02.05.2023 - 17:53 | Son Güncellenme:
Ali Fuat GÜÇLÜER/DHA
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Afyonkarahisar Zafer Meydanı'nda düzenlenen mitingde halkla bir araya geldi. Mitingde Mansur Yavaş'tan sonra konuşan Meral Akşener, "13’üncü cumhurbaşkanı olarak Sayın Kılıçdaroğlu'nu seçerseniz Türkiye'ye bu bir darbe olacakmış. Efendime söyleyeyim, biz HDP, PKK şununla bununla haşır neşir olacakmışız. Ben ne şanssız insanım. En uzun sınır dışı harekatının, yani kilometrelerce sınır dışı harekatının altında imzası olan tek içişleri bakanıyım. PKK'yla yapılan mücadelede o imzayı atan benim. Yahu Afyon'da PKK'lıyım, Diyarbakır'da faili meçhulcüyüm. Yahu arkadaşlar kafayı mı yediniz? Her yerde aynı aynı adamlar, farklı şey söylüyor. Eğer ben PKK'lıysam benim dokunulmazlığım yok. Ben PKK'lıysam derhal beni tutuklayın şerefsizler. Ne işe yarıyorsunuz? Bir PKK'lıya, bir teröriste, bir haine nasıl tahammül ediyorsunuz? Tutuklayın, tutuklayın beni. Eğer bu böyle doğruysa ya da iftira etmeyin iftira. PKK kanlı bir terör örgütüdür. Onunla mücadele etmek herkesin boynunun borcudur. PKK'yla barışmaya çalışan hain oğlu haindir" dedi.
'GAFFAR OKKAN'IN KATİLLERİYLE BERABERSİNİZ'
Sinan Ateş ve Gaffar Okkan hakkında iktidara yüklenen Akşener, "Bir başka şey, şimdi bak tam karşımda Sinan Ateş, rahmetli Muhsin Başkan ve Gaffar Okan var. Gaffar Okkan, Hendekli bir kardeşimiz. Gaffar Okkan benim yarı hemşehrim. Gaffar Okkan aynı zamanda benim meslektaşım. Ben eski İçişleri Bakanıyım. Gaffar Okkan'la beraber çalıştık. Benim İçişleri Bakanlığım döneminde müdür. Sonra emniyet müdürü ve Hizbullah tarafından şehit ediliyor. Nerede, Diyarbakır'da. Bugün Gaffar Okan dendiği zaman Diyarbakır'da meydanlar alkıştan inliyor. O derece sevilen bir kişi. Şimdi bana laf eden çakallar bir elinizde, sağ elinizde sayenizde Hizbullah var sizin. Gaffar Okkan'ın katilleriyle berabersiniz. Kime laf ediyorsunuz? Başkentin orta yerinde genç bir kadın dul kaldı, iki çocuk, iki küçük kız çocuğu babasız kaldı. Azmettiriciler belli. Katiller belli ey Recep Bey, bu ülkenin tek adamısın sen, tek adamısın. Nasıl oluyor da ne katili bulabildin ne azmettiricisini buldun. Dayan oğlum iki hafta kaldı, iki hafta. İşte burada duyarlı, burada bulunan bu kişi var ya, azmettiricisini de katilini de yakalayacak, ensesinde de hesap sorulacak hesap. Aynı şekilde Muhsin Başkan'ın katlinin sonrasında asla ve kata kim ne yaptı bilinemedi, bulunamadı. Onların da peşinden gidilir, onların da hesabı sorulacaktır" diye konuştu.
'BEŞLİ ÇETEYİ BEŞLİ ÇETE YAPANLARA DA BAKACAĞIZ KARDEŞİM'
Televizyon programında sorulan soruya verdiği cevabı meydandaki vatandaşlarla paylaşan Akşener, "Bana dün akşam televizyonda soruyorlar, diyorlar ki işte beşli çete hakkında ne düşünüyorsun? Beşli çeteyi beşli çete yapanlara da bakacağız kardeşim. O kağıtları kim imzaladı? O ihaleleri, 1 liraya bitecek ihaleyi, 11 liraya veren el kim? Her ikisine bakacağız. Yani hırsızlık tek başına yapılmadı ki bu ülkede, cümbür cemaat cebellezi. Gençler umutsuzsunuz, 82 puan alan çocuklar 94 puan alan çocuklar atanamıyor ama AK Parti içinde ayısı, dayısı olan herkes 52 puanla, 54 puanla, 64 puanla atanıyor. Başka bir dümen daha var; belediye başkanlarının, kaymakamların, valilerin ve üniversite rektörlerinin ve dekanlarının özel kaleminde AK Parti yandaşlarının çocukları 1 ay çalışıyor. Ondan sonra devlet memuru olarak en yüksek maaşlarla bir yerlere konuluyor. Şimdi biz ne yapacağız? Bu seçimi kazanır kazanmaz. Tabii bunun için bir oy Kemal'e, bir oy Meral'e. Sayın Kılıçdaroğlu, 13’üncü cumhurbaşkanımız olacak. Alkışlarla makamına göndereceğiz. Recep Bey'i de nezaketle emekli edeceğiz" diye konuştu.
SİVAS'TA PARTİLİLERLE BULUŞTU
İYİ Parti Genel Başkanı Maral Akşener Afyonkarahisar programının ardından Sivas'a gelerek, Cumhuriyet Meydanı'nda partisince düzenlenen mitinge katıldı. Akşener'e Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da eşlik etti. İlk olarak Mansur Yavaş'ın yaptığı konuşmanın ardından kürsüye gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Sivas halkını selamladı.
'SANKİ SEÇİM DEĞİL BİR SAVAŞA GİDİYORUZ'
Akşener, "Burada olmak Atatürk'ü anmak, Muhsin Başkanı anmak aynı zamanda Sinan Ateş'i, Gaffar Okkan'ı anmak demektir" sözleriyle başladığı konuşmasının devamında bir seçim süreci yaşandığını ama sanki savaş ortamı gibi lanse edildiğini söyledi. Akşener, "Bir seçime gidiyoruz. Sanki seçim değil bir savaşa gidiyoruz. Allah Allah naralarıyla bir savaşa gidiyoruz. Bu savaş ikliminde tehditler havada uçuşuyor. Hakaretler havada uçuşuyor. İftiralar havada uçuşuyor ama hiçbir konuşulmayan, bu arkadaşların konuşmadığı hiçbir zaman konuşmadığı bir şey var. Muhsin Başkan'ın katilleri kimdir? Nedir? Konuşulmuyor. Sinan Ateş'in katili kimdir, nedir? Konuşulmuyor. Azmettiricisi kimdir? Konuşulmuyor. Gencecik çocukların işsizliği, umutsuzluğu konuşulmuyor. 82 puan alıp atanamayan, mülakatta elenen kızımız, oğlumuz konuşulmuyor. 54 puan alıp AK Parti'de ayısı, dayısı olduğu için atanan çocuklar konuşulmuyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın artık sayısını kaçırdık. O derece değişti. Her seferinde bir başka sınav, lisedeki çocukların kaderi konuşulmuyor. Ve Sivas'ın içine zorluklar konuşulmuyor. Ama ne konuşuluyor? Efendim, efendim, Meral Akşener Sivas'ta PKK'lı ama Diyarbakır'da da faili meçhulcü. Arkadaş karar verin ben kimin? Bu ülkenin içişleri bakanlığı görevini yürütmüş birisiyim. Türkiye'nin sınır ötesi en derin harekatının altında imzası bulunan İçişleri Bakanı'yım. Yahu arkadaş eğer ben PKK'lıysam, tutuklayın ulan beni. Niye şerefli Türk polislerine beni korutuyorsunuz? Eğer ben teröristsem beni tutuklayın, gereğini yapın" dedi.
'TÜRK ORDUSUNUN İÇİNİ BOŞALTTIN'
Bu durumu ciddiyetsizlik olarak değerlendiren Akşener, "Bu devlet ciddiyetini yere düşürmek demektir. Ben megri megri şarkısını söylemedim. Efendim teröristlerin kafasından konfeti attırmadım. Habur rezaletini yapmadım. O Habur rezaletinin içinde teröristler rahatsız olmasın diye Atatürk'ün resmi ve Türk bayrağını alandan çıkartan ben değilim. Sizsiniz. Açılım sürecini yapan ben değilim. Sizsiniz. Ve gelinen noktada Sayın Erdoğan sağ elinde Hizbullah var senin bu seçime giderken. Sağ elinde Hizbullah, Gaffar Okan'ın katilleri var. Sol elinde PKK var. Abdullah Öcalan'la akraba olmuşsun. Abdullah Öcalan'ın kardeşine 'bizim Mehmet' diyorsun. Valilere talimat verdin, Oslo'ya gittin ve Habur rezaletini yaptın. Ama 31 Mart seçimlerine giderken, sizin, benim helal vergilerimizle ödediğimiz paralarla hayatını idame ettiren TRT'ye teröristi çıkarttın. Sen Cumhurbaşkanısın. Döndün, dedin ki 'Vallahi bilmiyordum kırmızı bültenle arandığını'. Ama daha başka şeyler de yaptın. Türk Ordusunu yerle bir ettin. FETÖ'ye teslim ettin. Ergenekonmuş, balyozmuş. Onların savcısı oldun. Milli orduyu, Türk Ordusunun içini boşalttın. En son GATA'yı kaldırdın. En son askeri okulları kaldırdın. Şimdi bütün bunlara baktığımız zaman Sayın Erdoğan en son konuşacak kişisin" diye konuştu.
'BİZ BİTKİ MİYİZ, HAYVAN MIYIZ'
Seçmenin velinimet olduğunu vurgulayan Akşener şöyle konuştu:
'Siyasetçi seçmen huzurunda hazır olda durmak zorundadır. Şuculuk, buculuk üzerinden birbirine düşürmeye alıştılar milleti. O işler bitti. Artık yemiyoruz. Konuşulması gereken gençler için, kadınlar için, hukuk, adalet, işsiz gençler için ne yapacaksınız. Konuşulması gereken budur. Projelerinizi, hizmet vizyonunuzu anlatır, seçmenin gönlünü kazanmak için gayret ederseniz. Seçmen karar verin siz de ona uyarsınız. Bir devlet öncelikle açını doyurmak, dışarda kalanını evin içinde muhafaza etmek zorundadır. Recep Bey çıktı dedi ki ben Aleviliğe saygı duyarım. Her türe saygı duyarım. Tür, tür. Yav arkadaş farklı inançta, farklı renklerde, anamız babamız farklı olabilir. Yahu insanız. İnsanı yaratan Allah. Allah'ın kuluyuz. Nasıl oluyor tür. Biz bitki miyiz, hayvan mıyız. Recep Beye göre neyiz, Tür. O yüzden diyoruz ki; bir oy Kemal'a, bir oy Meral'e.' Helal oylarınızla ben başbakan olacağım. Sizin iradeniz olmadan olmaz, pazarlıkla olmaz. Millet iradesine ihtiyacım var. Değerli kadınlar, hanımefendiler size ihtiyacımız var. Bu ülkede hiçbir erkeğe yapılmayan ne kadar iğrençlik varsa bana yapıldı. Dolayısıyla size de yapılıyor. Beraber, el ele vererek bu harami düzenle, bizi bu çirkinliğe, mahkum eden, her türlü tecavüze, tacize karşı bizi suçlayan düzeni yerle bir edeceğiz. Bunun için kadınlardan ekstra destek istiyorum. Bu iğrençlikleri bitirmezsem Allah benim canımı alsın. Bu derece kararlıyım."
'EMEKLİYE, İŞÇİYE YÜZDE 50 ZAM'
Seçim vaatleri hakkında da bilgiler veren Akşener şöyle devam etti:
"18-26 yaşındaki gençlerimize iş buluncaya kadar ve ev kadınlarımıza aylık 2500 lira sorgusuz, sualsiz şartsız maaş bağlayacağız. Hemen 100 bin öğretmeni sisteme dahil edeceğiz. Sonra arkasından 150 bin öğretmen daha gelecek. Bütün köy okullarını yeniden açacağız. Her köye 1 öğretmen, 1 veteriner 1 ziraat mühendisi tayin edeceğiz. Köylerde 50 yaşından küçük kimse yok. Gençlere diyeceğiz ki, 'Git babanın toprağında iş yap, üretim yap', buna karar verip köye yerleşen her gencin SSK ve Bağkur primlerini 5 yıl boyunca biz ödeyeceğiz. Çitçinin bütün borçlarını ödeyip yeniden yapılandıracağız. Esnafa benzeri düzenleme yapacağız. 3 harflilerin esnafı bıraktığı zor durumdan kurtaracağız. Mülakatı kaldıracağız. Bilek gücüne göre kim neyi alırsa yerine getireceğiz. Türkiye Şeker Kurumunu karacağız, bütün özelleştirmeleri yeniden gözden geçireceğiz ve bütün arızalarını gidereceğiz. Özelleştirilmiş fabrikalarda oluşan taşeron problemini çözeceğiz. Ben ocak ayında yüzde 55 emeklilere zam yapılması gerektiğin söyledim. Yapmadılar. Dün Mersin'de ve bugün Afyon'da söyledim, en az yüzde 50, 1 Temmuz'da emeklilerimize ve işçilerimize zam yapacağız. Kurban Bayramı geliyor. Kurban Bayramı’nda geçen yıl 5 bine keseceğiniz kurbanı bu yıl 15 bine keseceksiniz. Çoğunuz kesemeyecek. Bayram öncesine bütün emeklilerin hesabına 15 bin lira yatıracağız, derhal çekeceksiniz."
Akşener, hükümetin Suriye, Mısır gibi ülkelerle yürüttüğü yanlış dış politikalar sonucunda sayıları 8-10 milyonu bulan Suriyeli mülteci sorunu ile karşı karşıya kaldıklarını belirterek, en geç 2 yıl içerisinde hepsinin ülkelerine geri gönderileceğini de sözlerine ekledi.