SERCAN DİNÇ / MİLLİYET
Bakan Akar, Almanya ile silah ve askeri malzeme alımında yaşanan sorunların aşılması konusunda bir gelişme olup olmadığı sorusuna şu yanıtı verdi; Maalesef hiçbir değişiklik yok. Almanya Savunma Bakanı Kramp-Karrenbauer geçen yaz başında geldiğinde de kendisiyle aynı konuları konuşmaya devam ettik. Maalesef adı konmamış bir tutum, ambargo var Türkiye’ye karşı. Biz de kendilerine her vesileyle bunun sadece Türkiye’ye değil aynı zamanda NATO ittifakına da zarar verdiğini söylüyoruz.
Hürriyet Gazetesi'nden Sedat Ergin'e konuşan Milli Savunma Bakanı Akar, Almanya’nın silah ve askeri malzeme satışında sergilediği tutumdan rahatsızlık ifade etmekle birlikte, bu tür engelleyici tutumların Türkiye’yi ulusal savunma sanayiini geliştirmek konusunda “daha da kamçıladığını” söyledi. Bakan Akar sözlerini şöyle sürdürdü;
Cumhurbaşkanımızın liderliği, destek ve teşvikleriyle savunma sanayiindeki yerlilik ve millilik oranımızı yüzde 80’ler seviyesine çıkardık. Ancak geldiğimiz seviyeyi yeterli görmüyoruz. Kat etmemiz gereken mesafeler olduğunun da bilincindeyiz. Onların bu tutumu karşısında biz de İHA’larımızı, SİHA’larımızı, TİHA’larımızı geliştirdik. Milli muharip uçağımızı da geliştiriyoruz.
"TÜRKİYE'YE HER ZAMAN SORUN ÇIKARTTI"
Savunma Politikası Analisti Turan Oğuz, konuyla ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. İşte Oğuz'un açıklamaları;
1990'larda bile Almanya, belirli bölgelerde kullanılmamak şartıyla silah satmıştı. Daha sonra 2009’da bu şerh kalkmasına rağmen Almanya ile Türkiye arasındaki silah alımlarında her zaman problemler oldu. Almanya, Türkiye'ye her zaman sorun çıkarttı, belirli bir sınırlamalar koymak istedi. Benzer sınırlamalar 3-4 yıl önce Altay Tankı'nda da konulmak istenince kabul etmedik. Sonra da gizli ambargo uygulamaya başladılar. Dolayısıyla bu süreç uzun yıllar önce başladı ve hala da devam ediyor. O yüzden Altay Tankı üretimi de bekliyor.
YUNANLARDAN "DURDURULSUN" BASKISI!
Yeni tip denizaltı projemiz (YTDP) Alman ThyssenKrupp Marine Systems (TKMS) firmasıyla devam ediyor. Orada bir problem yok. Yunanlar durdurulması için baskı yapmasına rağmen devam ediyor. Diğer projeler kademeli olarak son 5-6 yılda durdu.
Aslında sadece Almanya değil bütün büyük Avrupa ülkeleri ile problem yaşıyoruz. Fransa, İtalya, İngiltere, İspanya hepsinde az veya çok, açık veya örtülü sorunlarımız var.
ALMANYA'DAN OYALAMA TAKTİĞİ
Almanya'da şöyle bir ambargo söz konusu. Hiçbir şeye resmi olarak "hayır" denmiyor. Ama hiçbir talebe cevap verilmiyor. Almanya hepsini oyalıyor.
5 SENEDİR CEVAP VERİLMİYOR, BU "HAYIR" DEMEKTİR
Altay güç grubunda da hiçbir taraftan "hayır" cevabı yok. Ama 5 senedir olumlu veya olumsuz bir cevap verilmiyor. Bu da "hayır" demektir. Bir proje için resmi ihracat onayı kısmında dahi 5 yıl bekleniyorsa buna "gizli ambargo" diyoruz. Resmi bir şey yok, sınırlama yok ama proje bekletiliyor. Türkiye de daha fazla bekleyemeyeceği için kendi geliştiriyor.
TÜRKİYE'YE 6 DENİZALTI
Bunun dışında olan bir projemiz var. O da YTDP. Türkiye 6 adet denizaltı temin edecek. 2022'den başlayarak her yıl birer tane olmak üzere 6 yıl içinde teslimat öngörülüyor. Bu konuda da Fransa'dan, Yunanistan'dan Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nden büyük baskılar olmasına rağmen onu durdurmayı kabul etmediler. Ama onun dışındakilerin hepsini zaten fiilen durmuş durumda. Bu Almanya’ya da zarar veriyor. Almanya’dan yıllık 1 milyar Euro’nun üzerinde alım yaparken 2020 yılında Türkiye için onaylanan ihracat lisansı bedeli 20 milyon Euro'lara kadar düştü. Savunma ve havacılık alanında Türkiye’den aldıkları, sattıklarından fazla.
Bu eğilim devam ederse Almanya'nın satacaklarına artık 2030'dan sonra ihtiyacımız da kalmayacak. Tamamen kendimiz geliştirip üretmek üzerine çalışmalarımız devam ediyor. Örneğin tabanca, tüfek gibi hafif silahlarda Almanya’ya bağımlılığımız ortadan kalktı.
Almanya ile en büyük problemimiz hala yaşadığımız motor problemleri. Bizim en büyük motor alımı yaptığımız ülkeydi. Sadece tanklar için değil gemiler için de motor alımı yapıyoruz. Deniz grubunda şu an için herhangi bir sınırlamaları yok. Ama zaten yeni projelerimiz de yok. Mevcut projeler devam ediyor.
ALMANYA'DA YENİ PROJELERE KOALİSYON BASKISI
Almanya ile sorunlardaki en büyük etken Parlamento. Merkel daha ılımlı ama tabi ki onların da kendi ülke içi siyasi dengeleri söz konusu. Ülke koalisyonlar ile yönetiliyor. Dolayısıyla hem muhalefet hem de iktidar ortağı koalisyon partilerinin baskıları da yeni izinlerin onaylanmamasında etkili oluyor.