14.03.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
MERT İNAN İstanbul - Halihazırda sadece İstanbul için kurulan sistem sayesinde olası büyük depremin birkaç dakika önce vatandaşlara uyarı sinyali göndermesi, böylelikle can kayıplarının en aza indirileceğine yönelik iddialar gerçeği yansıtmıyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü ve Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü tarafından yürütülen, “İstanbul İli Genelinde Hasar Tahmin Çalışmalarının Güncellenmesi ve Deprem Hızlı Müdahale ve Erken Uyarı Sisteminin Entegrasyonu Projesi”ne ilişkin hazırlanan raporda; megakentin büyük bir kısmı için erken uyarı sinyali vermenin mümkün olamadığı, faya en uzak sayılan Karadeniz kıyılarındaki semtlerde bile erken uyarı sinyalinin sadece birkaç saniyelik bir zaman kazandıracağı belirtiliyor.
Bu sürede ancak doğalgazın ve elektriğin kesilmesi, asansörlerin durdurulması gibi önlemlerin devreye girebileceği vurgulanıyor.
KIYI ŞERİDİNE FAYDASI YOK
Raporda, depremin merkezine yakın yerler için, depremin ilk 20 saniyesinde erken uyarı sinyali üretebilmenin pratik açıdan mümkün olamayacağı, Marmara Denizi içinde meydana gelecek büyük fay kırılması sırasında deprem dalgalarının erken uyarı sinyalinden daha önce kıyı bölgelere geleceğinin altı çizildi.
Raporda şu tespitler yer aldı:
“İstanbul’a yakın depremlerde sahil şeridindeki bölgeler için, örneğin Marmaray ve Avrasya tüneli, deprem dalgaları uyarı sinyalinden önce varacağından, erken uyarı sinyalinin bir faydası olmayacaktır. İstanbul için erken uyarı sinyali ancak Marmara’nın doğu, batı veya güneyindeki örneğin, İzmit, Tekirdağ, Yalova civarındaki depremler için yararlı olabilir.
Deprem dalgalarının yaklaşık ilk 20 saniyede ulaştığı yerler dışındaki bölgelerde altyapı sistemleri, gaz, su, elektrik, ulaşım hatları, sanayi tesisleri ile binalar erken uyarı sinyalinden yararlanabilir."