Türkiyenin sesi olduk

"Size geliyoruz" sloganıyla bir yıl aradan sonra 1 Ağustosta tekrar yola çıkan Milliyet TIRı, Türkiye turunu tamamladı. Milliyetin usta kalemleri binlerce vatandaşla buluşurken; çaresiz, unutulmuş, dertli, seçimden seçime hatırlanan sessiz çoğunluğun sesini duyurmasına aracılık etti, ayrıca yaklaşan seçim öncesi nabızlar tutuldu. Seçim değil geçim Türkiye genelinde 36 noktada gerçekleşen buluşmada, seçimden çok geçim konuşulurken, en büyük sorun olarak işsizlik karşımıza çıktı. Geçen yıla oranla işsizler ordusunun kat kat arttığı görüldü. Üstelik çalışanlar da durumlarından şikâyetçiydi. Çiftçi ektiğinin karşılığını alamamaktan, esnaf siftahsız kepenk kapatmaktan yakındı. Yoklar şehri: Kilis - Batman İşsizliğin had safhaya ulaştığı Batman da ise adeta herkes seyyar satıcılık yapıyor. Okullar tatil olunca çocuklar da seyyar satıcılar ordusuna katılıyor. Elektrik faturalarının ödenemediği Batmanda, hırsızlık da patlamış. Milliyet kervanının uğradığı şehirler arasında Kilis ve Batmanın ayrı bir yeri vardı. İkisi de, diğerlerine oranla "iflas etmiş" görünümdeydi. Yoksulluğun tüm sınırları aştığı Kiliste, 1 milyar liralık borcunu ödeyemeyen belediyenin telefonu kesilirken, vatandaş 100 bin liranın bile hesabını yapıyordu. Yazarımız Nail Güreli, tanık olduğu bu durumu yazısında şöyle aktardı: "7 çocuk babası Kilisli Mehmet, bardağı 100 bine limonata ve meyan kökü şurubu satıyor. İçmek isteyip de fiyatın 100 bin lira olduğunu öğrenince içmeden gidenler var." Siyasilere büyük öfke var Milliyet TIRı ve yazarlarına, dertlerin, sorunların, istek ve şikâyetlerin yağmur gibi yağdığı buluşmalarda, insanlar içinde bulundukları durumdan siyasileri sorumlu tutuyordu. Özellikle de hükümet ortaklarına tepki vardı. Seçimden seçime hatırlanmaktan şikâyet edilirken, artık "çantacı" diye adlandırdıkları kişilere oy vermek istemediklerini ifade edenlerin sayısı da çoğunluktaydı. "Böyle gazeteye selam durulur" Yurdum insanına rehber oluyorBütün çiçeklerden polen alıyorHizmetler şu gönlüme doluyorİşte habercilik işte MilliyetNe mola verir ne de yorulurKasaba köy Milliyetten sorulurBöyle gazeteye selam durulurİşte habercilik işte MilliyetYazarlar da hizmet için yarıştıSayenizde küskünler barıştıYeter postacının aklı karıştıİşte benim şiir işte Milliyet. Milliyet TIRını Adanada görünce duygulanan emekli postacı İbrahim Özcanlı, "İşte habercilik, işte Milliyet" adlı bir şiir yazmış. İşte birkaç dörtlük: İbrahim Karlıdağ: 6 yıldır onkoloji hastanesinde tedavi görüyorum. 7 çocuğum var. Dördü takdir aldı. Ancak, bu yıl okula gönderemeyeceğim. Ev sahibi çık diyor. Nereye gideceğim.Hasan Tekbirlik: Ben önce Türkiyenin nereye gideceğine karar veren bir lideri olmasını istiyorum. Bu liderlerin hiçbirini istemiyorum.Nuran Eken: İşsizim, üç çocuk annesiyim. Oğlum, kızım üniversite mezunu ve halen işsizler. Fahriye Duzan: Sorunum bizi yönetenlerle. İki kızım var. 480 milyon lira maaş alıyorum. 130 milyon lira kira veriyorum. Kalanla nasıl geçineyim? Filiz Büyüktokatlı: Özürlü annesiyim. çocuğumun geleceğini düşünüyorum. Zihinsel özürlüler hiç düşünülmüyor. Dilek kutumuz doldu taştı! 33 günde 6548 km yol kat ettik... Gümüşhaneden Karsa geçen Milliyet TIRı, Erzincan ve Tunceliden sonra Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, Ege, İç Anadolu ve Marmara bölgelerini adım adım dolaştı. Parkurun son ayağı Edirne, Kırklareli ve Tekirdağa konuk olan Milliyet TIRı, 33 gün sonra başlangıç noktasına geri döndü ve yine DMC çalışanlarının alkışlarıyla karşılandı. MİLLİYET TIRı 9 parkurdan oluşan Türkiye turu için 1 Ağustosta Doğan Medya Center önünden uğurlandı. İlk durağı Kocaeli olan TIR, aynı gün Boluya da uğradı. Karabük ve Kastamonu ile yoluna devam eden TIR; Sinop, Samsun, Giresun, Trabzon ve Rize ile Karadeniz etabını tamamladı.