06.05.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Ozan Ömer Kadüker
Seyahatin olmazsa olmazlarından biri de lezzet. Öyle ki eskiden gidilen şehrin doğasını, tarihini, kültürel değerlerini keşfedecek programlar yapılır, yemek arada geçiştirilirdi. Ancak son yıllarda, lezzetin peşinden gidenlerin sayısı arttı. Artık, yerel lezzetlerin merkeze alındığı gastronomi turları revaçta.
Tarih, doğa ve kültürel zenginliğe sahip Türkiye, lezzet arayanlar için de tam bir cennet. Mersin’in tantunisi, Edirne’nin ciğeri, Kayseri’nin mantısı, Kars’ın kaşarı, Malatya’nın kayısısı derken her şehrin onlarca meşhur ürünü var.
Bu ürünler şehrin tanıtımına ve ekonomisine de büyük katkı sağlıyor. Gezginler, kebap için Adana’ya, baklava için Gaziantep’e, mantı yemek için Kayseri’ye gidiyor. Ya da gittiği şehrin yerel ürünlerini almadan dönmüyorlar. Peki, hangi şehrin nesi ünlü, bunu nereden bileceğiz? İşte bu noktada Türk Patent ve Marka Kurumu’nun verdiği coğrafi işaret tescili devreye giriyor. Türkiye’de 337 ürün, coğrafi işarete sahip.
Tanıtım elçileri
Bir ürüne coğrafi işaret tescili almak isteyen belediyeler, valilikler, kaymakamlıklar ya da sivil toplum kuruluşları Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvuruda bulunuyor. Yapılan değerlendirmeler sonucunda koşulları sağlayan coğrafi ürünler tescil ediliyor. Bu ürünler de piyasada 3 ayrı renkteki amblemlerle satılıyor. Aydın İnciri gibi sadece o bölgede yetiştirilen bir ürünse bunlara menşei deniyor ve kırmızı logo veriliyor. Akçaabat Köftesi gibi belli bir bölgeye ait ancak başka şehirlerde de üretilen mahreç ürünler için yeşil, geleneksel ürünler için de turkuaz renkli amblem kullanılıyor.
Coğrafi işaretler ve geleneksel ürün adları, ürüne pazarlama gücü katıyor ve kırsal kalkınmaya aracılık ediyor. Öyle ki coğrafi İşaretlerle dünyada yıllık 200 milyar doların üzerinde bir katma değer oluşturuluyor.
Dünyada 10 bin ürün var
Türkiye’nin coğrafi işarete sahip ürün sayısının artırılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Son olarak 27 Nisan’da Metro Türkiye’nin ev sahipliğinde Türk Patent ve Marka Kurumu ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği desteğiyle İstanbul Coğrafi İşaret Zirvesi gerçekleştirildi. Zirvede konuşan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Dr. Veysel Yayan, 337 ürünün coğrafi işaretli olarak tescillendiğini, 422 ürünün ise tescil alma aşamasında olduğunu kaydetti. Metro Global Yürütme Kurulu Üyesi Kubilay Özerkan’ın verdiği bilgiye göre ise dünyada 10 bin coğrafi işaret tescilli ürün bulunuyor; Türkiye’nin potansiyeli ise 2 bin 500.
Coğrafi işaretli ürünler arasında, Soğanlı Bez Bebekleri, Eskişehir Lüle Taşı gibi el işi ürünler bulunsa da genelini gıda oluşturuyor. Seyahatseverleri yollara düşürecek kadar ünlü olan, Türkiye’nin coğrafi işaretli ürünlerinden bazılarını sizler için derledik:
Adana Kebabı: Diğer kebaplardan en büyük farkı kullanılan etin, doğal ortamda ve kendine has bir floraya sahip, bölge yaylarından yetiştirilmiş koyunlardan elde edilmiş olması. Ayrıca et, zırh diye tabir edilen iki elle kullanılan keskin bıçakla kıyılıyor. Belirtilen ürünlerin dışında hiçbir madde konulmaması ve pişirirken vantilatör kullanılmaması da Adana kebabını benzersiz kılıyor.
Antep Baklavası: Yapımında ağustos ayının ilk haftasında daha yeni olgunlaşan ve halk arasında firik ve yaz boz-iç diye tabir dilen, 1 kilosunda 110-170 gram fıstık içi veren, aroması yoğun fıstık kullanılıyor. Keçi sütünden elde edilmiş yüzde 99.9 yağ barındıracak saf tereyağı ve sütün içine irmik katılarak elde edilen kaymak ile sert buğdaydan elde edilen undan yapılıyor.
Mersin Tantunisi: Dana etinin yağlı kaburga kısmı ile pamuk yağının kullanıldığı tantuni, özel bir metotla hazırlanıyor. Servisinde salataya sos olarak limon veya turunç suyu kullanıyor.
Şanlıurfa Çiğköftesi: Yağsız et, isot, salça, soğan, sarımsak, baharat ve yeşilliklerle yapılıyor. Az suyla yoğrulması daha makbul. Şanlıurfa’nın Yumurtalı Çiğköfte olarak tescillenmiş çiğköfte çeşidi de bulunuyor.
Benzersiz tatlar
Antakya Künefesi: Peynir, tel kadayıf, tereyağı ve şerbetten yapılıyor. Antakya’da yetiştirilen ineklerin sütünden özel yöntemlerle üretilen Antakya tuzsuz peynirinin özel tat kattığı künefe, özel bir teknikle pişiriliyor.
İzmir Kumrusu: İzmir kumru ekmeğinin içerisine tulum peyniri, domates, biber konularak hazırlanıyor. Soğuk servis edilenin yanı sıra kömürde pişirilmiş sucuk, salam, kaşar peyniri ve domatesle sıcak servis edilen çeşidi de var. Diğer ekmeklerden farklı olarak nohut mayasıyla yapılan ekmeği kumruya benziyor.
Maraş Dondurması: Kahramanmaraş’ın hatta Türkiye’nin sembolü haline gelen Maraş Dondurması, keçi sütünden yapılıyor. Kendine özgü lezzeti, elastik yapısı ve erimeye karşı dayanıklı olmasıyla fark yaratıyor.
Edirne Tava Ciğeri: Edirne’de yetiştirilmiş, en az 1 yaşındaki danadan elde edilen ciğerden yapılıyor. Ciğerin ince doğranması nedeniyle yaprak ciğeri olarak da biliniyor. Ciğerler, buğday ununa bulanıp ayçiçeği yağında kızartılıp yerel adı karaacı olan kızartılmış kırmızı biberle servis ediliyor.
Salihli Kirazı: Olgunlaşması diğer kiraz çeşitlerine göre daha geç olan Salihli Kirazı, uzun ve ince bir sapa sahip. Kalp şeklinde, parlak koyu kırmızı, sert, tatlı, sulu ve çatlamaya dayanıklı bu özel kiraz için her yıl Manisa’da festivaller düzenleniyor.