02.03.2019 - 08:30 | Son Güncellenme:
YEŞİLAY HAFTASI NE ZAMAN?
Yeşilay haftası 1 Mart'ı içerisine alan haftadır. 1-7 Mart arası Yeşilay Haftası olarak kabul edilmiştir.
YEŞİLAY NE ZAMAN KURULDU?
Yeşilay 5 Mart 1920’de, İstanbul’da psikiyatrist Mazhar Osman ve arkadaşları tarafından kuruldu.
Yeşilay, 1920’de İngiliz işgal güçlerinin İstanbul Limanı’na gemilerle getirdiği binlerce kasa alkollü içkiyi gençlerimize bedava dağıtıp onları zehirlemesine, işgale karşı direnişi kırarak özgürlüklerini ve onurlarını ellerinden almak istemelerine karşı alkollü içkilerle mücadele amacıyla dönemin Şeyhülislam’ı İbrahim Haydarizade’nin himayesinde Dr. Mazhar Osman Uzman ve arkadaşları tarafından Padişahın izniyle 5 Mart 1920’de İstanbul’da “Hilal-i Ahdar” adıyla kurulmuştur. Yeşilay’ın kurulduğu 1 – 7 Mart tarihleri ülkemizde Yeşilay haftası olarak kutlanmaktadır.
“Hilal-i Ahdar” ismi daha sonra “Yeşil Hilal” ve “Yeşilay” olarak değiştirilmiş, 1934 yılında Atatürk’ün Cumhurbaşkanlığı, İsmet İnönü’nün Başbakanlığında Bakanlar Kurulu kararıyla Yeşilay’a “kamuya yararlı dernek statüsü” verilmiştir.
YEŞİLAY'IN GÖREVLERİ
Yeşilay 1920 yılında kuruldu. İlk kuruluş amacı alkol bağımlılığıyla mücadele içindi. Yıllar geçtikte Yeşilay çalışma alanlarına sigara, uyuşturucu madde, teknoloji bağımlığını da ekledi. Şu an bağımlılık alanında önleme, koruma çalışmaları yapılıyor, projeler üretip uygulanıyor, bunun yanı sıra bağımlıları hayata kazandırmak için rehabilitasyon desteği veriliyor.
BAĞIMLILIK NEDİR?
Bağımlılık kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını olumsuz etkiler. Toplumun felaketi sayılabilecek bağımlılıkları engellemek ancak iyi bir koruyucu halk sağlığı yaklaşımıyla mümkün olur.
Psikiyatrik bir sendrom olan bağımlılığın tanısı için aşağıda sayılan ölçütlerin yalnızca üçünün bir arada görülmesi yeterlidir.
*Kullanılan maddeye tolerans gelişmesi
*Madde kesildiğinde ya da azaltıldığında yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkması
*Madde kullanımını denetlemek ya da bırakmak için yapılan ama boşa çıkan çabalar
*Maddeyi sağlamak, kullanmak ya da bırakmak için büyük zaman harcama
*Madde kullanımı nedeni ile sosyal, mesleki ve kişisel etkinliklerin olumsuz etkilenmesi
*Maddenin daha uzun ve yüksek miktarlarda alınması
*Fiziksel ya da ruhsal sorunların ortaya çıkmasına ya da artmasına rağmen madde kullanımını sürdürmek
Fiziksel bağımlılık, kullanılan maddeye karşı bir adaptasyon gelişmesine bağlı olarak maddenin varlığına karşı duyulan fizyolojik bir istektir. Ruhsal bağımlılık ise kişinin duygusal ya da kişilik yapısı gereği, gereksinimlerini tatmin etme/giderme amacı ile o maddeye düşkünlüğüdür.
Bağımlılık ciddi bir hastalıktır. Bağımlılığa ilişkin beyinde birçok nörokimyasal, nörofizyolojik değişimler saptanmıştır. Bağımlılık tedavisi, belirli şemaları ve ilkeleri içeren kapsamlı bir protokol ile sağlanabilir. Bağımlı kişiler bağımlılığın bir hastalık olduğunu kabul eder ve hastalıklarda uyulması gereken kurallar olduğunu bilirlerse tedaviye uyumları artmaktadır.