Gündemİntihar değil 'örtülü cinayet'

İntihar değil 'örtülü cinayet'

05.03.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

Prof. Yakın Ertürk'ün kaleme aldığı raporda, örtülü cinayetlere örnek olarak Elife Atlıhan gösterildi. Genç kızın "Kendisini asacak ipi annesinin, üzerine çıkacağı sandalyeyi de ağabeyinin temin ettiği" öne sürüldü

İntihar değil örtülü cinayet

ODTÜ Sosyoloji Bölümü öğretim görevlisi olan ve 2003'ten bu yana BM Raportörlüğü görevini yürüten Ertürk'ün, Batman, Şanlıurfa ve Van'da yaptığı incelemeler ışığında hazırladığı Türkiye raporu, 20 Mart'ta yapılacak BM İnsan Hakları Konseyi toplantısında ilk kez açıklanacak. Raporda, Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve intiharlar konusunda şu bulgulara yer verildi: Batman ve diğer Doğu-Güneydoğu Anadolu illerindeki kadın intiharlarını araştıran BM raporunda, intiharların bir kısmının "örtülü cinayet" olduğu iddia edildi. BM İnsan Hakları Konseyi Kadına Yönelik Şiddet Özel Raportörü Prof. Yakın Ertürk'ün kaleme aldığı raporda, örtülü cinayetlere örnek olarak Elife Atlıhan gösterildi. Atlıhan'ın, "Kendini asacak ipi annesinin, üzerine çıkacağı sandalyeyi de ağabeyinin temin ettiği" öne sürüldü. Doğu ve Güneydoğu'da töre adı altında geleneksel bir yasaya dönüşen namus kurallarına uyulmaması leke kabul ediliyor. Lekenin öldürmek pahasına temizlenmesi gerekiyor.Bölgede gözlenen intihar vakaları namus-töre anlayışından doğan şiddetle yakından ilgili. Kayıtlı intihar vakalarının bazılarının aslında "örtülü cinayet" olarak kabul edilmesi için yeterli neden var. Diğer vakalarda da aile bireyleri kurbanı intihar etmeye kışkırtmıştır. Üst düzey adalet ve güvenlik yetkilileri de, bu görüşü paylaşmakta ve cinayet olduğunu düşündükleri şüpheli intihar ya da kaza sonucu ölüm vakalarından bahsetmektedir. Töreye uymamak leke Suç unsuru görülmeyen intiharlarda, aile ve toplumun sorumluluğu bulunmakta. Kadın, ataerkil baskı ve zorla evlilik, aile içi şiddet, ensest gibi ağır insan hakları ihlalleri nedeniyle intihar kararı almakta. Devlet koruması sağlanmazsa intihar bu kadınlar için şiddet ve baskıdan kaçmanın tek yolu olmaya devam edecek. Ertürk raporunda şüpheli intihar vakalarına ilişkin şu örneklere yer verdi: İP ANNEDEN: Kuzeninin tecavüzü sonucu hamile kalan Elife Atlıhan'a, annesi ip vererek namusunu temizlemesini istedi, ağabeyi de üzerine çıkacağı sandalyeyi temin etti. Anne ve ağabey ömür boyu hapse mahkûm oldu.İNTİHARDAN ÖNCE DAYAK: Başlık parası için zorla evlendirilen Sevgül, kendini asarak hayatına son verdi. Adli tıp, intihardan önce kocası tarafından dövüldüğünü belirledi. Kocası 5 yıl hapis cezası aldı.EL TUTUŞMAKTAN İNTİHARA: Siverek'te erkek arkadaşıyla el ele görülen genç kız, önce uyku hapıyla kendisini öldürmek istedi. Ailenin, "berdel" (gelinleri değişme) kararına da karşı çıkan kız, el bombasıyla hayatına son verdi.FARE ZEHRİNİ DENEDİ: 8'inci çocuğuna hamile kalan dini nikâhlı eş Şükran, kocanın zina suçlaması ve kayınbiraderlerinin ölüm tehditleri nedeniyle fare zehriyle kendini öldürmek istedi. Baskıdan kaçmanın tek yolu Ertürk, hükümetten beklentileri de raporda şöyle sıraladı: Kadınların şiddetten kaçabilecekleri sığınma evleri yok. Nüfusu 50 binden fazla olan belediyelere sığınma evi zorunluluğu getiren yasa uygulanmıyor. Otopsiler yerel makamlarca değil uzmanlaşmış adli tıp kurumlarınca yapılmalı. İntiharda başkasının müdahalesinin olup olmadığı "psikolojik otopsi" yöntemiyle tespit edilmeli.Anayasa'nın 10. maddesi değiştirilerek kadınlara pozitif ayrımcılık getirilmeli.Tüm kız çocukları temel eğitim almalı. TBMM'de Cinsiyet Eşitliği Komisyonu kurulmalı.Siyasi partiler kadın kotaları koymalı. Sığınma evi şart Raporda, Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve intiharlar konusunda şu istatistiklere yer veriliyor: YÜZDE 68'İ ŞİDDET GÖRÜYOR: Türkiye'de kadınların yüzde 88.2'si aile içi şiddet ortamında yaşıyor ve yüzde 68'ini kocası dövüyor. Gecekonduda yaşayan kadınların yüzde 97'si eşlerinin saldırısına uğrarken, orta ve üst sınıf ailelerdeki kadınların yüzde 23'ü aile içi şiddetle karşı karşıya.KOCAYA İTİRAZ DAYAK SEBEBİ: Kadınların yüzde 39.2'si yemek yakma, çok para harcama, kocaya itiraz ve cinsel ilişki istememe gibi gerekçelerden en az bir tanesinin dayağa mazeret olarak gösterildiğini kabul etti. Bu oran Güneydoğu'da yüzde 50'ye ulaşıyor. BATMAN'IN FARKI: Dünyada 100 bin kişide 16 olan intihar oranı, Türkiye'de 3.83. Batman'daki intiharlar Türkiye ortalamasının altında olmasına rağmen (yüzde 3.5) burada kadınların daha fazla intihar etmesi kaygı uyandırıyor. Kadın-erkek intihar oranları dünyada 1'e 3.5, Türkiye'de ise 1'e 1.5 iken, Batman'da bu oran 1 kadına karşı 0.97 erkek.ÜÇTE BİRİ NAMUS İÇİN: 2000-2006 arasındaki 1190 töre cinayetinin üçte biri namus gerekçesiyle işlendi. Cinayetler büyük şehirlerde işlenmesine rağmen sanıkların ve kurbanların yüzde 50'sinin doğum yeri doğu illeri. Zina yapan kadının öldürülmesi gerektiğine inananların oranı yüzde 37.4. ÇARŞI BİLE YASAK: Batman'da intihar eden 31 kadının yüzde 84'ünün parka, sinemaya ya da herhangi bir sosyal aktiviteye büyüğünden izinsiz gidemediği, yüzde 28'inin tek başına çarşıya bile çıkamadığı belirlendi. Yanan yemek için bile dayak!