Kıl Dönmesi Hakkında Yanlışlar Bildiklerimiz
Kıl Dönmesi hastalığında doğru bilinen birçok yanlışa rastlayabiliriz.
Hastaların en çok yanıldığı konu ise hastalığın sebebinin bölgedeki kılların geri dönerek batmasıdır. Halbuki hastalığın oluşumundaki asıl sebep, bölge kılları değil daha yukardan dökülen kıllar, tüyler, cilt döküntüleri ve elbise tozlarının cilt altında oluşturduğu yumaklardır.
Kıl dönmesi hastalığının nasıl olduğu hakkında tüm tıbbi kurulların onayladığı son bilimsel görüşe göre; baş, ense ve sırttan dökülen kılların kalçanın arasına sıkışıp yürürken oluşan sürtünme hareketiyle cildi delerek cilt altına girip orada yumak oluşturmasıdır. Bu alanda görülmesinin bir sebebi de 30 yaşına kadar bu bölge cildinin orta hatta zayıf olmasıdır. Kimi hastalar Kıl dönmesi hastalığının 30 yaşından sonra görülmediğini düşünmektedir. Böyle bir düşünce kesinlikle doğru değildir. Çünkü kıl dönmesi her yaşta görülebilir ancak 30 yaşına kadar bölge cildi kalınlaştığı için bu yaştan sonra daha seyrek görüldüğü de bir gerçektir. Aslında hastalığın ismi de yanlıştır. Doğru olan kıl batması, kıl girmesidir.
En çok düşülen hatalardan biri de kıl dönmesinin içindeki kılların uzayarak omuriliğe, bağırsağa, sinirlere dolanabildiğidir. Böyle bir şeyin olması mümkün değildir. Çünkü kıl dönmesinde kıllar köksüz olduğu için uzayıp, herhangi bir yere sıçramaz.
Hastalar “Kıl dönmesi erkek hastalığıdır” yanılgısından kurtulmalıdır. Çünkü kıl dönmesi kadınlarda da rastlanabilen bir hastalıktır. Sadece erkeklere oranla görülme olasılığı daha düşüktür.
Kıl dönmesinde düşülen diğer bir hata ise hastalığın kansere dönüşmesidir. Hayır, kıl dönmesi için böyle bir risk yoktur.
Fenollü jellerle, kremlerle temizlenerek ameliyatsız tedavi edilebildiği yanlışı da hastalar arasındaki sıkça yanılmalara ve yanlış tedavilere sebep olmaktadır. Cildin altındaki kılları temizlemeden cilde sürülen ilaçlar tedavide sonuç vermez. Kıl dönmesi tedavisinde öncelik kıl kesesinin temizlenmesidir.
Kıl dönmesi sadece kuyruk sokumunda görülür düşüncesinin aksine göbek, anüs yakını ve parmak aralarında daha seyrek de olsa görülebilmektedir.
Kıl dönmesinde hastalar sadece ameliyatla tedavi edilebildiklerini başka çaresinin olmadığını düşünüp endişe duymaktadır. Aslında cilt altındaki kıl yumağının oluşturduğu kıl dönmesinden ameliyatsız tedavilerle kurtulmak mümkündür. Ayrıca ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi sayesinde hastalar gerçekleştirilen cerrahi operasyona oranla narkoz riski taşımadan çok daha hızlı şekilde iyileşip, işlem sonrası yaşamlarına dönebilmektedir.