Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr - 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremlerden sonra bölgede yaşanan artçı depremler, tedirgin etmeye devam ediyor. Adana'da 2 gün önce yaşanan 4.2 büyüklüğündeki depremin ardından, bugün de 08.53'te İzmir Buca merkezli 3.9 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Deprem açısından riskli bölgelerin başında yer alan ve en son 30 Ekim 2020'de yaşanan 6.9 büyüklüğündeki depremde 117 kişinin hayatını kaybettiği İzmir'de de sarsıntı sonrası panik yaşandı. Bu paniğe ek olarak Twitter'da sık sık '#Adana', '#İzmir ve' '#deprem' başlıkları TT (trend topic) oldu, çekilen bulut fotoğraflarının altına "Yeni deprem geliyor" şeklinde yorumlar yapıldı. Peki bu iddia ne kadar gerçeği yansıtıyor? Sakarya Üniversitesi Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi Jeofizik Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu ve CNN Türk Meteoroloji Danışmanı Prof. Dr. Orhan Şen'e 'deprem bulutları'nı sorduk.
'6 ŞUBAT'TA YAŞANANLARIN DEVAMI'
Prof. Dr. Murat Utkucu, Adana'da yaşanan artçı depremin, şubat ayında meydana gelen büyük depremlerin artçısı olduğuna işaret ederek şunları söyledi:
"6 Şubat 2023 tarihli Kahramanmaraş depremleri için Sakarya Üniversitesi'nde yaptığımız gerilme değişim modelleri Göksun'un güneybatısındaki faylarda gerilme artışına işaret ediyor. Dolayısıyla bu depremler, 2023 Kahramanmaraş depremlerinin artçı depremleri olarak düşünülebilir."
'VAN DEPREMİ DE ÖYLE BİR FAYDAYDI'
Türkiye’nin neredeyse her noktasının deprem açısından riskli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Murat Utkucu, 2011 yılında meydana gelen Van Depremi'nin de haritalanmamış faylardan birinde olduğunu söyledi. Küçük depremlerle sarsılan noktalarda kilitli fay olmadığına ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığını sözlerine ekleyen Prof. Dr. Utkucu, Adana'nın olası bir depremle sarsılıp sarsılamayacağını örneklerle açıkladı.
"Kahramanmaraş'ta şubat ayında meydana gelen depremlerden ilki, 1990'lardan beri sismik boşluk olarak biliniyor ve öncelikli risk taşıyan bir nokta olarak tanımlanmıştı. Ancak deprem onlarca yıl sonra oluştu. Ayrıca halen haritalanmamış faylar olabilir. 2011'deki Van Depremi de böyle bir fay üzerinde oluşmuştu. 1998'teki Adana Depremi'nin de haritada olmayan böyle bir fay üzerinde oluştuğuna dair çalışmalarımız mevcuttur. Dolayısıyla depremlere hazır olmak ve gerekli önlemleri almak riskli noktaları merak etmekten daha akıllıca olacaktır. Ayrıca Adana yöresindeki fayların her biri teker teker ayrıntılı ele alınarak ve en son ürettikleri depremler göz önünde bulundurularak bu konuda yorumda bulunulabilir. Özellikle 1269 ve 1544 depremlerinin hangi faylar üzerinde oluştukları belirlenmeli." - Prof. Dr. Murat Utkucu
'BULUTLARIN DEPREMLE İLGİSİ YOK'
Halk arasında 'deprem bulutları' olarak yorumlanan gökyüzündeki değişimler, bugünlerde sık sık sosyal medya platformu Twitter'da gündeme geliyor. Özellikle sosyal medyada öne çıkan paylaşımların birçoğu, hizalanmış küçük bulutların bir araya geldiği fotoğraflardan oluşuyor. Prof. Dr. Orhan Şen, gökyüzünde yaşanan bu duruma ilişkin, "Ortada 'deprem bulutu' diye bir bulut yok. Görülen bulutlar orta seviye bulutları altokümülüs. Düşey hareket artarsa kümülüs bulutlarına dönüşüp yağış yapabilir" açıklamasını yaptı.
BİLİM DÜNYASINDA BİR KARŞILIĞI VAR MI?
Prof. Dr. Murat Utkucu da halk arasında 'deprem bulutları' olarak bilinen gökyüzü olayıyla ilgili yapılan araştırmaları hatırlattı. Adana'da son günlerde görülen bu durumu Rusya ve İtalya'da yapılan araştırmalar ışığında yorumlayan Prof. Dr. Utkucu, şu bilgileri paylaştı:
"1997'de Rus bilim insanı Morozova, diri fay hatları ve depremlerle bağlantılı olası bulut dağılımları bulmuştur. Ancak depremler ve bulutlar arasındaki ilişkiyi araştırıp belli bir dereceye kadar ilişki bulan çalışmalarda bile bu ilişkinin halen tartışmalı olduğu ifade ediliyor. İtalya’daki bir başka çalışmada, 2010 ila 2013 yılları arasında meydana gelen ve büyüklükleri 4.7'ye eşit ve daha büyük olan depremlerle 23 gün ile 45 gün öncesini kapsayan zaman aralığındaki bulut dağılımları arasında depremlerin yüzde 70’i için bir ilişki gözlemiştir. Ancak bu hususta tam bir fikir birliği olmadığı ve bu ilişki iddiasının bilimsel toplumda çok az destek bulduğunu hatırlatmamız gerekiyor. Deprem bulutlarının depremlerin öncesinde diri fay hatları boyunca doğrusal şekilde uzanan sıra dışı bulutlar oldukları söylenebilir."