Kerem Tunçeri
Türk milli takımında ve Türk Telekom takımında forma giyen profesyonel Türk basketbolcu. 1.91 boyunda 86 kg ağırlığındaki Tunçeri, Oyun kurucu ve Şutör gard pozisyonlarında oynamaktadır. Abisi Kemal Tunçeri de önemli bir basketbolcudur.Galatasaray'da yetişen Kerem, basketbolda en önemli pozisyonlardan biri olan gard mevkiinde hem Türkiye'nin önemli takımlarında hem de Türk Milli takımında önemli görevler aldı. Gösterdiği performansıyla Avrupa'nın önde gelen takımlarında forma giydi. 2010 FIBA Dünya Basketbol Şampiyonası'nda maçın bitimine son 3 saniye kala attığı turnikeyle Türkiye Millî Basketbol Takımı'nı finale taşıdı. Tunçeri'nin milli takım ile en büyük başarısı da 2010'daki turnuvada gümüş madalya kazanarak geldi. Ayrıca Eurobasket 2001'de de milli takım ile gümüş madalya kazanma başarısı gösterdiler. Kerem Tunçeri ile abisi Kemal Tunçeri'nin kurduğu Tunçerispor takımında Türkiye'nin genç yeteneklerini keşfetmeye çalışmaktadırlar. Formasını giydiği takımlar 1997-1999 Türkiye Galatasaray1999-2004 Türkiye Efes Pilsen2004-2005 Türkiye Ülkerspor2005-2006 Türkiye Beşiktaş Cola Turka2006-2008 İspanya Real Madrid2008-2009 Rusya Triumph Lyubertsy2009-2013 Türkiye Anadolu Efes SK2013-günümüz Türkiye Türk Telekom BKProfesyonel kariyeri TürkiyeTunçeri profesyonel kariyerine 1997 yılında TBL'nin önemli takımlarından Galatasaray'da başladı. İlk iki sezonunda bekleneni pek veremese de üçüncü sezonunda iyi bir performans sergileyerek dikkatleri üzerine çekti. 1998-99 sezonunda 20 Mart 1999 tarihinde Efes Pilsen SK ile oynanılan maçta tam 20 sayı kaydederek kariyer sayı rekorunu kırdı, fakat takımı maçı 69-64 kaybetti. Tunçeri 1998-99'de maç başına 8.5 sayı, 1.6 ribaunt, 2.5 asist ve 1999-20 sezonunda ise 28 dakika sürede 8.6 sayı, 1.3 ribaunt, 2.8 asist ortalamalarıyla oynadı. Oyuncunun 4 Aralık 1999 tarihinde oynanan Fenerbahçe maçında gösterdiği 19 sayılık performansıyla takımına maçı 59-53 kazandıran isim oldu ve bu onun bu sezonda gösterdiği en iyi performansıydı.Sonraki sezon Efes Pilsen SK gibi hedefleri daha yüksek bir takıma transfer olan Kerem Tunçeri bundan sonraki sezonlarda bulunduğu takımlardaki derin kadro ve ona daha az sorumluluk verilmesiyle birçok otoriteye göre 1999'dan sonra kendini geliştiremedi. Türk oyuncu Efes'teki ilk sezonunda ligde final oynama başarısı gösterdi, fakat finalde Ülkerspor'a 3-1 kaybederek 2. oldular. Tunçeri normal sezonda Ülkerspor ile oynanan karşılaşmada attığı 19 sayıyla takımına maçı 85-83 kazandırdı. İlk sezonunda ligde maç başına 21 dakika sürede 7.2 sayı, 1.5 ribaunt, 3.0 asist ortalamaları ilk kez mücadele ettiği SuproLeague'de ise 4.9 sayı, 2.0 ribaunt, 2.5 asist ortalamalarıyla oynadı. Efes takımıyla geçirdiği dört sezonluk sürede toplam 3 kez TBL şampiyonluğu kazanma başarısı gösterdi.Milli takımda eleştirilse de Anadolu Efes'in oyun kurucusu olarak rol aldığı şampiyonluklar sonrası 2004-05 sezonunda Ülkerspor'a transfer oldu. Tunçeri'nin 14 Kasım 2004 tarihinde Banvit BK'e attığı 23 sayı onun kariyer rekorunu kırmasını sağladı. Sezonun sondan üçüncü maçında Erdemirspor'a karşı attığı 24 sayıyla bir kez daha kariyer rekorunu kırsa da, TBL play-off çeyrek finalinde Türk Telekom BK'a karşı 93-85 kazandıkları maçta 25 sayı atarak sezonda üçüncü kez kariyer rekorunu kırdı ve takımını yarı finale çıkaran isim oldu. Daha sonra Tunçeri sezonun devamında Ülker'le TBL yarı finaline kadar yükselmeyi başarsa da, Beşiktaş'a 2-1 ile elenerek final oynayamadılar. Tunçeri, 2004-05 sezonunu maç başına 10.4 sayı, 3.5 ribaunt, 4.8 asist ortalamalarıyla geçirdikten sonra, 2005-06 sezonu başında ligin önemli takımlarından Beşiktaş Cola Turka'nın teklifini kabul ederek Beşiktaş'a transfer oldu.2005-06 sezonunda Beşiktaş Cola Turka'da kariyerinin en parlak sezonlarından birisini geçirdi. 5-6 tane Avrupa çapında oyuncusu olan fakat rotasyonda kullanabileceği üst düzey başka oyuncusu olmayan takımın en büyük yıldızı oldu ve kendini tüm Avrupa'ya bir kez daha ispatladı. Sene ortasında Liga ACB'nin önemli takımları Tau Ceramica ve Barcelona'dan transfer teklifi aldı. Ancak Beşiktaş yönetimi Kerem'i satmaya yanaşmadı. Yaptığı etkili savunma,maçın temposunu ayarlayan lider oyuncu olma, asist, kritik anlarda basket bulma gibi kaliteli bir oyun kurucunun yapabileceği her şeyi yaptı. Tekelspor ile oynanılan play-off maçında 25 sayı atarak kariyer rekorunu egale etti, fakat takımının maçı 94-87 kaybetmesine engel olamadı. 2005-06 sezonunda Türkiye Ligi'nde asist kralı oldu ve ligin normal sezonun MVP'si seçilme onuruna erişti. Tunçeri sezonda ligde maç başına 12.1 sayı 3.3 ribaunt 6.4 asist ortalamaları ULEB Eurocup'ta ise 14.4 sayı ortalaması ile oynayarak harika bir sezon geçirdi. Sezonu tamamladıktan sonra 2006-07 sezonu için İspanya'nın ve Avrupa'nın en önemli takımlarından Real Madrid Baloncesto ile anlaştı.AvrupaReal Madrid'teki ilk sezonunu İspanya Ligi bilinen adıyla ACB Ligi ve ULEB Eurocup'ta yaşadığı şampiyonluklarla noktaladı. Avrupa'nın ikinci büyük kupası olan Eurocup finalinde Litvanya takımı BC Lietuvos Rytas'ı yenerek kupayı uzandılar. İki büyük kupa kazandığı ilk sezonunda fazla sorumluluk alamasa da koçunun kendisinden beklediği şeyleri fazla ön plana çıkmadan yapmaya çalıştı. Aldığı süreleri iyi değerlendirmeyi başardı. Tunçeri 2006-07 sezonunda ligde maç başına 6.5 sayı 2.2 asist 1.1 ribaunt 1.0 top çalma ortalamaları şampiyon olarak müzelerine götürdükleri ULEB Eurocup'ta ise sezonda 4.2 sayı 2.7 asist ortalamaları ile oynadı.Türk oyuncu Madrid'deki ikinci sezonunda takım içindeki etkinliğini daha fazla hissettirme şansı buldu. Sezon başında yakaladığı inanılmaz üçlük yüzdesi ve skorer kimliğiyle takımın daha önde gelen bir kozu olmaya başladı. İspanya Ligi'nde ve Euroleague'de takımına birçok maçı kazandıran isim oldu ve takımın lider oyuncularından biri oldu. Ne varki sezonun ilerleyen bölümünde aldığı süreler yine azalmaya başladı ve koç tarafından fazla ön plana çıkıması engellendi. Euroleague'de dörtlü final Madrid'de düzenlenecek olmasına rağmen Madrid'in bu güzide kulübü dörtlü finallere kalmayı başaramadı. İspanya ligi play-off çeyrek final serisinde de sürpriz bir şekilde Unicaja Malaga'ya elendiler.Hayal kırıklığıyla sona eren bu sezonun ardından 2008 yazında birçok İspanyol ve Türk kulübünden teklif almasına rağmen çok büyük yatırımlar yapan sansasyonel Rus kulübü Triumph Lyubertsy'i tercih etti ve 2 yıllık sözleşme yaptı. Çok kötü geçen bir sezon devresinden sonra Rus takımıyla olan sözleşmesini feshedip ayrıldı.Türkiye'ye geri dönüş2008-09 sezonunun ikinci yarısından itibaren Efes Pilsen ile anlaştı. 2008-09 sezonunda ligde maç başına 4.6 sayı 1.1 ribaunt 3.8 Euroleague'de ise 4.2 sayı 2.2 asist ortalamalarıyla sezonu noktaladı ve sezonda takımıyla önceden kazandığı 3 şampiyonluğun yanında bir şampiyonluk daha ekleyerek, Efes'teki 4. TBL şampiyonluğunu kazandı. İlk iki sezonunda neredeyse hiç etkili olamayan Tunçeri üçüncü sezonundan itibaren yavaş yavaş kendini göstermeye başladı. 19 Şubat 2011 tarihinde Pınar Karşıyaka'ya kaybettikleri maçta 22 sayı atma başarısı gösterdi. Türk oyuncu genelde vasat göründüğü sezonda zaman zaman gösterdiği performansıyla takımının TBL yarı finaline çıkmasında katkı sağlamıştır. Tunçeri 2010-11 sezonunda Euroleague'de genelde iyi bir görüntü çizmiştir ve maç başına 9.1 sayı 3.5 asist ortalamalarıyla oynamıştır. Ligde ise 3000. sayı barajına ulaştığı sezonda 7.8 sayı 4.0 asist ortalamaları tutturarak sezonu noktalamıştır. 2011-12 de Euroleague'de kötü bir performans çizse de ligde maç başına 10.4 sayı ile iyi bir performans sergiledi. Tunçeri'nin normal sezonda ortaya koyduğu iyi performansın yanı sıra play-off'larda da iyi bir performans ortaya koyarak büyük bir beğeni kazandı ve takımıyla TBL finaline çıksada finalde Beşiktaş Milangaz'a şampiyonluğu 4-2 ile kaybederek 2. oldular. Tunçeri 2012-13 sezonunun ardından kaptanlığını yaptığı ve 5 yıl formasını giydiği Anadolu Efes'ten ayrıldı.2013-14 sezonu başlamadan önce TBL'de Ankara şehrini temsil eden Türk Telekom BK takımı ile anlaştı. 5 Ekim 2013 tarihinde Türkiye Kupası'nda Anadolu Efes SK ile oynanılan grup maçında attığı 18 sayıyla takımının uzatmada 101-96 maçı kazanmasında pay sahibi olan isimlerden biri oldu.Türkiye milli takımıTunçeri ilk kez Galatasaray'da kendini gösterdikten sonra 1999 yılında Avrupa Basketbol Şampiyonası'na Orhun Ene'nin arkasında yedek oyun kurucu olarak, Orhun'u dinlendirmek üzere milli kadroya girdi. Ancak şampiyonada Orhun Ene'nin sakatlanması üzerine tüm sorumluluk Kerem Tunçeri'nin üzerine kaldı. Genç yaşına ve tecrübesizliğine rağmen çok başarılı bir turnuva geçirdi. Turnuvada asist kategorisinde 3. olan Kerem, kendini bu turnuvada kanıtladı ve milli takımın değişilmez oyuncusu haline geldi.Türkiye'nin ev sahipliğini yaptığı ve final oynadığı 2001 Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda milli takımın gösterdiği üstün performansta pay sahibi isimleden birisiydi. Bir yıl sonra Indianapolis'te oynanan Dünya Basketbol Şampiyonası'nda milli takım bu defa beklentileri karşılayamadı ve Kerem Tunçeri kötü bir performans gösterdi. Tunçeri, 2006 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda sakatlığı sebebiyle oynamayıp kadroya alınmadı.2007 Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda da Real Madrid Baloncesto'da oynayıp iyi bir performans sergilemesine rağmen Bogdan Tanjevic'in gazabına uğrayanlardan oldu. Tanjevic'in şaşkına çeviren sürpriz kadrosunda yer alamadı. 2009 Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda 8. olan milli takımın formasını giyenlerden biri olarak kadroda yer aldı. 2010 FIBA Dünya Basketbol Şampiyonası'nda mücadele eden Türk milli takımının kadrosunda yer almıştır. Kupanın yarı finalinde, Türkiye-Sırbistan (11 Eylül 2010) maçında bitime 0.5 saniye kala turnikesiyle durumu 83-82 yaparak, Türkiye'yi finale taşıyan isim oldu. Finalde yıldızlar topluluğu ABD Millî Basketbol Takımı'na yenilerek turnuvayı 2. bitirerek gümüş madalya kazandılar. Eurobasket 2011'te mücadele eden ve genelde genç oyunculardan oluşan Türkiye milli takımı kadrosunda yer alan üç tecrübeli oyuncudan biri oldu. Tunçeri, EuroBasket 2013'te Tanjevic tarafından sürpriz bir şekilde kadroya alınmadı.