09.03.2025 - 18:10 | Son Güncellenme:
AA
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "(Lazkiye'deki olaylar) Suriye hükümetinin hiçbir provokasyona gelmeden haftalardır sürdürdüğü politikanın, bir provokasyonla rayından çıkarılmaya çalıştığını görüyoruz" dedi.
Fidan, Ürdün'ün başkenti Amman'da düzenlenen Beşli Güvenlik Zirvesi'nin ardından Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriyeli mevkidaşlarıyla ortak basın toplantısında konuştu.
İSTİKRARLAŞTIRICI BÜTÜN FAALİYETLERİ DESTEKLEYECEĞİZ
Terörle mücadele de dahil Suriye'nin istikrarına yönelik konuları ve bölgesel terör faaliyetlerini masaya yatırdıklarını dile getiren Fidan, "Suriye'de yeni kurulan hükümete her yönüyle yardımcı olmak, istikrarlaştırıcı bütün faaliyetlerini desteklemek konusunda tabii ki kararlılığımız var." ifadelerini kullandı.
PROVOKASYONLARDAN UZAK DURULMALI
Fidan, "(Lazkiye'deki olaylar) Suriye hükümetinin hiçbir provokasyona gelmeden haftalardır sürdürdüğü politikanın son günlerde bir provokasyonla rayından çıkartılmaya çalışıldığını görüyoruz." diyerek, Suriye'de bulunan Alevi, Hristiyan, Dürzi ve Nusayrilerin provokasyonlardan uzak durmasının önemli olduğunu söyledi.
Bölge ülkeleri ve Türkiye'nin, Suriye'de istikrarı bozucu hiçbir inisiyatifi desteklemediğinin altını çizen Fidan, sivil halkın can, mal ve kültürel haklarının kutsal olduğunu her platformda savunduklarını vurguladı.
Beşli Güvenlik Zirvesi'ne Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın'ın yanı sıra Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriye'nin savunma bakanları ile genelkurmay ve istihbarat başkanları da katıldı.
PROVOKASYONLARIN ÖNÜNÜ KESMEK LAZIM
Tabi ki uyanık olmak gerekiyor ama uluslararası platformlarda ortaya konan bazı propagandaların da tabii negatif tesir yapıları da görmemezlikten gelemeyiz. Burada bu provokasyonların da önünü kesmek gerekiyor.
DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN'DAN PAYLAŞIM
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "(Suriye'de yaşanan) Hadiseleri, herhangi bir mezhebe ya da dini gruba mal etmeye çalışmak doğru değildir. Yaşanan gerginliklerin mezhep çatışmasına dönüşmesini amaçlayan provokasyonlara karşı, itidal ve sağduyu içinde hareket edilmesi büyük önem taşımaktadır." ifadesini kullandı.
Fidan, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnan ile Ürdün'ün ev sahipliğinde tarihi nitelikte bir toplantı gerçekleştirdiklerini belirtti.
Bölgenin kronik sorunlarına ortak çözümler üretmek ve bölgesel inisiyatif almak amacıyla bir araya geldiklerini kaydeden Fidan, toplantıda, başta terörle mücadele olmak üzere Suriye'nin istikrarını yakından ilgilendiren konuları detaylıca ele aldıklarını aktardı.
Hakan Fidan, Suriye'de yeni kurulan hükümete her yönüyle yardımcı olma, istikrar sağlayıcı bütün faaliyetleri destekleme konusunda hemfikir olduklarının altını çizdi.
"İsrail'in bölgedeki yayılmacı politikalarına karşı durmak ve Filistin meselesini kalıcı çözüme kavuşturmak için sorumluluk almak zorundayız. Gazze, Filistin toprağıdır ve öyle kalacaktır" ifadesini kullanan Fidan, Filistinlilerin ana yurtlarından zorla göç ettirilmesine yönelik söylem ve adımların başarısızlığa mahkum olduğunu kaydetti.
Fidan, toplantıda terör örgütü DEAŞ'a karşı müşterek operasyon ve istihbarat mekanizması kurulmasına yönelik karar aldıklarını anımsatarak, tarafların uzman ekiplerinin süreci detaylandırarak hızla hayata geçireceğini belirtti.
"Birlikte hareket ettiğimiz sürece, bölgesel barışa ve güvenliğe daha güçlü katkılar sağlayacağız. Bugünkü Beşli Güvenlik Zirvesi, bu yönde atılmış çok önemli bir adımdır" görüşüne yer veren Fidan, bir sonraki toplantının Türkiye'nin ev sahipliğinde yapılacağını hatırlattı.
Son günlerde bazı çevrelerin, Suriye'de istikrarsızlık oluşturmak amacıyla toplumsal fay hatlarını harekete geçirme çabalarının gözlemlendiğine dikkati çeken Fidan, şunları kaydetti:
"Hadiseleri, herhangi bir mezhebe ya da dini gruba mal etmeye çalışmak doğru değildir. Yaşanan gerginliklerin mezhep çatışmasına dönüşmesini amaçlayan provokasyonlara karşı, itidal ve sağduyu içinde hareket edilmesi büyük önem taşımaktadır."
Bugün, Ürdün’ün ev sahipliğinde tarihi nitelikte bir toplantı gerçekleştirdik. Türkiye, Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnan olarak bölgemizin kronik sorunlarına ortakçözümler üretmek ve bölgesel inisiyatif almak amacıyla bir araya geldik.
Toplantıda, başta terörle mücadele olmak…pic.twitter.com/H8uA5JbBhn
SURİYE DIŞİŞLERİ BAKANI ŞEYBANİ, HALKININ ESAD REJİMİNİN KURBANI OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani de zirvenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Suriye'nin istikrarına destek olan ülkelere teşekkür eden Şeybani, "Bu toplantıya katılan ülkelere geçmiş yıllarda Suriye halkına verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyorum. Tüm zorluklara rağmen Suriyelileri ağırladılar." dedi.
Toplantıya katılan ülkelerin, Suriye hükümetinin yanında durduğunu belirten Şeybani, bu ülkelerin Suriye'nin toprak bütünlüğünün üzerinde durduğunu ve İsrail'in tehditlerine karşı olduğunu ifade etti.
Şeybani, "Suriye ile komşu ülkeler arasında ortak ekonomi ve yatırım işbirliğinin önemine vurgu yapıyoruz." ifadesini kullandı.
Suriye'de son günlerde yaşananlar hakkında ise Şeybani, "Esad rejimi 1 milyondan fazla Suriyeliyi katletti, 15 milyon insanı yerinden etti. 150 bin Suriyeli halen kayıp. Suriye yönetimi, iki gün önce yaşananların olmaması için göreve başladığı ilk günden itibaren hoşgörü ve af politikası yürüttü. Dolayısıyla tüm icraatımız toplumsal barışın korunması ve güçlendirilmesine yönelikti." diye konuştu.
Devrik rejim unsurlarına müsamaha gösterilmeyeceğinin altını çizen Şeybani, "Suriye hükümeti toplumsal barışın garantörüdür, bu politikasına bağlıdır. (Devrik rejim unsurlarının) Güvenliği ve istikrarı bozmalarına izin verilmeyecek." ifadesini kullandı.
Şeybani, ülkede güvenliği sağlamakla mükellef kurumlar olduğuna dikkati çekerek, "Başkasının bu görevi üstlenmesine izin verilmeyecek. Bu işe karışanlar yargı önüne çıkarılacak." diye konuştu.
Suriyeli Bakan, şöyle devam etti:
"Biz bugün tüm halkın ve tüm mezheplerin garantörüyüz, herkesi eşit şekilde koruyoruz. Kimse arasında ayrım yapmıyoruz. Tüm suçlamaları kınıyoruz, kabul etmiyoruz. Suriye halkı Esad rejiminin katliamlarının kurbanıydı, bu trajedinin tekrarlanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Biz tüm Suriye halkına eşit şekilde bakıyoruz. Herkes kanun, haklar ve görevler bakımından eşittir."
Fidan, Güler ve Kalın, Ürdün Kralı 2. Abdullah tarafından kabul edildi
Öte yandan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın, Ürdün'ün başkenti Amman'da, Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnanlı mevkidaşları ile beraber Ürdün Kralı 2. Abdullah tarafından kabul edildi.
Bakanlığın X hesabından yapılan paylaşıma göre, Ürdün Kralı 2. Abdullah, Fidan, Güler ve Kalın'ı, Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnanlı mevkidaşları ile beraber kabul etti.
Fidan, Güler ve Kalın, Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriye'nin dışişleri ve savunma bakanları ile genelkurmay ve istihbarat başkanlarının katılımıyla Amman'da gerçekleştirilen Beşli Güvenlik Zirvesi'ne katıldı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Bölge ülkeleri olarak özellikle DEAŞ'a yönelik bir müşterek operasyon ve istihbarat mekanizmasının kurulması konusunda karar aldık." dedi.
Fidan, Ürdün'ün başkenti Amman'da düzenlenen Beşli Güvenlik Zirvesi'nin ardından Ürdün, Irak, Lübnan ve Suriyeli mevkidaşlarıyla ortak basın toplantısında konuştu.
Suriye ve ona komşu 4 ülke olarak, bölgedeki bazı kronik sorunların çözümüne ilişkin tarihi bir görüşme yaptıklarını belirten Fidan, 5 ülkenin katılımıyla gerçekleştirilen zirveye duyulan ihtiyacı önceki görüşmelerde muhataplarıyla değerlendirdiğini söyledi.
Fidan, "Bölge ülkeleri olarak bölgenin sorununa hep beraber sahip çıkma, çözme yolunda bir irademizin, inisiyatifimizin olması gerekiyor. Yoksa bölgedeki sorunlar, küresel sorunlara dönüşüyor ve küresel diğer aktörlerin bölgemize müdahale etmesine yol açıyor. Bu müdahale neticesinde çözümden daha çok problemle karşılaşıyoruz." ifadelerini kullanarak, bölge ülkelerinin sorumluluk üstlenmesi gerektiğini vurguladı.
Bugünkü görüşmelerde atılabilecek somut adımları değerlendirdiklerini aktaran Fidan, "Bölge ülkeleri olarak özellikle DEAŞ'a yönelik bir müşterek operasyon ve istihbarat mekanizmasının kurulması konusunda karar aldık. Arkadaşlarımız detayları somutlaştırmak için bu konuda çalışacaklar." dedi.
Fidan, zirveye katılan ülkelerin, İsrail'in bölgedeki yayılmacı politikalarına karşı ortak duruşunu nihai bildirgeyle yansıttığına dikkati çekti.
"Irak, Suriye ve Türkiye için ortak düşman olan PKK'nın da bölgeden silinmesi, silahlı terör faaliyetlerine son vermesi bizim önceliklerimiz arasında yer almaktadır." diye konuşan Fidan, DEAŞ'ın bölgede tekrar baş vermeden tamamıyla ortadan kaldırılması için 5 ülkenin kabiliyetlerini birleştirerek var gücüyle çalışacağını kaydetti.
Fidan, gelecek toplantıya Türkiye'nin ev sahipliği yapacağını bildirdi.
DEAŞ'LA MÜCADELE VE SURİYE'DEKİ OLAYLAR
Bakan Fidan, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, terör örgütü DEAŞ tehdidinin ortadan kaldırılması için her türlü imkan ve kabiliyetin kullanılması konusunda güçlü irade ortaya koyduğunu anımsatan Fidan, Türkiye'nin DEAŞ'la kararlılıkla mücadele ettiğinin altını çizdi.
Fidan, terör örgütü DEAŞ'ın birden çok ülkeye aynı anda zarar vermesi ve faaliyet göstermesi nedeniyle bir ülkenin örgütle tek başına mücadele etmesinin tehdidi kendisinden uzaklaştırdığını fakat "bertaraf edemediğini" belirterek, bölge ülkelerinin buna karşı güçlü bir platform oluşturmasının önemini vurguladı.
Suriye'de yeni kurulan hükümetin azınlıklara ve diğer mezheplere yönelik uzlaşmacı tavrının "bölgede provokasyon ve karışıklık bekleyen birçok bölge ve bölge dışı aktörün hevesini kursağında bıraktığını" dile getiren Fidan, "Hal böyle olunca provokasyonu kendileri ortaya çıkarma yolunda birtakım adımlar attılar. Bunun neticesinde ortaya çıkan olaylarda şu anda bir yatışma olduğunu görüyoruz." dedi.
Fidan, provokasyonlara karşı "uyanık" olunması gerektiğine işaret ederek, Suriyeli meslektaşlarıyla bu konuda görüştüklerini belirtti.
Uluslararası platformlarda ortaya konan bazı propagandaların Suriye'deki olayları olumsuz etkilediği değerlendirmesinde bulunan Fidan, provokasyonların önünün kesilmesi gerektiğini kaydetti.
"PKK, SADECE TÜRKİYE'NİN SORUNU DEĞİL"
Fidan, Türkiye'nin terör örgütü PKK'ya yönelik tutumuna ilişkin bir soruyu, "Nasıl ki DEAŞ Arapları temsil etmiyorsa PKK da Kürtleri temsil etmiyor. Bu ayrımı çok net şekilde yapmamız lazım." diyerek yanıtladı.
Terör örgütü PKK'nın Türkiye'de 1 metrekare bile toprağı kontrol etmediğine işaret eden Fidan, "Ama buna mukabil Suriye'nin 3'te 1'ini işgal etmiş durumda, enerji kaynaklarının başına oturmuş durumda. Irak'ta, Irak Kürdistanı'nda 700 köyü işgal etmiş durumda. Sincar'ı işgal etmiş durumda." dedi.
Fidan, "Bu sorun sadece Türkiye'nin sorunu değil, Irak'ın da Suriye'nin de hatta İran'da silahlı grupları var, onların da sorunu." ifadesini kullanarak, terör örgütü DEAŞ'a karşı ortak anlayışın PKK'ya karşı da olması gerektiğini söyledi.
"Biz kendimize bakan kısmını çözdük. Ama Suriye'deki PKK ile mücadeleyi kim yapacak? Irak'taki PKK ile mücadeleyi kim yapacak? Irak'ta silahlı gruplar ortalıkta dolaşırken kim finans getirecek? Kim yatırım getirecek? Meşru hükümet kuvvetlerini biz ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Diğer taraftan bakıyorsunuz, Sincar'da başka bir PKK grubu, Türkiye sınırında başka bir PKK grubu..." diye konuşan Fidan, Iraklı ve Suriyeli mevkidaşlarıyla bu konularda yakın işbirliği içinde olduklarını kaydetti.
Hakkında 5 yıl 3 aya kadar hapis cezası istenen sosyal medya fenomeni Kerimcan Durmaz, tahliye edilmişti. Tahliye sonrası açıklama yapan ve bir süre sosyal medyadan uzak kalacağını söyleyen Durmaz'dan yeni paylaşım geldi.