16.01.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
0
Yargı mensuplarını rüşvet ve tayin vaadi karşılığında yönlendirerek davaları etkilemeye çalışan çeteyi, dinlenmediğine inandıkları cep telefonları yakalattı. Neşter Operasyonu - 2 kapsamında gözaltına alınan 12 kişinin sorgusu sürerken, çetenin, nasıl ortaya çıkarıldığı da netlik kazandı. Akrabaları, Neşter Operasyonu davası kapsamında tutuklanan medikal firması sahibi Mehmet Nazif Edin'in cezaevinden kurtulmasını sağlamak için geçen yıl Ankara'da kamp kurdu. Sheraton Oteli'ne yerleşen akrabalar, bürokrat ve yargı çevrelerine ulaşmaya çalıştı. Ankara'daki girişimlerden sonuç alamayan akrabalar, İstanbul'da aradıkları bağlantıyı buldular. 1 Temmuz 1997'de Garanti Bankası'nda işe başlayan ve birim yönetmeni olan Edin'in eşi Ebru Betül Edin, aynı bankada Genel Müdür Yardımcısı olan Avukat Ali Canverdi ile temasa geçti. Canverdi, Ankara merkezli ERN Holding'in sahibi, çetenin başorganizatörü Haldun Erdavran'a ulaştı. Erdavran, çetenin diğer birimleriyle temas kurarak, Edin'in nasıl tahliye edilebileceğini araştırmaya başladı. Bağlantıyı eşi kurdu Bu temaslardan bir süre sonra Edin ve diğer 8 tutuklunun 100'er bin dolar kefalet karşılığı tahliyelerine karar verildi. Sanıklar, varlıkları üzerindeki tedbire karşın duruşmadan bir gün sonra, cumartesi sabah saatlerinde adli emaneti açtırarak parayı yatırdılar. Önceki gün başlayan operasyon kapsamında Mehmet Edin'in kuzeni Sait Edin ile amcası Esat Edin'in gözaltına alınması, geçen yılki tahliye için İstanbul'a getirildiği öne sürülen bazı hâkimlere rüşvet verildiği iddialarını güçlendirdi.Bu iddiaları araştıran DGM Savcısı Ömer Süha Aldan'ın, dinlemeye aldığı Edin'in yakınlarına ait telefonlar, Erdavran ismi üzerinde yoğunlaşılmasını sağladı. Telefonları üzerinde yapılan takip, Erdavran'ın, yargıyı etkilemeye çalışan başka gruplarla da ilgili olduğunu açığa çıkardı.Show TV Genel Müdürü Saner Ayarın daha önce başka bir televizyon kanalında yayımlanan "Hayat Bilgisi" dizisinin mahkemelik olması nedeniyle Erdavrandan yardım istediği anlaşıldı. Ancak, Erdavranın da İstanbuldaki bir firma aracılığıyla bir diziye yapımcı olarak katkı sağladığı saptandı.Telefon kayıtları, Erdavranın, Çukurova grubunun yargıdaki işlerinin takibi için Yargıtay üyesi Ergül Güryelin gözaltına alınan avukat oğlu Cenk Güryel ve avukat Galip Altıntaşla yakın ilişki kurduğunu ortaya koydu. İncelemede, "Güryel ile Altıntaşın, icra davalarına da baktıkları Turkcellin iş mahkemelerindeki trilyonluk davalarını etkilemeye yönelik faaliyetlerde bulunmak"la suçlanmalarına neden olan bulgulara ulaşıldı.Erdavranın başka büyük işleri de bu avukatlara getirdiği, yargının etkilenerek davanın seyrinin değiştirilmesi karşısında da hem "müjdeci" diye adlandırılan avukatlar, hem de kendisi için büyük paralar aldığı kaydedildi. Tahliyeci hâkimler Böyle yakalandılar Turkcell'in yanı sıra Pamukbank ve Yapı Kredi Bankası'nın davalarını da etkilemek istemekle suçlanan Erdavran ile Güryel ve Altıntaş, Çukurova yöneticileri Ersin Pamuksüzer, Show TV Genel Müdürü Saner Ayar, Çukurova Holding Hukuk Müşaviri Orhan Gemicioğlu, avukat Özgür Öztunç takip döneminde çok sayıda telefon görüşmesi yaptı. Zanlıların, Telefonlar temiz, konuşabiliriz diyerek rahat hareket ettikleri saptandı. Devam eden görüşmelerde, "O davayı hallederiz", "Hâkimler bizden", "Siz paradan haber verin" şeklindeki ifadeleri, zanlıların temiz sandıkları telefonlar üzerinden saptandı. Telefon temiz, konuşalım Zanlıların, banka hesaplarında milyonlarca dolarlık hesaplarla karşılaşılırken, aramalarda, kendileriyle ilgisi bulunmayan, dava dosyaları ele geçirildi. Telefon kayıtlarından çetenin bağlantılı olduğu yargı mensuplarının isimleri de açığa çıktı. Kayıtlarda ismi geçen yargı mensuplarının sayısı onlarla ifade edilmeye başlandı. Aldan'ın, Yargıtay Başkanlığı'na göndereceği belgelerde, 5 - 6 Yargıtay üyesinin isminin bulunabileceği, Bakanlıka gönderilecek listede ise bu sayının daha da artabileceği belirtildi. Büyük servet Operasyon kapsamında gözaltına alınanların sorgulanmasına da dün başlandı. Bazı zanlıların, Yargıtay üyesi Ergül Güryelle yaptıkları konuşmaların da davalarla ilgili olması dikkati çekti. Kayıtlarda Güryel de var Beni soruşturun Avukat oğlu gözaltında sorgulanan Yargıtay üyesi Ergül Güryel, "Oğlum aracılığıyla tavassutta bulunduğum iddiaları yalan" dedi Avukat oğlu gözaltında sorgulanan Güryel, dün şunları söyledi:"Hepsi uydurma. Avukat oğlum, Turkcell'in icra dosyalarına bakıyor. Bundan normal ne olabilir? Benim, oğlum aracılığıyla tavassutta bulunduğum iddiaları yalan. 250 Yargıtay üyesi var. Hepsine tek tek sorsunlar. Oğlumu mutlaka kullandılar. O telefon konuşmalarında bu işleri ayarlayan kişi var. Haldun denen adamı görsem tanımam, ama o çocuğumu tanıyor. Haldun dava getiriyor mutlaka. 'Ben ona yaptırırım, onun babası Yargıtay üyesi...' Mutlaka telefon konuşmalarında bunlar var. Oğlumun Porsche değil, Peugeot 307 marka arabası var. Evimi de, iç yapımı dahil 150 milyara aldım. Mütevazı bir yaşantım var."DGM Savcısı Ömer Süha Aldan'ın Yargıtay üyeleri hakkındaki bilgi ve belgeleri, Yargıtay Başkanlığı'na göndermesinin ardından, Yargıtay Başkanlar Kurulu, bir ceza dairesi başkanını muhakkik tayin edecek. Yargıtay üyeleri; muhakkik baktıkları davayla ilgili bir suç işlediklerine karar verirse Yüce Divan'da, kendileriyle bağlantılı olmayan bir davayla ilgili suç işlediklerine karar verirse Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda yargılanacaklar. Adalet Bakanlığı da, Aldan'ın, DGM, ağır ceza, asliye hukuk, iş ve idare mahkemelerindeki bazı hâkimlerin isimlerinin bulunduğu listeyi göndermesinin ardından bu hâkimleri soruşturacak. Bu süreçte, Yargıtay üyeleri ve diğer hakim - savcılara görevden el çektirilebilecek. İddiaların odağındaki Yargıtay üyesi Ergül Güryel, Yargıtay Başkanlığı'na başvurarak, hakkında soruşturma açılmasını istedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "Uzan'ın bilgisayarlarından rüşvet verdiği hâkim, savcıların listesi çıktı" şeklindeki haberler için yorum yapmamasını eleştirenlere, "Şeffaflık dediysek don gömlek dolaşacak halimiz yok" diye yanıt verdi. Çiçek, Neşter-2 operasyonu için de, "Bırakalım yargı görevini yapsın. Siz de, biz de, hepimiz yargıya güvenelim" dedi. Çiçek'ten tepki Nereden çıktı bu Haldun Erdavran? Cayman adalarında kömür kapışması... Çetenin başorganizatörü" olmakla suçlanan ERN Holding'in sahibi Haldun Erdavran, Murat Karayalçın'ın başkan olduğu dönemde Ankara Büyükşehir Belediyesi'yle Cayman adalarından getirdiği kömürü satmak için anlaşma yaptı. Erdavran, hakkında olumsuz görüş verilmesine karşın 1997'de Vakıfbank'tan toplam 12 milyon dolar kredi aldı. Ancak Karayalçın'ın ardından başkanlığa seçilen Melih Gökçek, önce kömür ticareti için BELKO adlı şirketi kurdu, sonra da Erdavran'ın belediyeye verdiği 4.5 milyon dolarlık teminat mektuplarını bankalardan tazmin etti. Sıkışan Erdavran, borçlarının üstlenilmesi karşılığında Cayman adalarındaki kömür madenlerini devretmek için Vakıfbank ile anlaşma yaptı. Madenler, Vakıfbank yöneticileri tarafından kurulan Vak - Bel'e "360 dolar" karşılığı devredildi. Erdavran, Vak - Bel'in yüzde 5'inin kendisine verilmesi gerektiğini savunarak yargıya başvurdu, ancak başkaları için yargıda aracılık yapmasına karşın kendi davasından sonuç alamadı. Erdavran, son dönemde, programcılık ile ilgilenmeye başladı. Danıştay Başkanı Alan kuşkulu Danıştay Başkanı Nuri Alan, daha önce başlatılan "yargıya güvensizlik" açıklamaları dikkate alındığında, yargı mensupları hakkındaki iddiaların amacı konusunda soru işaretleri doğduğunu açıkladı. Alan, AA'ya şu açıklamayı yaptı: "Bazı gazeteler kurumsal olarak yargıyı suçluyor. Yargı kurumlarında bu tür kişiler mevcutsa, gerekli inceleme ve işlem yapılır. Ancak, henüz inceleme bitmeden yargıya yönelik hücum ve saldırı, önce yargıyı yıpratmak, daha sonra da yargıyla ilgili yapılacağı ifade edilen anayasa değişikliklerine zemin hazırlama amacına yönelik gibi görünüyor. Adalet Bakanı'nın yapması gereken, incelemenin boyutlarının, ne dereceye kadar yargı kurumları yönünden genelleşebileceğini açıklaması ve ilgisi bulunmayan insanların zan altında kalmasını önlemesidir." Yargı operasyonuna zemin hazırlanıyor