Gündem‘Yerküreye bedel ödetmeyin’ uyarısı

‘Yerküreye bedel ödetmeyin’ uyarısı

17.12.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

BM Kalkınma Programı’nın ‘Önümüzdeki Sınır: İnsani Gelişme ve Antroposen’ başlıklı 2020 İnsani Gelişme Raporu’na göre insan ve doğa arasındaki ilişkinin bir an önce dengelenmesi gerektiği uyarısı yapıldı

‘Yerküreye bedel  ödetmeyin’ uyarısı

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) yeni raporuna göre, Kovid-19 küresel salgını, dünyanın karşı karşıya olduğu en yeni kriz. Ancak insanların doğa üzerindeki baskısı son bulmazsa, krizlerin sonuncusu olmayacak.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından 2019 verileri baz alınarak hazırlanan ‘İnsani Gelişme Endeksi, Eşitsizliğe Uyarlanmış İnsani Gelişme Endeksi, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Gelişme Endeksi, Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi, Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi’nin yanı sıra bu yıl ilk kez hazırlanan ‘Gezegensel Baskılara Uyarlanmış İnsani Gelişme Endeksi’ni de içeren “2020 İnsani Gelişme Raporu” yayımlandı. ‘Önümüzdeki Sınır: İnsani Gelişme ve Antroposen’ başlıklı 2020 İnsani Gelişme Raporu, insan ve doğa arasındaki ilişkinin bir an önce dengelenmesi gerektiği uyarısı yaptı. Antroposen(insan çağı) denilen yeni jeolojik çağda, toplumların kusurlu düzeninin insanları ve gezegeni karşı karşıya getirdiği vurgulanırken, dünya liderlerinin önünde tek seçenek olduğunu söylüyor: “Ya çevre ve doğa üzerindeki ağır baskıları azaltmak için cesur adımlar atacağız ya da insani gelişme duracak.”

Yeni bir normal

‘Kovid-19 mızrağın sadece ucu’ denilen raporda, “İstesek de istemesek de yeni bir normal geliyor. İnsanların gezegenin geleceğini şekillendiren baskın kuvvet olduğu Antroposen diyebileceğimiz yeni bir jeolojik çağa girmekte olduğumuzu söylüyorlar. Soru şu; Bu çağda ne yapacağız? Belirsiz gelecek karşısında gezegensel baskıları hafifletirken insan özgürlerini genişletmeyi hedefleyen yeni cesur oyları mı seçeceğiz? Yoksa aynı tas aynı hamama geri dönmeye çalışmayı donanımsız ve dümensiz olarak tehlikeli bilinmeye doğru sürüklenmeyi ve kaçınılmaz olarak batmayı mı seçeceğiz” denildi.

Kırmızı ışık yanıyor


2020 yılında bir çok felaket yaşandığının belirtildiği raporda, ‘doğa ve toplum için kırmızı uyarı ışıkları yanıyor’ tanımlaması yapılırken, “Aramızdaki 200 bin yılı aşkın uzun süreli ilişki sürecinde ilk kez gezegenin insanları şekillendirmesi yerine, insanlar gezegeni şekillendiriyor. Eylemlerimiz özellikle fosil yakıtlara ve madde tüketimine bağımlılığımız, iklim değişikliği, biyolojik çeşitliliğin çöküşü, okyanusların asitlenmesi, hava ve su kirliliği ve toprak bozulmasına neden oluyor. Açlık artıyor. 2019’a kadar son beş yıl içinde açlık çeken insan sayısı 60 milyon arttı. Doğal tehlikelerle ilişkili afetlerin sayısı son 20 yılda yüzde 75 arttı. 4 milyardan fazla insan etkilendi, 1.23 milyondan fazla can aldı ve 3 trilyon ABD doları değerinde ekonomik kayba yol açtı” denildi.

‘Hızlı ve cesur adımlar atılmalı’

Raporda bu değişimler için hızlı ve cesur adımlar atılması gerektiği vurgulanırken, “Yeni bir jeolik çağ yaratmaya gücümüz yetiyorsa değişimi seçmeye gücümüz de yetecektir. Bu değişim insanı gelişmeyi ilerletmek için insanlar ile doğa arasında seçim yapmamız gerektiği fikrini reddederek başlar. Ya hiçbiri olacak ya da her ikisi; çünkü gezegene bedel ödeten insani gelişme hiç de gelişme değildir. Tek ihtiyacımız olan insanı gelişmeye yönelik önümüzdeki sınıra doğru yeni bir rota oluşturmaya yardımcı olması için yaşama, çalışma ve iş birliği kurma biçimlerimizde büyük bir dönüşüm gerçekleştirmek. Rapor, gerçek ve kalıcı değişimi oluşturacak üç yapı taşı belirliyor; Doğaya karşı değil doğayla birlikte çalışma, teşvikleri iyileştirme ve sosyal normları değiştirme.”