Farklı dünyalara açılar kapılar

Seyhan Akıncı - Bazı duvarlar belki de karmaşasıyla dünyayı da çoğunlukla yaşanmaz bir yer haline getiren insanlar tarihi oradan alıp okusunlar diye örülür ya da yıkılır. 1991’de Berlin Duvarı’nın yıkılışını Sovyetler’in dağılmasının takip etmesiyle dönem; artık dizilerin, kitapların, galerilerin, mezatların bir de “ah o günler” diye geçmişi sohbetlerinden eksik etmeyenlerin anılarında yaşıyor. Geçtiğimiz yıllarda Kadıköy Moda’da açılan ve bir zamanlar ‘cola’ya rakip Rus kolası olarak üretilen içeceği satan dükkân Sovyet dönemini merak edenlerin en az bir defa uğradığı bir yer olmuştu. Tematik mekânlar, galeriler, müzeler her zaman ilgimizi çekiyor. Bir parça hafıza kartı görevi gören bu yerler o alanda özel çalışmalar yürütenlere de kaynak sağlıyor. Geçtiğimiz ay Engin Güneysu’nun “Ladalands” sergisiyle açılan İzmir’deki Sovyet Gallery de temasıyla dikkat çeken noktalardan biri oldu. Biz de Sovyet Gallery’nin kapısından girip ilgi çekici temaları olan diğer müzelerin ve galerilerin kapısını araladık. 

Sovyet kültürü

İlk olarak 2016’da girişimci ve koleksiyoner Bora Erdinç tarafından Berlin’de kurulan Sovyet Gallery, sergi ve retro malzeme (satranç takımı, saat, fotoğraf, pin vs) satış platformu olarak hayata geçmiş. Bir döneme damgasını vuran Soyvet kültürünü günümüzle buluşturan platform şimdi İzmir’de. Sovyetler Birliği ve Alman kütürüne ait film geceleri, sergiler, söyleşiler, konserler, partiler, kamp etkinlikleri, fotoğraf workshopları haftalık ve aylık olarak planlanarak meraklılarıyla buluşuyor. Fotoğrafçı Engin Güneysu’n “Ladalands” sergisi ise 18 Ekim’e kadar görülebilir.

Kadın belleğine katkı

Farklı şehirlerde fiziki olarak gezilebilecek Kadın Müzeleri açılsa da 25 Eylül 2012’de sanal ortamda açılan İstanbul Kadın Müzesi, kadın tarihinin önemini ve değerini görünür kılma ve dünyanın her yeriden erişilebilir olmasıyla özel bir noktada duruyor. Türkiye’nin ilk, dünyanın üçüncü kent kadın müzesi sıfatıyla kentin kültür ve sanat yaşamını zenginleştirmiş, yol açıcı kadınlarla buluşturan müze aynı zamanda kültürlerarası iletişim sağlıyor. İstanbul Kadın Müzesi varlık nedenini, kadın tarihini gündemde tutmak ve kadın belleği oluşturmak için bir onurlandırma ve bilgilendirme mekânı yaratmak olarak açıklıyor.

En ilginç temaya sahip müzelerden birisi şüphesiz Ankara’daki Cin Ali Müzesi. Cin Ali Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından Cin Ali’nin kültürel mirasını korumak, yaşatmak ve topluma yaymak amacı ile 2016’da kurulan müze eğitimci Rasim Kaygusuz’un çocuklara okumayı öğretmek ve sevdirmek için yazdığı 10 hikâye kitabından oluşan serinin ana karakteri Cin Ali’den yola çıkıyor. Müzede Cin Ali’ye mektup yazıp posta kutusuna atacağınız bir bölüm de var.

Masumiyetin müzesi

Orhan Pamuk’un hayal dünyasında dolaştığımız Masumiyet Müzesi, Nobelli yazarın yıllarca hem romanı hem de müzeyi birlikte kurguladığı bir yer. 1950 ila 2000’li yılların İstanbul hayatını anlatan romanda kahramanların kullandığı, giydiği, işittiği, gördüğü, biriktirdiği, hayal ettiği şeyler özenle düzenlenmiş kutu ve vitrinlerde sergileniyor. “Masumiyet Müzes”ni okumadıysanız bu tematik müzeyi gezmeden önce okumak iyi bir fikir olabilir.

Maskenin altında sanat var

2011’de açılan İzmir’deki Mask Müzesi en ilginç temaya sahip müzelerden. Ülkemizdeki ilk ve tek Mask Müzesi’nde Ritüel Masklar, Tiyatro Maskları, Anadolu Maskları, Ölüm Maskları ve İz Bırakanlar olmak üzere beş kategoride yer alan ve toplamda 300’ün üzerinde maskenin yer aldığı geniş bir koleksiyon sergilenmekte.