçekleri” tablosuna fırlatılan çorbalar, Klimt’in “Ölüm ve Yaşam” tablosuna fırlatılan boyalar yılın en çok konuşulan sanat olayları arasındaydı.