Uyuz olanlara çare olan Uyuz Gölü havadan böyle görüntülendiSivas Merkeze bağlı Gümüşdere köyünde bulunan Uyuz Gölü, başta uyuz olanlar olmak üzere Türkiye'nin bir çok kentinden şifa arayanların akınına uğradı. Sivas'ın Gümüşdere Köyünde bulunan halk arasında ki ismi ile Uyuz Gölü, uyuz, egzama, kaşıntı gibi hastalığı bulunan vatandaşların uğrak yeri oldu. Türkiye'nin dört bir yanından hastalar şifa bulmak için bu göle geliyor. Göl şifa arayanlar kadar serinlemek isteyenler tarafından da tercih ediliyor.‘Türkiye'nin her yerinden geliyorlar’ Gümüşdere köyü muhtarı Veli Karavelioğlu,Türkiye'nin her yerinden göle geldiklerini ifade ederek, “Buraya ‘Uyuz Çermiği’ derler. Erzincan,Kayseri, Malatya ve Çorum buralarda uyuz olan keçileri buraya getirirlerdi. Bizde burada hayvan yayardık. Bizde keçileri buraya gelecek diye gözlerdik, bize de keçileri buraya attığımız zaman bahşiş verirlerdi. Samimi söylüyorum buradan giden keçi bir kilometre gitmeden uyuzu silinir derlerdi. Burası şifalı bir yer ama garip kalmış. Kimse bakmadı, bakılmamış ama burası gelişecek. Türkiye'nin batı tarafında olsaydı, Avrupa’dan Amerika’dan şuradan buradan bu şifalı suya gelmeyen olmazdı. Burada bir çocuk yıkanıyordu. Ankara’ya gittim, Kayseri’ye gittim, İstanbul'a gittim şifa bulamadım. Valimize, genel sekreterimize dedi. Buraya 3 gündür geliyorum dedi, 3 gündür gece uyku uyuyorum, öyle bir şifa görüyorum dedi. Cilt hastalığına, egzamaya çok yararlı bir sudur. Türkiye'nin her şehrinden İzmir’inden İstanbul’undan ve Antalya’sından bana beklide günde 2-3 defa telefon eden var. “dedi.‘İstanbul’da gitmediğim doktor kalmadı’ Yadigar Mermer, İstanbul’da gitmediği doktor kalmadığını söyleyerek, “Kollarım için geliyorum. Yaralar çıktı. Burayı tavsiye ettiler. Buraya geldim. Kollarımda kaşıntı var. İstanbul’da gitmediğim doktor kalmadı. Burada inşallah şifayı buluruz.” İfadelerini kullandı. Arzu Çoban ise, İstanbul’dan geldiğini ifade ederek, “Ellerimde egzama vardı. Duydum ki burada şifalı bir su var. Bizde gelelim dedik.
Onlarca ölü balık kıyıya vurduKonya Kulu ilçesine bağlı Kömüşini Mahallesi'ne 1 kilometre uzaklıktaki tatlı su gölü olan Uyuz Gölü'nde ölen binlerce balık kıyıya vurdu. 4 gündür devam eden balık ölümlerinin nedeni kesin olarak bilinmezken mahalle sakinleri yetkililerden yardım istedi. Mahalle Muhtarı Hasan Tekin, 2011 yılında Isparta Eğridir'den getirilen 5 bin yavru sazan balığının göle bırakıldığını ve bu süre zarfında üreyen balıklarının sayısının hızla arttığını söyledi. Balıkların bir anda öldüğünü belirten Muhtar Tekin, "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden gelen ekipler gölde mikroorganizma ürediğini, sudaki oksijeni balıklara bırakmadığını, gözle görülmeyecek bir şeyin olduğunu, suyu tamamen yeşillendirdiğini söylediler. Balıkların tamamı kıyıya vurdu. Gerekli tedbirlerin alınmasını istiyoruz. Çevre mahalleler ve ilçelerden bu göle gelen piknikçiler 4 günden bu yana ölen balıkları görünce geri dönüyor. Göründüğü gibi binlerce balıklar hep kıyıya vurdu. Sadece büyük balıklar ölüyor. Küçük balıklarda yaşam var, kurtarılmasını istiyorum" dedi.
'Uyuz Gölü' keşfedilmeyi bekliyor'Uyuz Gölü' keşfedilmeyi bekliyor Sivas'ın merkeze bağlı Gümüşdere köyünde bulunan, kaynağını yer altından alan, halk arasında 'Uyuz Gölü' olarak bilinen kaplıca keşfedilmeyi bekliyor
'Uyuz Gölü' keşfedilmeyi bekliyor'Uyuz Gölü' keşfedilmeyi bekliyor Sivas'ın merkeze bağlı Gümüşdere köyünde bulunan, kaynağını yer altından alan, halk arasında 'Uyuz Gölü' olarak bilinen kaplıca keşfedilmeyi bekliyor
'Uyuz Gölü' keşfedilmeyi bekliyorSivas'ın merkeze bağlı Gümüşdere köyünde bulunan, kaynağını yer altından alan, halk arasında 'Uyuz Gölü' olarak bilinen kaplıca keşfedilmeyi bekliyor. Gümüşdere köyünde kaşıntıya, romatizmaya, egzamaya, mantara, yorgunluğa iyi geldiği iddia edilen kaplıca çevre köy halkının ve çocukların uğrak yeri oldu. Halk arasında 'Uyuz Gölü' olarak da bilinen doğal göl keşfedilmeyi bekliyor.Gümüşdere köyü muhtarı Veli Karavelioğlu çok uzun zamandır kaplıcanın olduğunu belirterek,"Buraya biz çocukken, Çorum’dan, Tokat'tan, Yozgat'tan Kayseri'den keçi uyuzunu götürüyor diye keçilerini getirirlerdi. Bir taraftan giren keçi, diğer taraftan uyuzunu atıp çıkardı. Arazide ekin biçerken, çalışırken ne kadar yorulursak yorulalım bu suya gelince anadan doğmuş gibi dönüyoruz. Şuanda bir çok yerden insanlar geliyor, egzamaya, mantar hastalığına, bütün diz ağrılarına falan tamamen ilaç. Geçen biri geldi 'Ankara'ya, İstanbul'a götürdüm çocuğuma ilaç bulamadım ben bu suda devayı buldum' diyor. Şu su kıymeti bilinmeyen bir su, yetkililer gelsin bir görsünler. Egzaması olan, mantar hastalığı olan, romatizması olan gelsin girsin suya, deva bulamazsa kabahat bizde o zaman. Ben buraya Maden Teknik ve Arama Müdürlüğü'nü getirdim, Devlet Su İşleri'ni getirdim, hiç birinden hala dönüş olmadı. Eğer bu su Avrupa’da olsaydı, Türkiye'den Avrupa'ya şifa için giderlerdi. Buradan yetkililere sesleniyorum, Allah rızası için gelin bakın şu suyu boş geçirmeyin" dedi.