20.06.2022 - 15:09 | Son Güncellenme:
Fırat AKAY- Cavit AKGÜN / DHA
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin, 16 Temmuz 2020'de kayboldu. Soruşturma kapsamında 5 gün sonra gözaltına alınan eski sevgilisi Cemal Metin Avcı, çıkan kavgada Gültekin'i boğarak öldürdüğünü, cesedini bağ evindeki varile koyup yaktığını, üzerine de beton döktüğünü itiraf etti.
Avcı'nın gösterdiği yerde bulunan varilde, Gültekin'in kısmen yanmış cesedine ulaşıldı. Adliyeye sevk edilen Cemal Metin Avcı, 'canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme' suçundan tutuklandı. Avcı'nın kardeşi Mertcan Avcı'nın telefon sinyallerinden ağabeyiyle aynı zamanda bağ evinde olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Mertcan Avcı da tutuklandı.
Üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i boğduktan sonra varile koyup, yakan ve 23 aydır tutuklu olan Cemal Metin Avcı ile suç delillerini gizleyerek yok ettikleri öne sürülen kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan'ın yargılanmasına, Muğla 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 13'üncü duruşmayla devam edildi.
Muğla 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuklu sanık Avcı'nın, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada; tutuksuz sanık kardeşi Mertcan Avcı, Pınar Gültekin'in annesi Şefika Gültekin, babası Sıddık Gültekin ile avukatlar hazır bulundu. Yoklama ile başlayan duruşmada, Gültekin ailesinin avukatlarının Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na Mertcan Avcı'nın tutuklanma talebine yönelik verdiği dilekçenin reddine karar verilerek, esasa ilişkin savunmalar alındı.
ANNE: PERİŞAN DURUMDAYIZ
Baba Sıddık Gültekin, kızının diri diri yakıldığını anlatıp, "Evladıma yönelik atılan iftiraların gerçek olmadığı her defasında ortaya çıktı" dedi.
Anne Şefika Gültekin, ailece perişan durumda olduklarını, kızının geri gelmeyeceğini söyledi.
'ŞEREFİMLE VE ONURUMLA OYNADI'
Cemal Metin Avcı, bağ evinde yapılan keşifte 165 kilogram varil kaldırdığını söyleyip, "Varili havaya da kaldırdım. Değişik manipülasyonlar yapılmaya çalışılıyor. Canavarca hisle eziyet çektirerek ya da tasarlayarak bir kişiyi öldürmedim. Maktulün benden şantajla aldığı paraların makbuzu olmak üzere birçok delili mahkemeye sundum. Kendisiyle bağ evinde görüşmemizin nedeni elindeki görüntüleri almaktı. Maktul şerefimle ve onurumla oynadı. Tek kurban ben değilim. Pişmanım, keşke sonuç böyle olmasaydı" diye konuştu.
'PROFESYONEL BİR SANIK PROFİLİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ'
Avukat Rezan Epözdemir, cinayet öncesi ve sonrasının profesyonelce tasarlandığını söyleyip, "Sanık, ailesini bağ evine göndererek etrafı temizletmiş. Pınar, sanığı tehdit etmemiş, evli olduğunu öğrendikten sonra ayrılmaya karar vermiş. Ancak sanık son kez konuşmak için Pınar'ı alarak eve götürüyor. Bu cinayet tek başına işlenemez. Hayatın olağan akışına ve fizik kurallarına aykırı. Evde ve yolda kan izi yok. Deliller varilde yok ediliyor. Profesyonel sanık profili ile karşı karşıyayız. 162 kilogram varili tek başına kaldırmanız için superman olmanız gerekiyor" dedi.
Tutuksuz Mertcan Avcı da suçlamaları kabul etmediğini, olayla ilgilisi olmadığını öne sürdü.
HAKSIZ TAKRİK İNDİRİMİ İLE 23 YIL HAPİS
Pınar Gültekin'i (27) boğduktan sonra varile koyup yakan Cemal Metin Avcı'nın (32), 'canavarca hisle, eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürme' suçundan yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme heyeti, 23 aydır tutuklu Avcı'ya önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme haksız tahrik indirimi ile cezayı 23 yıla indirdi. Duruşmada tutuksuz sanıklar kardeş Mertcan Avcı, anne Ayten Avcı, baba Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan'ın ise beraatine karar verildi.
'BUGÜN HUKUKUN ÖLDÜĞÜ GÜNDÜR'
Pınar Gültekin davasında kararın açıklanmasından sonra Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, duruşma çıkışı açıklamalarda bulundu. Cemal Metin Avcı'nın, en başından beri kendisiyle çelişen ifadeleri olduğunu savunan Epözdemir, "Kendi içinde değişen haksız tahrik savunması oldu. Geldiğimiz noktada mahkeme, haksız tahrik indirimi uyguluyor. Ağırlaştırılmış müebbet hapsi, Cemal Metin Avcı bakımından 23 yıl hapse çeviriyor. Başsavcılık, ağırlaştırılmış müebbet uygulanması için karar vermişti. Mertcan Avcı bakımından yine ağırlaştırılmış müebbet istemişti. Cinayet mahallinde maktul diri diri yakılırken başında olan ağabeyiyle 'Kokoreçleri yakıyorum' diye şakalaştığı Mertcan Avcı'ya beraat kararı verildi. Böyle bir utanç günü olamaz. 'Suç delillerini gizleme ve yok etme'den yargılanan 4 sanığa da beraat kararı verildi. Hukuken, fiilen bize göre kabul edilemez bir karardır. Hukuk devleti olarak hak arama özgürlüğümüzü kullanacağız. İstinaf nezdinde bu karara itiraz edeceğiz. Yargıtay'a başvuru yapacağız. Sürecin başında Cumhurbaşkanı'nın 'Hukuki sürecin tamamen takipçisi olacağım', Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın da 'Sürecin takipçisi olacağız' diye açıklaması vardı. Bugün hukukun öldüğü bir gündür. Hukuk ayaklar altına alındı. Tarafımızca mahkemeye güvenilmiyordu. Bu karar utanç vesikasıdır, 'Yazıklar olsun' diyoruz" dedi.