Kültür SanatBaşrolde umut var

Başrolde umut var

31.12.2024 - 07:02 | Son Güncellenme:

Tiyatroda beklenen yasa hâlâ çıkmadı ama pek çok nitelikli oyun sahnelendi. Sinemada Oscar’a yine gidemedik ama ödülsüz de kalmadık. 2024’te hayal edilenler gerçekleşemese de gelişmeler umut verdi

Başrolde umut var

Sinema ve tiyatrolar bu yıl dolmaya başladı. Yurt dışından Türk yapımı pek çok film irili ufaklı ödülle döndü. Tiyatroda bazı sahneler yeniden açıldı, bazıları veda etti. Edebiyatta ise gündem Han Kang oldu. Sinema, tiyaro ve edebiyatın bir yılına göz attık.

Haberin Devamı

Başrolde umut var

Animasyonun zaferi

Bu yıl dünyada da Türkiye’de de animasyonun zaferi kutlandı. Türkiye’de 2024’teki sinema seyircisi sayısı 31 milyonu geçti. En çok izlenen ilk iki yapım animasyon oldu: “Rafadan Tayfa 4: Hayrimatör” 2 milyon 815 bin 258, “Ters Yüz 2” 2 milyon 460 bin 338 kişi tarafından izlendi. Üçüncü sırada ise Gupse Özay komedisi “Lohusa” (2 milyon 128 bin 345) yer aldı. Türkiye’de 2024’te en çok izlenen 10 yapımdan beşi yerli, beşi yabancı. Dünya çapında “Ters Yüz 2” 1 milyon 698 bin 765 dolar hasılatla gişe şampiyonu olurken “Deadpool & Wolverine” de bir milyar barajını geçerek 1 milyon 338 bin 073 dolar hasılat yaptı. 

Anadolu’ya opera bale

Tiyatro dünyasının ‘yeni kanun’ talebinde bulunduğu bir yıl daha geride ve sonuçsuz kaldı. 26. Yapı Kredi Afife Jale Tiyatro Ödülleri’nde Yılın En İyi Oyun Ödülü’nü Kocaeli Şehir Tiyatroları’nın “Yaşamak mı Yoksa Ölmek mi” oyunu kazandı.

Haberin Devamı

Anadolu’da ilk kez bale festivali düzenlendi. Anadolu Opera ve Bale Festivali; Şırnak, Erzincan, Kırklareli, Ardahan ve Hatay’da 14 temsil ile sanatseverlerle bale, opera ve çok sesli müziği buluşturdu.

Başrolde umut var

Nobel, Han Kang’ın

Nobel Edebiyat Ödülü’nün yeni sahibi “Tarihi travmalarla yüzleşen ve insan yaşamının kırılganlığını açığa çıkaran yoğun şiirsel düzyazısı” gerekçesiyle Han Kang oldu. Güney Koreli yazar Han Kang’ın Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanmasının ardından kitapçılarda Kang kuyruğu oluştu. Ülkesinde en çok satan 10 kitabın dokuzu Han Kang’ın eserleri oldu.

Tartışma yarattı

Edebiyat dünyası en çok yapay zekâdan çekti. Yapay zekâ çeviriden sonra roman ve şiire el attı. Yazarlar yeni rakiplerine karşı mesafeli dursa da edebiyat dünyası yapay zekâya şans verdi. Rie Kudan’ın yapay zekâ yardımıyla yazdığı “Tokyo Sempatisi Kulesi” Japonya’nın prestijli ödüllerinden Akutagawa Ödülü’nü kazandı.

96 yaşında gelen ödül

Her ne kadar yine En İyi Uluslararası Film Oscar’ına kısa listesine aday olduğumuz Zeki Demirkubuz’un “Hayat”ıyla giremesek de Türk sineması yurt dışında pek çok ödülün sahibi oldu. Murat Fıratoğlu’nun ilk uzun metrajı “Hemme’nin Öldüğü Günlerden Biri”, Venedik’te Orizzonti bölümünde Özel Jüri Ödülü’nü kazandı. Burak Çevik’in “Hiçbir Şey Yerinde Değil”i Sao Paulo, Karlovy, Jeonju ve Hamburg film festivallerinde ödüllerle döndü. Aslı Özge’nin “Faruk”u ise 74’üncü Berlin Film Festivali’nde Uluslararası Film Eleştirmenleri Derneği’nin FIPRESCI Ödülü’ne layık görüldü. Özge’nin filmin başrolünü emanet ettiği babası Faruk Özge de ilk oyunculuk denemesinde, 96 yaşında 29. Tetouan Akdeniz Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu seçildi. 

Haberin Devamı

Dünya sinemasına da damgasını Christopher Nolan vurdu. Nolan, “Oppenheimer”ile Meslek birlikleri ve Altın Küre’de neredeyse almadık ödül bırakmadı. 96. Oscar Ödülleri’nde de En İyi Film dahil yedi ödül aldı. Türk sinemasında ise “Mukadderat” tüm ödülleri topladı. Nadim Güç’ün yönettiği, Erdi Işık’ın senaryosunu yazdığı “Mukadderat”, üç festivalde birden en iyi film seçilerek bir rekora imza attı. Antalya, İzmir ve Boğaziçi’nde farklı jürilerden tam not aldı.

Haberin Devamı

Başrolde umut var

Antalya bitti, demeçler bitmedi

2023’teki iptalin ardından 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali bu sene gerçekleşti ama tartışmaları bitmedi. En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü Binnur Kaya ile paylaşan Nur Sürer’in ödülünü Yılmaz Güney’e adamasına tepki geldi. Sürer’e karşı tepkinin nedeni, Güney’in adının kadına yönelik şiddetle anılması. Güney, ‘60’ların sonunda evlendiği Nebahat Çehre’nin üstüne araba sürmüş, Çehre hastanelik olmuştu. Daha önce de Güney’i eleştiren Farah Zeynep Abdullah, Sürer’e “Ne Yılmaz Güney’i be” diye tepki gösterince demeç savaşları alevlendi ve bir türlü sonu gelmedi. Bir başka tartışma konusu ise bu yılki hayli zayıf seçkiye sahip Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda ön jüri olarak görev alan deneyimli sinema yazarı Tunca Arslan’ın verdiği röportajda kullandığı ifadelerdi. Arslan’ın “Festivalde LGBT temalı filmler yoktu bu yıl, bu aslında yeni bir şey demek” ve “Türkiye’ye haddinden fazla eleştirel bakan filmlerin dönemi kapandı” sözleri de tepki çekti. 

Haberin Devamı

Kenterlerin tabelası indi

Perdelerini 1955 yılında açan, 2012’de riskli yapı olarak belirlenip metruk bir şekilde bugünlere gelen Beyoğlu Muammer Karaca Tiyatrosu, İBB Miras tarafından restore ediliyor. Buna karşın 1968’de Shakespeare’in “Hamlet” tragedyası ile açılan tarihi Kenter Tiyatrosu’nun tabelası indirildi. Tiyatronun akıbetini merak edip soranlara İBB Çözüm Merkezi “Kenter Tiyatrosu yapılan incelemeler neticesinde deprem yönetmeliğine uygun bulunmadığı için yıkım kararı alınmıştır” cevabını iletti.

Ülkeden kaçış

Filistinli Basel Adra ile İsrailli gazeteci Yuval Abraham’ın birlikte çektiği “No Other Land” adlı belgesel, 74. Berlin Film Festivali’ne damga vurdu. Adra, ödül türeninde Almanya’nın İsrail’e silah sevkiyatını durdurması çağrısı yaparken Abraham ise “Şimdi ödülü Basel ile eşit iki insan olarak birlikte alıyoruz. Ancak vatanlarımıza döndüğümüzde ben özgür, o ise işgal altında yaşayacak. Bu eşitsizlik derhal sonlanmalı” diyerek tepkisini dile getirdi. Festivalin hacklenen sosyal medya hesabında “Soykırım soykırımdır” paylaşımları yapıldı, festival yönetimi hemen “Biz değiliz” açıklaması yaparak köşeye çekildi.

Muhammed Resulof “The Seed of the Sacred Fig”i çektiği için ülkesi İran’da hapis ve kırbaç cezası aldı. Ülkesinden kaçmak zorunda kalan sinemacı, Cannes Film Festivali’ndeki prömiyere katıldı ve normalde ödül listesinde olmayan bir özel ödül aldı.

Başrolde umut var

Fenomen oldular

Sırp yazar Duşan Kovaçevic’in yazdığı, Yetkin Dikinciler ile Bülent Emin Yarar’ın başrolleri paylaştığı, Işıl Kasapoğlu’nun yönettiği İstanbul Devlet Tiyatrosu oyunu “Profesyonel”, 15 yıldır kapalı gişe oynuyor. Latife Tekin’in aynı adlı romanından uyarlanan, Hemhâl Tiyatro tarafından sahnelenen “Sevgili Arsız Ölüm-Dirmit” oyunu da benzer bir yolda. Nezaket Erden, 23 Nisan 2017’deki ilk profesyonel gösteriden bu yana farklı mekânlarda 500’ü aşkın kez oynadı Dirmit’i ve yeni yılda da devam ediyor.