25.05.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
OHAL kapsamında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile meslekten ihraç edilen, işlerine dönmek amacıyla açlık grevi yapan ve önceki gün tutuklanan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça hakkında, “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlarından 20 yıla kadar hapis cezası talebinde bulunuldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, sanıklar hakkında daha önce açılan kamu davasının bulunduğu Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesine birleştirme talebiyle gönderildi.
Özakça ve Gülmen’in, terör örgütü DHKP-C’nin desteğiyle eylemlerine aralıksız devam ettikleri ve Kültür Mahallesi’nde tuttukları evde eylemlerine “Ölüm Orucu Direniş Evi” adı altında sürdürecekleri yönünde Başsavcılığa bilgi verildiğinin aktarıldığı iddianamede, sanıkların 21 Mayıs itibarıyla süresiz açlık grevi eylemlerinin 74. gününde söz konusu eylemin DHKP-C yapılanmalarınca organize edildiği ve masum hak arama talebinden çıkarak, örgütün eleman devşirme çalışmalarına dönüştüğü bilgisi paylaşıldı.
‘Örgüt talimatı’
İddianamenin sonuç bölümünde, şu tespitlerde bulunuldu: “Şüphelilerin terör örgütünün talimatlarıyla eylemleri gerçekleştirmesi, eylemlerde terör örgütüyle özdeşleşen slogan atmaları, gözaltı işlemleri sırasında güvenlik güçlerine etkin direnmeleri nazara alındığında, söz konusu eylemlerin terör örgütü DHKP-C’nin inisiyatifiyle gerçekleştiği, bu eylemle terör örgütünün ve amacının propagandasının yapıldığı, gerçekleştirdikleri eylemler ve tespitlerden şüphelilerin DHKP-C içerisinde faaliyet yürüttükleri anlaşılmaktadır.”
Gülmen ve Özakça’nın hareketlerinin DHKP-C’ye özgü bir eylem olduğunu anlatılan iddianamede, söz konusu eylemlerin ülke genelinde örgütün organizesinde yürütüldüğü, ayrıca bunların örgüte müzahir internet siteleri ve sosyal medyada sahiplenildiği vurgulandı. İddianamede, eylemlerin devam etmesi halinde olası şüphelilerin durumunun kötüleşmesi ile devletin sorumlu tutulacağı ve bu kapsamda kampanyalar yürütülerek “Gezi Olayları” benzeri kalkışma eylemlerine dönüştürülmesinin planlandığına dikkati çekildi.
‘Defalarca gözaltına alındılar’
Avukatlıktan hakim-savcılığa geçiş sınavında sonuçları etkilediği gerekçesiyle CHP’nin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında verdiği gensorunun görüşmeleri tartışmalı geçti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, açlık grevindeyken tutuklanan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’yla ilgili tepkilere karşı, “Bu iki kişi DHKP-C mensubudur. 2012’den itibaren defalarca gözaltına alınmışlardır. PKK’nın HDP’yi nasıl kullandığını hep beraber görüyoruz ve biliyoruz. CHP’ye söylüyorum; DHKP/C’nin CHP’yi kullanmasına izin vermeyin” dedi. Genel Kurul’da yapılan oylamada gensorunun gündeme alınması AK Parti’nin çoğunluk oylarıyla reddedildi.