15.08.2017 - 15:10 | Son Güncellenme:
Miraç Bal kimdir?
Lisans eğitimini Finlandiya, Helsinki`de Telecommunications Engineering üzerine tamamladı. 3 yıl Ericsson'da Yönetim Danışmanı olarak çalıştı ve bu süre içerisinde bir çok ülkede ülkede mobil operatörlerin üst düzey yöneticileri ile farklı projelere imza attı. Daha sonra Stockholm Ericsson Genel Merkezi`nde, GroupFunctionFinance’ta danışman olarak Risk Yönetimi görevini üstlendi. Yüksek Lisansını yatırım bankacılığı üzerine Stockholm Business School’da yaptı. Dubai’de Ericsson MENA Risk Yönetimi Müdürü olarak görev aldı. 10 yıl kadar yurtdışında yaşayarak 80 üzerinde ülkede bulundu.
EvdekiBakıcım nedir?
EvdekiBakıcım bebek, çocuk ve yaşlı bakımı hizmetlerini güvenli, kaliteli ve en kısa sürede almak isteyen ailelerle, alanlarında uzman bakıcıları bir araya getiren bir platformdur. Ayrıca EvdekiBakıcım bünyesinde bulunan birbirinden yetenekli oyun ablaları sayesinde aileler, yaratıcı drama, montessori, dil eğitimi gibi konularda saatlik hizmet alabilirler.
...
Girişimcilikte yaş faktörü önemli mi? Neden?
Girişimde yaş faktöründen ziyade vizyon çok önemli. 16 yaşında dünya trendlerini çok yakından takip eden, pazardaki açıkları gözlemleyen, fikir liderlerinin yazılarını okuyan, fikirleri aksiyona dönüştüren bir genç, 35 yaşında ve sadece yıllarca bir şirket kurma hayaliyle yaşayan bir kişiden çok daha iyi bir girişimci olabilir.
Girişimcilik pek çok kişinin hayali ancak bu hayali gerçeğe dönüştürmek için emin adımlar atmak gerekiyor. Bunun için nasıl bir yol izlenmeli? Bir kişi kendi işini kurmak için ne zaman hazırdır?
Hayal kurmak, başarının sadece bir elementi. Nasıl daldaki bir kahve çekirdeğinin baristaya bir yararı yoksa, hayal olarak kalan bir fikrin de kişiye faydası yoktur. Türkiye’deki girişimcilerin kendilerini geliştirmesi gereken en önemli kodu metodolojidir. Eğitim sistemimizde bu öğretilmediği için insanlar ya iş akışlarını bilmiyorlar ya da iş akışlarına körü körüne bağlanıyorlar. Hayalleri gerçeğe dönüştürmek için öncelikle vizyon, daha sonra strateji, taktiksel plan, iş akışları, proje yönetimi ve bunları uygulayacak takım gerekir.
Okulda alınan eğitim girişimcilikte ne kadar önemli? Başarılı bir girişimci olmak için hangi becerilere sahip olmak gerekiyor?
Biraz önce bahsettiğimiz temel bilgilerin alınması kişiye mutlaka avantaj sağlayacaktır. Bununla beraber iş kurmak isteyen kişi kesinlikle iyi bir gözlemci olmalıdır. Her konuda. Pazarı, insanları, teknolojiyi çok iyi gözlemlemelidir. Trendleri takip etmelidir. Zamanının 1/3’ünü kendisinin bilgi seviyesinden fazla ve yol gösterebilecek kişilerle, 1/3’ünü kendi seviyesindeki kişilerle ve geri kalanını bilgisini aktarıp aynı zamanda kendisi sorgulayabileceği kişilerle geçirmelidir.
Günümüz teknolojisinde artık maliyetler oldukça düştüğü için dijital iş kurmak oldukça kolay oldu. Fakat aradan sıyrılıp insanlara kendini tanıtmak da bir o kadar zor. Başarılı bir girişimci olmak istiyorsanız bu kalabalık ortamda nasıl göze batacağınızı bulmanız lazım.
Başarılı bir girişimci günde ortalama kaç saat çalışır? Spor, meditasyon, erken kalkmak, sağlıklı beslenme gibi faktörler gerçekten önemli mi?
Bu konuda benim fikirlerim oldukça keskin. Başarı disiplinle gelir. İyi bir girişimci en geç saat 6:00’da güne başlamalıdır. Tercihen 45 dakika sporunu yapıp, lif ve vitamin değeri yüksek olan yulaf ezmesi gibi besinler tüketmelidir. Daha sonra herkesten önce ofiste olup bir önceki günü değerlendirmeli ve günün planını çıkarmalıdır. Eğer girişimci güne geç başlarsa gün hızlıca bitecektir ve günün sonuna kafada birçok soru işareti kalacaktır. Girişimci, şirket büyüdükçe daha erken kalıp işe gelmelidir. Çünkü insanlar işe gelmeden önce sizi kimsenin bölmediği bir çalışma en verimli olandır. Girişimcinin günde kaç saat çalıştığı değil ne kadar verimli çalıştığı önemlidir. Fakat en iyi girişimcilerin günde 12 saatten aşağı çalıştığını açıkçası pek görmedim. Hayat iş, spor ve,yakın arkadaşları da dahil edebileceğimiz, aile üçgeninde şekilleniyor. Onun için disiplinli yaşamak girişimciliğin en temel kuralıdır. Son olarak meditasyon özellikle İstanbul gibi son derece stresli bir şehirde önemli bir farkındalık aracı olabilir. Mesela yerli bir girişim olan meditasyon uygulamasını mobil cihazınızda kullanabilirsiniz.
EvdekiBakıcım fikri nasıl ortaya çıktı? Nasıl bir fark yarattı?
Uzun yıllar yurt dışında yaşadığım için ailem beni bulunduğum ülkelerde ziyaret etmek istiyordu. Fakat anneannem ve dedemin sağlık sorunları olduğu için annem onları yalnız bırakmak istemiyordu. Bir çok kez annem kısa sürelik bir bakım elemanı bulmak istedi, ancak samimi, güvenilir, doğru bakımı yapabilecek ve aile sevgisi verebilecek bir kişi hiç bir zaman bulunamadı. Bu benim için de oldukça üzücü bir durum oluşturuyordu. Durumu arkadaşlarımla paylaştıkça sorunun ne kadar büyük olduğunu görmeye başladım. Hatta bir çok yabancı arkadaşımın da kendi ülkelerinde aynı problemi yaşadıklarından bahsettiler. Dubai’den İsveç’e döndükten sonra bu projeyi hayata geçirmeye karar verdim. Mart 2015’te İstanbul’daki yakın arkadaşlarım Ogün ve Sinan ile detaylı bir pazar araştırması yapmaya başladık ve hemen sonrasında da Türkiye’ye taşınma kararı aldım.
EvdekiBakıcım, kurulduğu günden bu yana yüzlerce aileye hizmet verdi. Aileler her zaman çok önemli bir sorunlarını çözdüğümüzü belirtip her fırsatta teşekkür ettiler. Bu geri dönüşler alanımızda yarattığımız farkı gözler önüne seriyor.
EvdekiBakıcım'ı kurma ve pazarlama aşamasında yaşadığınız en büyük zorluk neydi? Bu zorluğun üstesinden nasıl geldiniz?
Yeni bir alan olduğu için en büyük sorunumuz yaptığımız işi daha büyük kitlelere duyurmak oluyor. Teknolojimiz ve kurduğumuz ekip ile bu alanda Türkiye standardının belki 5 yıl ilerisinde gidiyoruz fakat bu her zaman iyi bir şey değil. Çünkü inşaların algısını ve alışkanlıklarını değiştirmek zaman alıyor. Sadece birkaç sefer basında çıkmak yeterli değil. Yaptığınız iş yeni bir pazar oluşturuyorsa kapsamlı ve süreklilik arz edece bir iletişim çalışması yapmanız gerekiyor. Alanında uzman kişilerin sizi önermesi oldukça önemli. Biz bu zorluğu hizmet alan ailelerin memnuniyetlerini sosyal medyada belirtmesini rica ederek üstesinden geliyoruz.
EvdekiBakıcım güvenin çok önemli rol oynadığı bir platform. Bu güveni kazanmak için hangi yollar izlendi?
Güvenlik bizim için oldukça hassas ve çok önem verdiğimiz bir konu. Öncelikle EvdekiBakıcım’a başvuran yüzlerce kişi arasından sadece en iyileri platforma dahil olmaya hak kazanıyor. Kabul oranımız 5% civarında. Mutlaka 2 referans kontrolü yapılıyor ve sabıka kaydına bakılıyor. Aileler her adayın kendini tanıttığı video profilleri sitemizde görebiliyorlar. Bu da ilk izlenim için oldukça önemli bir konu. Bakım elemanının evde olduğu süre boyunca oluşabilecek kazalara karşı 100,000 $’lık3. Şahıs sorumluluk sigortası sağlıyoruz. Acıbadem Mobil ile yaptığımız anlaşma ile olası bir acil durumda ücretsiz ambulans hizmeti sağlıyoruz.
EvdekiBakıcım uygulaması sayesinde bakım elemanın giriş ve çıkış saatleri aileye notifikasyon olarak düşüyor. Bakım sonrasında bakıcının raporunu cep telefonunuzda görebiliyorsunuz. Üzerinde çalıştığımız bir geliştirme ile de anlık foto ve video paylaşımı da mümkün olacak. Dolayısı ile sevdiklerinizin bakımı ile ilgili tüm detayları mobil telefonunuz ile takip edebiliyorsunuz.
EvdekiBakıcım'ın bir sonraki evresi nedir?
EvdekiBakıcım, çocuklu ailelerin günlük hayatta akıllarında olan bir marka olma yolunda ilerliyor. Hedefimiz,EvdekiBakıcım’ın seçkin oyun ablaları ile eğitim, aktivite ve bakım alanında ailelere destek vermek. Montessori eğitimi, yaratıcı drama, İngilizce dersi gibi birçok alanda donanımlı olan oyun ablalarımız katma değer sağlıyor. Oyun ablası hizmeti bir lüks değil, çalışan ailelerin en büyük ihtiyaçlarından biri. Haftada birkaç kez kendilerine destek veren bu oyun ablaları hem ailenin kendine zaman ayırmasını sağlıyor hem de çocuklar kaliteli vakit geçiyor.
Diğer yandan EvdekiBakıcım, sektöre bir standardı getirmek ve hem ailelerin hem de bakım elemanlarının mağdur olmadığı bir ortam yaratmak istiyor. Türkiye’de yerimizi kalıcı kılarken bir yandan da yurt dışı açılımımızı planlıyoruz. Hedefimiz 2017 sonuna kadar Avrupa’da bir ülkeye daha açılmak. Bunu gerçekleştirmek için yatırım alma sürecimiz devam ediyor.
Türkiye'de girişimciliğin avantaj ve dezavantajları nelerdir? Yeni başlayacakları nasıl riskler bekliyor?
Türkiye girişimcilik ekosistemi hızlı bir şekilde büyüyor fakat bu rakamlar bizi aldatmamalı. Hala finansal açıdan Türkiye’nin en güçlü 50 şirketi içinde bir start-up yok. Dünya genelinde veya bölgesel çapta bile ses getirecek şirketler çıkaramıyoruz. Mevcut fikirler çok yerel kalıyor. Global arenada oynayacak beyinler de kendilerine göre haklı sebeplerden dolayı yurtdışında çalışmayı tercih ediyorlar. Eğer uzun vadeli bir plan yapacaksak ekosistemdeki fikir liderlerini bir araya getirip önümüzdeki 30 yılın hatta 50 yılın planını yapmamız gerek.
Yeni başlayacak girişimcilerin en iyi yapacakları şey dezavantajları iyi gözlemleyip onları nasıl avantaja çevirebilirler onu düşünmek. Aslında bir start-up’ın da genel mantığı da budur.
Başarıyı nasıl tanımlıyorsunuz? Türkiye'de ve dünyada hangi girişimcileri başarılı buluyorsunuz?
Başarı statik bir statüs değil süreklilik gerektiren bir durumdur. Kendinizi başarılı bulduğunuz an başarısızlığın başlangıcını oluşturuyorsunuzdur. Bırakın başkaları sizi başarılı bulsun. Ama her sabah ayna karşısına geçtiğinizde o gün işinizde neleri daha iyi yapabileceğinizi mutlaka kendinize sorun. Türkiye’de hem kişilik hem iş yapış şekli olarak Barbaros Özbuğutu’yu çok takdir ediyorum. Türkiye’nin kendisi gibi kişilere daha çok ihtiyacı var. Yurt dışında ise Michael Lahyani ve Rachel Haurwitz.