11.02.2020 - 14:32 | Son Güncellenme:
ELİF ALTIN/ İstanbul
Beyoğlu'nda 2010 tarihinde bir apartman boşluğunda cesedi bulunan 24 yaşındaki Boston üniversitesi mezunu Nazlı Sinem Erköseoğlu'nun ölümüne ilişkin görülen davada mahkeme 5 Şubat’taki karar duruşmasında, sanıklar Can Paksoy ve Mahmut Emre Can’ın hakkında “Kasten öldürme” delil bulunmadığı gerekçesiyle beraatlerine hükmetmişti.
AİLE BAKANLIĞI İTİRAZ ETTİ
Davaya müdahil olan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın avukatı Hatice Boz, karara itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, sanıkların “Kasten öldürme” suçundan cezalandırılmalarına ve hükümle birlikte tutuklanmalarına karar verilmesi gerektiği halde sanıklar hakkında beraat yönünde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir” ifadelerine yer verildi.
“HAKKANİYET GEREĞİ BOZMAYI GEREKTİRİR”
Dilekçede, “Sanıkların aşamalardaki verdiği ifadeler, baştan beri çelişkili, kendi içerisinde tutarlı olmayan ve tamamen suçtan kurtulamaya yönelik beyanlardır. Sanıkların çelişkili savunmaları, dosya kapsamına, olayın oluş şekline, hayatın olağan akışına tamamen aykırı olup, ATK raporları, otopsi raporu, Biyoloji İhtisas Dairesi’nin raporları, maktulün hayattan koparılmadan önceki yaşamı, müştekilerin aşamalardaki tutarlı ve samimi beyanları, sanıklara geçmişe dayalı husumetlerinin olmaması durumları birlikte değerlendirildiğinde sanıkların savunmaları tamamen çürütülmesine rağmen tüm dosya dikkate alınmadan sanıklar hakkında beraat yönünde hüküm tesis edilmesi usul yasa ve hakkaniyet gereği bozmayı gerektirir” denildi.