13.09.2019 - 10:26 | Son Güncellenme:
TANER ÖLMEZ - ALİ
20'lerinin ortasında, cerrahi asistanı, otistik savant. Dahi ama iletişim kurmakta zorlanan Ali'nin çocukken hayatında değer verdiği bir tavşanı, bir de onu her şeyden koruyan abisi vardı. Fakat babası, Ali'yi evlatlıktan reddetti. Kimsesiz kalan Ali, onu sahiplenen Adil Hoca sayesinde hayata tutundu. Abisine verdiği doktor olma sözünü de Adil Hoca sayesinde tuttu ve tıp fakültesini birincilikle bitirdi.
Ali, şimdi asistan olarak girdiği hastanede dostluğu, kardeşliği ve aşkı keşfedecek. Dokunduğu her şeye, temas ettiği her yaşama iyilik getirecek; sadece şifa değil, umut verecek insanlara. Kimsesiz, otizmli Ali, kendine tekrar bir aile bulacak ve o koca hastane Ali’nin çevresinde bir aile olacak.
ONUR TUNA - FERMAN
30'larında, hastanenin yıldız cerrahı. Adil Hoca tarafından yetiştirilmiş. Ukala ve uzak görünüyor ama aslında bir sırrı var. Bu sır yüzünden aslında kalbinin ne kadar yumuşak olduğunu görmüyor kimse. Ferman duygularını bastırıyor. Çünkü cerrahlıkta duygusallığa yer olmadığını bilir; takındığı sert tavır aslında asistanlarının iyiliği içindir. Herkes ona saygı duyar, biraz da ondan çekinir. Başarılı bir kariyeri ve güzeller güzeli bir sevgilisi, Beliz’i var; daha şimdiden hayalini kurduğu her ne varsa, hemen hepsine sahip. Şimdilik Ali’nin hastaneye alınmasına karşı. Ama gelecekte neler olacağı bilinmez.
SİNEM ÜNSAL - NAZLI
20'lerinde, cerrahi asistanı, Ali’nin ilk ve büyük aşkı. Empati yeteneği yüksek, bu yüzden fazla bağlanabiliyor. Nazlı hastanenin en gelecek vaat eden cerrahi asistanlarından biri. Bağımlılıksa onun en hassas noktası. Bu konuya en ufak bir tahammülü bile yok. Ailesinde yaşadığı travması yüzünden de erkeklere güvenmekte hep zorlandı. Güzel ve akıllı bir kız olmasına karşın pek ilişki yaşamadı, hayal kırıklığına uğramaktan korktu, kendini hep korudu. Onun bu zırhını aşmayı ilk başaran Ferman oldu. Nazlı yakışıklı, başarılı cerraha önce hayran, sonra da sırılsıklam aşık oldu. Kendini alamadı, ne olduğunu, başına ne geldiğini o bile anlamadı. Ama Ferman’ın Beliz’le ilişkisini bildiği için platonik takılıyor.
REHA ÖZCAN - ADİL
50'lerinde, Başhekim, Ali’nin mentoru ve manevi babası. İyi niyetli, babacan bir adam ama fazla korumacı olabiliyor. Otuz seneyi aşan doktorluk kariyerinde sayısız hastayı iyi etmiş bir doktor; literatüre katkıda bulunmuş, makaleleri yabancı dergilerde yayınlanmış bir beyin cerrahı. Ferman gibi, Tanju gibi nice cerrahi dehalar yetiştirmiş bir hoca. Bütün bunlar yetmezmiş gibi, hastalarını, çevresindeki herkesi her daim kollayan, kimi hastasının masrafını kendi cebinden ödeyen, kimini de Ali gibi kanadının altına alan bir güzel adam. Tıbbın tek bir kanunu olduğuna, onun da hasta olduğuna inanan, idealist bir başhekim.