02.10.2020 - 16:16 | Son Güncellenme:
DHA
Ağrı'da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in ölümüne ilişkin davada yargılanan 7 sanıktan amca Yusuf Aydemir, "kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Tutuksuz yargılanan 6 sanık ise delil yetersizliğinden beraat etti.
MAHKEME SALONUNDA PANDEMİ TEDBİRİ
Bugün sabah 09.00’da başlaması gereken duruşma SEGBİS sistemindeki yoğunluk sebebiyle 13.45’te başladı. Elazığ E Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Yusuf Aydemir’in SEGBİS’le katıldığı duruşmada tutuksuz sanıklar Mehmet Ali Aydemir, Ayşe Artam, Yıldırım Artam, Musa Aydemir (29), Besim Dursun (48) eşi Hatun Dursun (56) mahkeme salonunda hazır bulundu. Pandemi kurallarının uygulandığı mahkeme salonunda herkes maskeli ve bir sandalye boş olacak şekilde oturdu. Adliye dışında ise dava sebebiyle Ağrı polisi, geniş güvenlik önlemi aldı.
TÜM SANIKLAR BERAATLERİNİ İSTEDİ
Davaya müdahil olan Aydemir ailesinin avukatı ile Ağrı Barosu ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatları sanıkların cezalandırılmasını istedi. Aydemir ailesinin avukatı Erdoğan Tunca, yargılamanın uzamaması için tanıkların dinlenmesinden vazgeçilmesini talep etti. Tunca, “Bütün beyanlarımız somut olaylara göredir. Bir kişiye yapılmış bir suçun bütün insanlığa yapılmış bir suç olduğunu varsayarak karar verilmesini istiyoruz” dedi. SEGBİS’le ifadesi alınan Yusuf Aydemir, suçlamaları kabul etmedi. Aydemir, “Benim suçum günahım yok, ailem koronavirüse yakalandı. Perişan haldeyiz. Adaletinize sığınır ve beraatimi isterim. Yemin ederim ki suçsuzum” dedi. Tutuksuz sanıklardan Mehmet Ali Aydemir de hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. Araba kullanmayı bilmediğini belirten Aydemir, suçsuz olduğunu ifade etti. 8 aydır telefonlarının dinlendiğini, bu süre zarfında Hamur ilçesine gidip gelmediğini söyledi. Aydemir, Leyla’nın kaybolduğu ilk günden itibaren babanın yanında olduğunu anlatarak beraatini istedi. Sanıklardan Besim Dursun ise savcının mütalaasını kabul etmediğini söyledi. Dursun, “Adaletinize sığınır ve beraatimi isterim” dedi. Tutuksuz yargılanan sanıklarda Yıldırım Artan da “Bu bize atılan bir iftiradır. Leyla Aydemir’in babası Nihat’ı tanımam. Beraatimi isterim” diye kendisini savundu. Sanıklardan Ayşe Artan da mahkemedeki savunmasında şunları söyledi: “Benim de bir çocuğum var. Leyla’yı televizyonlarda gördüm. Bir dedikodu sonucu buradayım. Böyle bir şeyi nasıl yaparım. Benim de bir çocuğum var. Ben de bir anneyim, beraatimi isterim.” Savcının mütalaasında beraatini istediği Hatun Dursun, Türkçe bilmediği için tercüman aracılığıyla Kürtçe verdiği ifadesinde beraatini talep etti. Hatun Dursun, hasta olduğu için mahkeme başkanı tarafından duruşma salonu dışına çıkarıldı.
TANIKLARI DİNLEMEKTEN VAZGEÇTİLER
Duruşmada mahkeme heyeti 3 tanığın dinlenmesinden vazgeçerken ilk duruşmada baba Nihat Aydemir şikayetçi olmadığı için katılma talebi reddedilirken, anne Şükran Aydemir’in katılma talebi mahkeme tarafından kabul edildi. Duruşmada son sözü sorulan sanık Yusuf Aydemir’den suçsuz olduğunu tekrarladı. Aydemir, “Bana bu iftirayı atanlardan hesabını soracağım. Suçsuzum beraatimi istiyorum” dedi. Mahkeme heyeti, karar için duruşmaya ara verdi.
İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANMADI, AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VERİLDİ
Aradan sonra mahkeme davayla ilgili kararını açıkladı. Mahkeme heyeti tutuklu sanık Yusuf Aydemir’e cinayet suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis verdi. Hile ve cebir kullanarak çocuğu hürriyetinden yoksun bırakma suçundan 4 yıl hapis cezası verilen Yusuf Aydemir’e iyi hal indirimi uygulanmadı. Mahkeme heyeti tutuksuz sanıkların ise delil yetersizliğinden beraatine karar verdi.
Karar sonrası Yusuf Aydemir’in yakınları tepki gösterdi. Aydemir’in yakınları mahkeme salonunda gözyaşlarını tutamadı.
EŞİNİN ALDIĞI CEZAYI DUYUNCA FENALAŞTI
Yusuf Aydemir'in ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası aldığını duyan eşi Fatma Aydemir, fenalaştı. Yakınlarının desteğiyle adliye dışına çıkarılan Aydemir, ambulansta tedaviyi kabul etmedi. Sanık Aydemir'in yakınları ise adliye önünde gazetecilere, polislere ve UCİM üyelerine tepki gösterdi. Polis ekipleri, Aydemir'in yakınlarını adliye önünden güçlükle uzaklaştırdı.
'LEYLA İÇİN ADALET TAM YERİNİ BULMADI'
UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan, “Bugün Leyla Aydemir için buradaydık. Sadece 'anne' diyen bir çocuğu canice katlettiler. Yusuf Aydemir bugün ağırlaştırılmış müebbet aldı; ama Besim Dursun, Hatun Dursun, Mehmet Ali Aydemir, Musa Aydemir, Yıldırım Artan ve Ayşe Artan da iş birliği içindeydiler. Biz bugün adaletin tecellisini göremedik. Çocuğu katleden bu vicdansızlar bugün beraat etti. Fakat istinaf sürecinde şikayetimizi yerine getireceğiz. Katile yardımcı olanların da cezalandırılmasını istiyoruz. 'Çocuklar vatandır' diye çıktığımız bu yolda Leyla'yı katledenlerden hesap sormak için bir üst mahkemede gereğini yapacağız. Şu anda Leyla için adalet tam olarak yerini bulmadı. Yerini bulması için mücadeleye devam edeceğiz" diye konuştu.
UCİM Başkan Yardımcısı Yücel Ceylan ise “İstinaf mahkemesi var, orada mücadelemizi sürdüreceğiz. 'Kol kırılır yen içinde kalır' dediler. Biz 'Kalmasın' dedik. Bugün verilen ceza, bizi hiç tatmin etmedi, kamuoyu vicdanını da tatmin etmedi. Bu cinayeti bir kişinin işlemesi mümkün değil. Bütün gerçekler ortaya çıkacak. UCİM olarak sonuna kadar istinafta sonuçlandırıncaya kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz" dedi.
'GEREKİRSE AİHM'E GİDECEĞİZ'
Leyla Aydemir'in ailesinin avukatı Erdoğan Tunca da mahkemenin ciddiyetsiz karar verdiğini savunarak, davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) kadar götürebileceklerini belirtip, şunları söyledi:
“Türk yargı tarihinin en önemli dosyası olan Leyla Aydemir dosyasında ne yazık ki hayal kırıklığına uğramış bulunmaktayız. Defalarca eksik soruşturma yürütüldüğünü, soruşturma ve kovuşturmanın genişletilmesi gerektiğini, sanıklar hakkında HTS ve telefon kayıtlarına bakılmasını söyledik. Mahkeme heyeti ciddiyetsiz bir şekilde sanıklardan sadece bir kişiye ceza verdi, diğerleri beraat etti. Şunu sormak istiyorum; madem bunlar beraat etti, suçsuz, o zaman kim bu Leyla'nın katili? Kimler yaptı, neden bu ortaya çıkmadı? Süreci kınıyor, yargılamanın ileriki aşamasında istinafta, Yargıtay'da gerekli işlemleri yapacağız. Gerekirse AİHM'e kadar gideceğimizi kamuoyunun bilgisine arz ederim."