GündemOsmanlı da Katar’da milis gücü kuracaktı

Osmanlı da Katar’da milis gücü kuracaktı

13.06.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yedi Arap ülkesinin Katar’a ekonomik ve siyası yaptırım uygulamasıyla ülkedeki Türk üssünün önemi arttı.

Osmanlı da Katar’da  milis gücü kuracaktı

Türk-Arap Dünyası Araştırmalar Merkezi Başkanı Dr. Mehmet Tütüncü, 1914 yılında Katar’dan çekilen Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgede gizli ve silahlı bir yerel direniş örgütü kurmayı hedeflediğini söyledi. Tütüncü, “Osmanlı, Katar’da İngiliz işgaline direnmeleri için gayri nizami harp birlikleri kurmayı düşünmüş.

Binbaşı Ömer istedi

Başbakanlık Devlet Arşivi’ndeki belgede Teşkilat-ı Mahsusa Katar sorumlusu Binbaşı Ömer Fevzi, Harbiye Nezareti’ne (Osmanlı Genelkurmayı) bu teklifi yapmış. Ama milis gücü, 1. Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle hayata geçiremedi” dedi.

Belgeye göre; bölgeyi İngilizlere terk eden Osmanlı askerlerinin arkalarında yerel halktan oluşan bir gayri nizami harp gücü kurmak istediği belirlendi. Belgenin tam tercümesini yapan Dr. Mehmet Tütüncü, “Katar, 29 Temmuz 1913 Londra Antlaşması ile İngilizlerin egemenliğine girdi. 14 Nisan 1914 tarihinde Harbiye Nezareti’ne (Osmanlı Genelkurmayı) bir mektup yazan Teşkilatı Mahsusa’nın Katar sorumlusu Binbaşı Ömer Fevzi Bey (Bitin) bir teklifte bulunmuş. Binbaşı Ömer, İngilizlere karşı Katar’da yerel halktan oluşan bir direniş teşkilatı kurulmasına işaret etmiş” dedi.

Tarihçi Dr. Tütüncü, şunları anlattı: “Binbaşı Ömer, niyetini söyledikten sonra İstanbul’dan cevap beklemeden bölgenin valisiyle birlikte bu işe girişeceğini de eklemiş. Başbakanlık Devlet Arşivleri’ndeki bu belgeye göre 1914 yılındaki Katar krizi ile günümüz arasında müthiş benzerlik var.

Belge ilk olarak Prof. Dr. Zekeriya Kurşun tarafından 2004 yılında ‘Katar’da Osmanlılar’ adlı kitabında bahsedilmişti. Aynı yıl mektubun ardından başlayan 1. Dünya Savaşı’nda Osmanlı İmparatorluğu kendi derdine düştü. Dünyayı saran savaş nedeniyle Binbaşı Ömer Bey’in girişiminin ne kadarının hayata geçirildiğini bilmiyoruz. Ama Osmanlı’nın bir milis gücü oluşturarak 103 yıl önce stratejik önemi yüksek bölgede kalma isteği bugünlerde de bir kez daha anlaşılıyor.”