SERCAN DİNÇ- Geçtiğimiz gün Irak'ın kuzeyinde Pençe-Kilit Harekât Bölgesi’nde düzenlenen hain terör saldırısında 9 askerimiz şehit oldu. Akabinde Irak ve Suriye'nin kuzeyinde terör hedefleri yerle bir edilirken 50'yi aşkın terörist de etkisiz hale getirildi. Dün Dolmabahçe'de Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında da güvenlik toplantısı gerçekleştirildi.
Toplantıya Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun katıldı.
GÜNEY SINIRLARINA DİKKAT ÇEKİLDİ
Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, 'mücadelemiz son terörist etkisiz hale getirilinceye, Irak ve Suriye’deki terör bataklıkları tamamen kurutuluncaya kadar devam edecektir. Sınırlarımız içinde yok olma noktasına gelen bölücü terör örgütü, başarılı sınır ötesi operasyonlarımız neticesinde çok ağır kayıplar vermiştir.
Terör örgütü, Suriye ve Irak sahasında köşeye sıkıştıkça, örgütü yeniden palazlandırma, yeniden canlandırma girişimleri de hız kazanmıştır. Son dönemde hudutlarımız dışında görev yapan birliklerimize yönelik artan terör eylemleri, örgütü semirtme senaryolarının sinsi birer parçasıdır. Türkiye, hangi bahaneyle ve sebeple olursa olsun güney sınırları boyunca bir “teröristan” kurulmasına kesinlikle izin vermeyecektir.
Meşru müdafaa hakkımız ve ikili anlaşmalar çerçevesinde, nerede bir terör tehdidi, kampı, sığınağı, oluşumu veya kümelenmesi varsa arkasında kim olduğuna bakmadan, kalıcı olarak imha etmek temel önceliğimizdir. Türkiye düşmanlarının taşeronluğunu üstlenen bölücü alçaklardan döktükleri her damla kanın hesabı misliyle sorulmaktadır ve sorulacaktır. Türkiye Yüzyılı hedefimizin önünü kesmek için kurulan tuzaklara maşalık yapanları da onların iplerini ellerinde tutanları da hüsrana uğratmakta kararlıyız.' denildi.
İRADE, BİRLİK, MÜCADELE...
Terörle mücadeledeki son gelişmeleri ve Dolmabahçe'de gerçekleştirilen toplantının ardından yapılan açıklamayı Milliyet.com.tr'den Sercan Dinç'e değerlendiren Terör ve Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar şu ifadeleri kullandı;
Her acı olay şu ana kadar yaptıklarımızın muhasebesini yapmak açısından yeni çözüm yollarını geliştirmek açısından gelecek açısından bazı ortamları yaratır. En son güvenlik zirvesi bu temel atmosferde şekillendi.
Ben şöyle okudum; Türkiye hem teröristle mücadele ediyor, hem bütün milli güç unsurlarını ilgilendiren terörizmle mücadele ediyor hem de jeopolitik oyuna eklemlenmiş bir terör örgütüyle ve terör örgütleriyle mücadele ediyor.
Bu anlamda bütüncül bir bakış açısının şekillenmesi açısından son derece önemliydi. Kim vardı? İçişleri Bakanı, Dışişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı, MİT Başkanı ve İletişim Başkanı.
NET BİR İRADE BEYANI: İZİN YOK!
Her bir kurumun terörle mücadelede hem yetkileri hem sorumlulukları var. Bu yetki ve sorumlulukların bütüncül olarak ele alınması ve bunun amaca yönelik bir senkronizasyon, etki üretmesi son derece önemliydi. Bunun yapıldığı bir toplantı olduğunu düşünüyorum. Bu anlamda çok önemsiyorum.
Toplantıdan çıkan kararlar bir şekilde Türkiye'nin iradesini ortaya koyuyor ve bir cümle kuruyor; 'Sınırımız hemen ötesinde bir terör devleti kurulmasına izin vermeyeceğiz.' Yani bu ne demek? PKK'nın yuvalandığı alanlarda PKK'nın temizlenmesine dair bir irade beyanıdır demek. Kürt etnik kimliğini istismar etmiş olduğu alanlarda Türkiye'nin PKK ile mücadelesi devam edecek. Öyle okuyorum.
BÖLGEDEKİ İKLİM ŞARTLARI: KAR, SİS, DONDURUCU SOĞUK...
Terörle mücadelenin doğası böyle bir şey. Bir mücadele ediyorsunuz. Mücadelenin dinamikleri kendine özgüdür. Bu dinamikleri ne etkiler? Sadece teröristin durumu etkilemez. Sizin oradaki konuşlanmanız, ortaya koymuş olduğunuz doktrin, arazi koşulları, iklim koşulları hatta bitki örtüsü dahi etkilenmesi.
Pençe Kilit Harekat Bölgesi'nden bir fotoğraf
DÜNYANIN EN ZOR MÜCADELE BİÇİMİ
Bir zaman faktörü var. Diğer tarafıyla da mücadele eden askerlerin kendi canlarını ortaya koyabilecek gayret ve ruh yapılanmaları var. Bütün bunların hepsinin birleşimiyle beraber terörle mücadele edilir. Açıkçası dünyanın en zor mücadele biçimine karşılık gelir.
Bu açıdan meseleyi yine bütüncül olarak ele almak lazım. Yani görevin zorlukları, arazinin zorlukları, iklim zorlukları, teröristin ortaya koymuş olduğu güç, bu gücün beslenmesi, kullanmış olduğunuz doktrin ve küresel destek. Bütün bu temel denklem üzerinden şekillenen bir temel fotoğrafla tanımlamak gerektiğini düşünüyorum.