02.09.2021 - 10:29 | Son Güncellenme:
Kaan ULU/ANKARA (DHA)
Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, salgının başından bu yana Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi olarak Türkiye'deki birçok merkezle beraber hem hastalığın seyri hem de aşıyla ilgili birçok çalışmayı yaptıklarını söyledi.
'DİREKT ANTİVRAL BİR İLAÇ'
1 Eylül itibarıyla ABD'de koronavirüse karşı geliştirilen bir ilacın Faz-3 çalışmalarına başladıklarını belirten Prof. Dr. Balık, şunları söyledi:
"Dünya'daki birçok merkezle birlikte Türkiye'den de 3 merkezden bir tanesi olarak yine bugün de (dün) bir ilaç çalışması başlattık. Bu ilaç direkt virüsü öldüren, özellikle hastalığı ağır seyretme potansiyeli fazla risk grubundaki hastalara verildiğinde, yoğun bakıma gitme ve ölüm riskini azaltma özelliğine sahip. Direkt antiviral bir ilaç. Faz-1 ve Faz-2 çalışmaları ABD'de yapıldı. Orada çok etkili görüldüğü için biz de teklif edilmesi üzerine Faz-3 çalışmalarını yapmayı kabul ettik."
'FAZ-3 ÇALIŞMASI ÇOK KISA SÜRECEK'
Faz-3 çalışmalarının son derece önemli olduğunu vurgulayan Balık, şu ifadeleri kullandı:
"Bu ilaçta Covid-19'a karşı geliştirilen en iyilerden bir tanesi olarak görülüyor. Faz-3 çalışmasında olduğu için bu ilacın şu an piyasa ismi konmadı. Faz-3 çalışmasından sonra ilacın ruhsatı alınıp ismi belli olur. Bu ilaç, virüsü direkt öldüren, enfeksiyonun hayati organlarda ağır enfeksiyon yapmasını engelleme özelliğine sahip. Bugüne kadar koronavirüsü direkt öldüren bir ilaç, ne yazık ki bulunamadı. İki ilaç halihazırda kullanılan ilaçlar fakat bunlar da başka hastalıklar için geliştirilmişlerdi. Ama bu ilaç, direkt Covid-19'un etkeni olan Sars-Cov-2'ye dönük geliştirilmiş, direkt onu hedefleyen ve öldüren bir ilaç. Dolayısıyla etkinliğinin diğerlerine göre, daha fazla olacağı bariz görülen bir ilaç. Faz-3 çalışması çok kısa sürecek" diye konuştu.
'AÇIKÇASI BU BİZİ ŞAŞIRTTI'
Faz-3 çalışmalarında gönüllü bulmakta zorlandıklarını belirten Prof. Dr. İsmail Balık, "Bu ilacı ilk aşamada özellikle hiç aşı olmamış ve hastalanma riski yüksek olan kişilerde kullanacağız. Ama ilginç bir şeyle karşılaştık. Sabahtan beri buraya gelerek testi pozitif çıkan birçok hastaya teklif etmemize rağmen gönüllü olma konusunda isteksiz olduklarını gördük. Açıkçası bu bizi şaşırttı" ifadesini kullandı.