Öldürüldü, parçalara ayrıldı, derin dondurucuda saklandı! Muhammet Nur Kasadar cinayetinde babadan acı sözler
14.07.2023 - 16:07 | Son Güncellenme:
Altan ÇİMEN - Mehmet CANBULAT /İSTANBUL - (DHA)-
Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar'ın oğlu Muhammed Nur Kasadar Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.
İstanbul Bayrampaşa'da bir evdeki derin dondurucuda cesedi bulunan 19 yaşındaki Muhammet Nuh Kasadar, Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Muhammed Nuh Kasadar'ın babası Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar, amcası Mehmet Kasadar ve akrabası İhsan Kasadar cenaze namazı öncesi taziyeleri kabul etti. Cuma namazı sonrası kılınan cenaze namazına Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Milli Gazete Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş ve ailenin dostları katıldı. Muhammed Nuh Kasadar'ın kız kardeşleri tabut başında gözyaşı döktü.
"BİZİ ÜZEN HUNHARCA ÖLDÜRÜLMESİDİR"
Cenaze töreni öncesi konuşan Mustafa Kasadar, “Bugün 19 yaşında fiziği ve kalbiyle altın kalpli bir oğlumu toprağın altına gönderiyoruz. Biz Müslümanız, kadere iman etmişiz. 19 yaşında Allah kendine bu kadar ömür takdir etmiş. Buna üzüntümüz yok. Allaha teslim olmuşuz. Bizi üzen hunharca öldürülmesidir. Kalp krizi, beyin kanamasıyla gitseydi yapacağımız birşey yoktu. Allah'tan geldi teslim olduk. Burada bizi üzen yapılan muameledir. Medyada, basında, bugün sunulan sosyal hayat kısa yoldan para kazanmaktır. Uyuşturucu müptelası gibi olma sebepler insanları katil yapıyor. Oğlumun katili de böyle birisi. Borç bataklığına batmış, uyuşturucuya bulaşmış, hayattan ümidini kesmiş birisi tarafından katledildi. Bu ortamları sağlayanlar aynı zamanda çocuğumun katilidir. Bunu söylüyorum, başka birşey yok. Çocuğum adına kalbim rahat, şehit olarak gittiğine inanıyorum. Peygamberimizin bize müjdesidir. Bizim üzüntümüz, muameledir. Çocuğumuzun cenazesini bir bütün olarak alamadık" diye konuştu. Muhammed Nuh Kasadar’ın cenazesi toprağa verilmek üzere Eyüpsultan'daki Necatibey Mezarlığına götürüldü.
KAN DONDURAN DETAYLAR
Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar’ın 19 yaşındaki oğlu Muhammet Nur Kasadar’ı boğarak öldürdükten sonra cesedini parçalara ayıran şüpheli Hakan Öztürk tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan vahşet evinin detayları da ortaya çıktı.
İstanbul’da 11 Temmuz’da polise başvuran Milli Gazete yazarı Mustafa Kasadar, 19 yaşındaki oğlu Muhammet Nur Kasadar’dan haber alamadığını ve bir kişinin kendisini arayarak 40 bin dolar fidye istediğini söyledi. Hemen soruşturma başlatan polis Kasadar’dan telefondaki kişiyle iletişimde kalmasını ve buluşma yeri ayarlamasını söyledi. Sultangazi ilçesinde bir parkta ayarlanan buluşma öncesi polis tarafından geniş güvenlik önlemleri aldı. Şüpheli parayı almak için geldiğinde polisler tarafından yakalandı.
EVİ TEMİZLEMİŞ
Yakalanan kişinin Mustafa Kasadar’ın sahibi olduğu yayınevinde bir süre çalışıp işten ayrılan 28 yaşındaki Hakan Öztürk olduğu belirlendi. Polisler tarafından yakalanan Öztürk, Muhammet Nur Kasadağ’ın nerede olduğu sorusuna ise, “Evde” diye yanıt verdi. Ev için arama kararı çıkaran polis hemen eve gitti. İlk bakışta temiz ve normal görünen evde arama yapan polis korkunç manzara ile karşılaştı.
DERİSİNİ YÜZÜP ÇÖPE ATMIŞ
Yapılan aramalarda 19 yaşındaki Muhammet Nur Kasadağ’ın başı derisi yüzülmüş bir şekilde buzdolabında diğer yiyeceklerin yanında bulundu. Kol ve bacakları da küçük bir dondurucuda bulundu. Kol bacakların donmuş olduğu belirlenince, organlar dondurucu ile birlikte Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi. Kasadar’ın gövdesi ise evdeki bir valizde bulundu. Bozulmaya başlayan gövdenin bir kısmının da derisinin yüzüldüğü belirlendi. Şüpheli yüzdüğü derileri de çöpe attığını söyledi. Yapılan tüm aramalara rağmen deri parçalarına ulaşılamadı.
SORUYU CEVAPSIZ BIRAKTI
Şüpheli Hakan Öztürk ifadesinde, Muhammet Nur Kasadar ile birlikte nargile içtiklerini bir süre sonra tartıştıklarını söyledi. Tartışma sonrası Kasadar’ı iple boğduğunu ve sonrasında cesetten kurtulmak için parçalara ayırdığını söyleyen Öztürk, Neden derisini yüzdüğü sorusunu ise cevapsız bıraktı. Evde kan izine rastlanılmaması cinayetin başka bir yerde işlenmiş olabileceği sorularını da akla getirdi. Evde silinen kan izlerinin tespit edilmesi için de inceleme yapılacağı öğrenildi. Öte yandan evde bulunan iki ekmek bıçağı ve bir meyve bıçağına da incelenmesi için el koyuldu.
“İŞVERENLERİMİ SEVİYORDUM”
Şüpheli Hakan Öztürk hakimlikteki sorgusunda, Mustafa Kasadar’ı sohbetlerine katıldığı için oğullarını da mahalleden tanıdığını söyledi. Mustafa Kasadar’ın kitapevinde daha önceden çalıştığını söyleyen Öztürk, “Ancak çalıştığım zamanlarda mesai ücretlerimi vermiyorlardı ama ben bunu fazla dert etmiyordum. Çünkü işverenlerimi seviyordum. Ancak daha sonra bir arkadaşım yanıma gelerek, ‘bunlar seni kullanıyor’ dedi. Ben de kullanıldığımı anlayıp işten ayrıldım” dedi.
ARAMIZ ÇOK İYİYDİ”
Muhammet Nur Kasadar ile birlikte çalıştıklarını ve aralarının çok iyi olduğunu söyleyen Öztürk, “Kimseye anlatamadıklarını bana anlatırdı. Bundan iki hafta önce kendime kedi almak istedim. Muhammet’le daha önce kedi aldığımız için onunla iletişime geçtim. O da bana ‘ben kendime de alacağım sana da alırım’ dedi. Daha sonra kendisi bana, ‘bir ara buluşup yemek yiyelim’ dedi. Ben de olay tarihinde müsait olduğumu söyledim” dedi.
“MUHAMMET’İN SEVGİLİSİNE FOTOĞRAF ATTIK”
Buluşup yemek yediklerini ve nargile içmek için eve geçtiklerini anlatan Öztürk, “Bu arada Muhammet’in sevgilisi aradı. İkimizin fotoğrafını çekip sevgilisine attı. Daha sonra kendisine telefon aldığını telefonun yarı parasını ağabeyi Ömer’in vereceğini söyledi. Ben de, “Vermez” diyerek küfür ettim. O da benim burnuma yumruk attı. Sonra biz boğuşmaya başladık. Boğuşma sırasında kendimi durduramıyordum. Daha sonra balkon sepeti için aldığım kırmızı renkli ipi alıp boynuna geçirdim ve bütün gücümle 4-5 dakika sıktım. Suratına baktığımda öldüğünü fark ettim” dedi.
“İZLEDİĞİM DİZİ VE FİLMLER AKLIMA GELDİ”
Cesedi yok etmesi gerektiğini düşündüğünü söyleyen Öztürk, “İzlediğim filmlerden ve dizilerden cesedi bavula koyup kurtuldukları aklıma geldi. Bu işin parasız olamayacağı ve kira borcum olduğu için fidye istemek aklıma geldi” dedi. Cesedi parçalamak için plan yaptığını anlatan Öztürk, “Parçalamadan önce fidyeyi alabilmek için Muhammet Nuh’un fotoğraflarını çektim. Sonrasında banyoya götürüp duşakabine soktum ve parçalara ayırdım” dedi.
