Altın Küre’den Oscar’a koşanlar

MÜJDE IŞIL- Hollywood Yabancı Basın Birliği (HFPA) tarafından bu sene 82’nci kez düzenlenen Altın Küre Ödül Töreni, komedyen Nikki Glaser’ın sunumuyla gerçekleşti. Oscar öncesi genel eğilimi anlatması açısından gösterge niteliği de taşıyan ödüllerde, tahmin edildiği üzere “Emilia Pérez” ve “The Brutalist” öne çıktı. Robert Altman’ın 1975 tarihli klasiği “Nashville”in 11 daldaki adaylığından beri 10 adaylıkla en çok adaylık alan film olan “Emilia Pérez” dört ödül kazandı: En İyi Komedi/Müzikal, Yabancı Dilde En İyi Film, En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Zoe Saldana) ve En İyi Orijinal Şarkı (“El Mal”). “Emilia Pérez”in Oscar’da hem En İyi Film hem de En İyi Uluslararası Film dalında (“Parazit” gibi) ödül kazanma ihtimali güçlendi. Yedi adaylık alan “The Brutalist” de En İyi Drama, En İyi Erkek Oyuncu (Adrien Brody) ve En İyi Yönetmen (Brady Corbet) Ödülleri’ni kazandı. İlk Altın Küre’sini kazanan Brody bu başarıyla ikinci Oscar’ına yaklaştı. Yeni papa seçimine odaklanan gerilim filmi “Conclave”, sadece En İyi Senaryo’yu (Peter Straughan) kazanabildi. Altın Palmiye’li “Anora” ise geceden ödülsüz döndü. Gişe Başarısı kategorisinde ipi “Wicked” göğüslerken animasyonda diyalogsuz film “Flow”, “Inside Out 2”yu geride bıraktı. Gecenin sürprizi, Fernanda Torres’in “I’m Still Here” filmindeki rolüyle drama dalında En İyi Kadın Oyuncu seçilmesi oldu. Brezilyalı aktris; Angelina Jolie, Nicole Kidman, Kate Winslet, Tilda Swinton ve Pamela Anderson’ı geçerek ödülü kazandı. Filmde, Brezilya’da askeri diktatörlük sırasında kocası kaçırılan Eunice Paiva’yı canlandıran Torres’in, annesi Fernanda Montenegro da 1999’da “Central Station” ile aynı kategoride aday olmuştu.

45 yıldır ilk kez

2024, Demi Moore’un sinemaya geri dönüş senesi oldu. Moore, ilk oyunculuk ödülünü “The Substance/Cevher” ile aldı. Müzikal/Komedi dalında En İyi Kadın Oyuncu seçilen 62 yaşındaki Moore’un konuşması da en az ödül kadar unutulmazdı: “45 yılı aşkın bir süredir bu işi yapıyorum ve ilk kez bir oyuncu olarak ödül kazandım. 30 yıl önce bir yapımcı bana ‘patlamış mısır oyuncusu’ olduğumu, çok para kazandıran filmler yapabileceğimi ancak oyuncu olarak kabul edilemeyeceğimi söylemişti. Ben de buna inandım. Birkaç yıl öncesine kadar artık işimin bittiğini düşünüyordum ki bu büyülü, cesur, ezber bozan, kesinlikle çılgın senaryo karşıma çıktı. Adı ‘The Substance/Cevher’ idi ve evren bana henüz işimin bitmediğini gösterdi.”

Vizyona girmiyor

Venedik Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazanarak başarı yolculuğuna başlayan “The Brutalist”, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ABD’ye göç eden Macar mimar Laszlo Toth’un hikâyesini anlatıyor. Film ülkemizde sadece Filmekimi’nde iki seansta gösterildi. Film UIP’nin ama Türkiye’de hiçbir şirketin dağıtım listesinde yer almıyor. Oscar’da da ana ödüllerin muhtemel sahibi olacak bu 215 dakikalık yapım, Oscar adaylarının açıklanması ve ödüllerin verilmesinden sonra da bir değişiklik olmaz ise ülkemizde vizyona girmeyecek.