26.03.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Gürkan Akgüneş-İstanbul
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’ndan yardım isteyen kadınların yaşadıklarının paylaşıldığı rapor, kadınların nasıl bir şiddetle yüz yüze kaldığını ortaya koyuyor; “Başına silah dayama, bıçakla yaralama, boğarak öldürmeye çalışma, hamileyken karnına vurma, ağzından hortum sokma, yakma...” Rapora göre şiddet, araya girmeye çalışan çocuğa da yöneliyor. Babasının darp ettiği çocukların anlatımları var raporda. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’nın 2017 yılında kendilerine başvuran kadınlara ilişkin raporu, kadına yönelik şiddetin korkunç boyutlarını gözler önüne seriyor. Raporda yer alan bilgiler ve anlatımlar çocukların da bu şiddete çeşitli şekillerde maruz kaldığını ve küçücük yaşlarda büyük travmalar yaşadıklarını ortaya koyuyor.
Bu bir işkence
Rapora göre Mor Çatı’dan son 2 yılda 41 kişi yararlandı. Bunların 3’ü bebek olmak üzere 23’ü çocuktu. Sığınakta kalan ve vakıftan yardım isteyen kadınların yaşadıkları şiddet türleri ise şöyleydi: “Başına silah dayama, bıçakla yaralama, boğarak öldürmeye çalışma, vurma, başına cisimle vurma, hamileyken karnını hedef alarak vurma, ağzından hortum sokma, yakma...”
Bu fiziksel şiddet biçimleri sonucunda kadınlar ciddi sağlık sorunları ile karşı karşıya kaldıklarını paylaştılar. Parmakları ezme, bedende sigara söndürme, sarsma, ittirme, ittirerek sert bir şekilde düşürme, bıçağın ucunu yakarak kesmekle tehdit etme erkeklerin uyguladığı fiziksel şiddetin diğer örneklerindendi. Oğlan çocuk isteyen erkeğin, gebelikte kız çocuk olduğunu anladığında, kadına hamileyken dayak attığı, bazı gebeliklerin dayak sonucu ağır risklerle sonlandığı görüldü. Kadınlar bazı durumlarda şiddetten korunmak için çocuğun cinsiyetini paylaşamadıklarını aktardılar. Erkeklerin kız bebek gebeliklerinde şiddet ile gebeliği kendilerinin sonlandırmaya çalıştığı belirlendi.”
Tüyler ürpertici
Rapordan: “2017’de cinsel şiddete maruz kaldığına dair bilgi veren 172 kadın ve çocuk olmuştur. Bu cinsel şiddet biçimlerinden en çok karşılaşılanı ise tecavüz (53 kişi) olmuştur. Cinsel şiddete maruz kalanların 24’ü çocuktu. Babası, eniştesi, başka akrabaları, arkadaşları, partneri gibi tanıdığı kişilerden cinsel şiddet gören çocuklardan 9’u tecavüze maruz kalmıştır. 8 çocuk ise taciz görmüştür.”
Hiç acımadan vurup kırdılar
Raporda, “Çocuklar şiddete tanık olduklarında ya saklanıyorlar ya da annelerini korumaya çalışıyorlar. Bu sırada da şiddete uğrayabiliyorlar” denildi. Çocuklar ve ergenlerle yapılan görüşmelerdeki tespitler şöyle:
- 14 yaşında bir erkek çocuğu annesini, babasından korumaya çalışırken babası tarafından dövüldü.
- 13 yaşındaki kız, babasının demir çubukla dayak attığını aktardı.
- Ergenlik dönemindeki 2 kız çocuğu, annelerine şiddet uygulayan babalarının anneleriyle tekrar bir araya gelmek için kendilerine baskı yaptığını paylaştı.
- Babasından şiddet gören 13 yaşındaki bir erkek çocuğu, annesiyle sığınağa geldi. Çocuğun her gün babasının eve gelişini korkuyla beklediği anlaşıldı. Babasının uyguladığı psikolojik şiddetin çocuğun yediği çikolatayı kıskanmaya vardığı aktarıldı.
- 12 yaşındaki kız çocuğu, eve ne zaman uğrayacağı belli olmayan babasından dayak yediğini, evde sürekli korkuyla beklediğini paylaştı.
- 6 ve 8 yaşlarında iki oğlan çocuğunun annelerinin imam nikahlı eşi tarafından fiziksel şiddet, aç bırakılma, gece uyandırılma, okula gönderilmeme gibi şiddet biçimlerine maruz kaldığı aktarıldı.
- 17 yaşında bir kız çocuğu, annesini fiziksel şiddetten uzaklaştırmaya çalıştığı için babası tarafından öldürülmekle tehdit edildi. Şehir değiştirmek zorunda kaldı.
- 7 yaşındaki bir oğlan çocuğu babası ile kaldığı sürelerde parmaklarının kesilmesi suretiyle fiziksel şiddet gördü.
Eşi eve kilitledi Adana Seyhan’da Cafer Özveren (24) kıskandığı gerekçesiyle eşi Gözde Özveren’i (22) eve kilitleyip gitti. Saatlerce evde kilitli kalan genç kadın, polisi aradı. Eve gelen polisler, penceredeki demir şebekeyi kırdı. Özveren açılan boşluktan dışarı çıkarak kurtuldu. DHA |