24.10.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
MERT İNAN İstanbul
Kitapta, telapati ile zihin kontrolü, erkek ve kadın beyni arasındaki farklar ile beynin cinsel tercihlerdeki etkisini dair dikkat çeken tespitler yer alıyor. Uzbay, kitapta değindiği konulara ilişkin Milliyet’in sorularına şu yanıtları verdi:
Telepati ile beyin, kontrolü mümkün mü?
1967 yılında Stanford Araştırma Enstitüsü’nden fizikçiler Harold Puthoff ve Russel Targ, ‘Kilometrelik mesafelerde bilgi aktarımı için algısal bir yol’ başlıklı bir makale yayımladı. Böyle bir konuya Pentagon ve CIA’nın da ilgisiz kalması mümkün değildi. 1970’lerin başlarında bu ikili ABD’de 20 yıldan fazla Stargate Operasyonu başlıklı ilginç bir proje yürüttü. Ama soğuk savaşın bitişi ve kanıta dayalı bilimsel verilerin yetersizliği telepatinin askeri uygulamalarına duyulan ilgiyi azalttı ve CIA, 1995 yılında projenin tamamen kapandığını bildirdi.
‘Gelecekte olabilir’
Uzaktan zihin kontrolü asparagas diyebilir miyiz?
Amerika bugünlerde hedefi yapay zekâ ve beyin hastalıklarının radikal tedavisi olan başka bir beyin projesi ile meşgul. Bu projenin sonuçları telepati konusuna da bir katkı sağlar mı, bilinmez. Bir zamanların ilgi çekici projesi olan telepati ile zihin kontrolü konusunda bugün gerçeklerin gösterildiği kadar abartılı olmadığını biliyoruz. Bu gerçek olsaydı küreselleşen dünyasında büyük bir ihtiyaç olarak daha da güçlendirilerek kullanılıyor olurdu. Sonuç olarak beyin gücü ile zihin kontrolünün ve negatif enerji gönderilerek kilometrelerce uzaktaki hedeflerde farklılıklar yaratılabileceği iddialarının gerçeği yansıtmadığını söylüyorum. Belki insanlar ileride bunu yapmayı başarabilir, ancak bu henüz mümkün değil.
İnsan arasında sezgisel güç farkı yok mu?
Bazı insanların sezgileri daha güçlü ve telepatiye yatkın. Bu doğru. Ancak bunun nedenini bilmiyoruz. Öte yandan en yatkın olan kişiler bile İran’daki Amerikan elçiliği örneğinde olduğu gibi yanılabilir. Belki de telepati denen şey sadece bir tesadüf.
Eşcinsel etkisi?
Eşcinsel olmanın beyin ile ilişkisi nedir?
Bu çok tartışmalı. Bazılarına göre eşcinsellik hastalık olmasa bile doğal biyolojik gerçeklere aykırı. Eşcinselliğin görülme oranı tüm popülasyonda yüzde 2.5 oranında. 1991’de yapılan bir otopside beyindeki bir alanın heteroseksüel erkeklerde eşcinsellere göre iki kat daha büyük olduğu gözlendi. İnsanlar arasındaki en belirgin cinsel farklılıkları belirleyen bölge hipotalamusun üçüncü interstiyal çekirdeğidir. Bu bölgenin erkeklerdeki ortalama büyüklüğü kadınların iki katıdır. Eşcinsellerde bu bölgenin kadınlardaki yapıyla aynı büyüklüğe sahip olduğunu gösteren araştırmalar var.
‘Kadının beyni erkek beyninden daha hafif’
Kadın ve erkek beyni arasındaki farklar neler?
Kadın beyni, erkek beyninden yaklaşık 200 gram daha hafif. Ancak bu durum erkeklere bir avantaj sağlamıyor. Kadınlardaki doku kaybı daha çok hipokampus ve yan alanlarda olduğundan yaşlandıkça erkeklere göre daha unutkan olurlar. Kadınlar karşılarındakinin yüzündeki işareti daha iyi anlar ve sosyal yaşamdaki ince detayları daha sezgisel ayırt eder. Uyum sağlamaya daha yatkın ve daha az sabit fikirlidirler. Şizofreni erkeklerde kadınlara göre daha agresif seyreder. Suç işleme olasılığı erkeklerde daha yüksektir. Tüm bunların altında belki kadın karakterin daha çok sağ beyin, erkek karakterin ise sol beyninin baskın olması var.
Prof. Dr. Tayfun Uzbay
Şizofreni için ‘Milli İlaç Projesi’ üzerine çalışırken, FETÖ’nün kumpasına uğrayan Uzbay, İzmir’deki Askeri Casusluk Davası nedeniyle 8 ay 20 gün hapis yattı. Suçsuzluğu anlaşılıp serbest kalınca emekliye ayrılan Uzbay, şimdi Üsküdar Üniversitesi Nöropsiko farmakoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü.