16.07.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
Önder Yılmaz - FETÖ’nün hain darbe girişimi sırasında Başbakanlık Müsteşarı olan ve Çankaya Köşkü’nde “kriz masasına” başkanlık eden, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay, o gece yaşananları, aldığı kritik kararları Milliyet’e anlattı. O dönemde Başbakanlık Müsteşarlığı’na yeni getirildiğini anımsatan Oktay, uçakların alçak uçuşuyla bir hareketlenme olduğunu gördüklerini, kendilerine ilk etapta “tatbikat olduğu” bilgisi verildiğini söyledi.
Hareketliliğin devam etmesi üzerine Başbakanlık’taki kriz merkezini Çankaya Köşkü’ne taşıdıklarını, kurumları alarma geçirdiklerini kaydeden Oktay, bazı bakanların da Çankaya’ya geldiğini, durumu yönetmeye çalıştıklarını ifade etti.
‘ÖLMEK UMRUMUZDA DEĞİLDİ’
O gece ilk emrinin ise çok iyi eğitimli ve ağır silahlarla donatılı olan komandoların bulunduğu Muhafız Alayı’nın kapatılması olduğunu aktaran Oktay, “Şahsen ilk talimatım Muhafız Alayı’nın kapatılması ve ‘vur’ emriydi. Oraya kimse girmeyecek ve çıkmayacaktı. Öleceksek de birlikte ölecektik. O kadar kararlıyız ki, umurumuzda bile değil” diye konuştu. TRT, TÜRKSAT, Özel Kuvvetler, Emniyet binalarının darbecilerle teslim alınmaması için mücadele verdiklerini anlatan Oktay, “Oraları teslim alırlarsa tamamen psikolojik üstünlüğe sahip olacaklardı. Güçlü bir mücadele sergiledik” dedi.
Oktay, “72 saat gözümüzü kırpmadan çalıştık. Aradan yedi yıl geçti ama o gece yedi yıldan daha uzun bir geceydi. Verdiğimiz kararlı mücadeleyle, devlet ve millet olarak hep birlikte ortak iradeyle tek yürek olarak aydınlık sabahlara ulaştık” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın canı pahasını bütün sorumluluğu olarak milleti etrafından toparladığını, Marmaris’ten maceralı yolculukla İstanbul’a gelerek halkıyla içiçe olduğunu anlatan Oktay, “Cumhurbaşkanımızın havalanında milletiyle buluşması, köprüdeki çatışmalar, birinci ordu komutanı Ümit Dündar’ın net bir açıklama yapması, Genelkurmay Başkanı olan Hulusi Akar’ın hiyerarşik mekanizmanın içinde olmaması o gecenin kırılma noktalarıydı” dedi.
Vatandaşların tarlalarını yakarak uçakların kalkmasını engellemek için her türlü mücadeleyi verdiklerine şahit olduklarını anımsatan Oktay, şöyle devam etti:
“Herkes aynı ruhla hareket ediyor. Zerre kadar ölüm korkusu yok. Sonradan gördük ki, 81 ilde aynı ruh vardı. Bir ilahi irade Çanakkale ruhunu yeniden herekete geçirmiş ve o gece herkes dimdik darbecilere karşı durmuştu. Yaşananlar sadece bir darbeye direnme değil, o gece Türkiye’nin işgal girişimine karşı ‘dur’ denildi. Dört bir etrafı çatışma ve sorunlarla çevrili coğrafyada Türkiye’nin güvenli liman olmaktan çakırılması ve çatışmanın Türkiye’nin içine taşınmasıyla ilgili bir girişimdir. Bu yabancı istihbarat örgütlerinin, dış mihrakların içerideki piyonlarını kullanmasıdır. Yoksa bu FETÖ’nün iki üç çapulcunun kendi güçleriyle yapacağı şey değil. Onlar bir maşa.”
‘MİLLET DUR DEDİ’
Oktay, son seçimler öncesinde, güya darbe mağdurlarının kamuya yeniden dönmelerinin sağlanacağına ilişkin açıklamalar yapıldığını da anımsatırken, “sadece siyasi ikballeri uğruna, bunların tamamını geri devletin içine yerleştirme girişimi oldu seçim öncesinde. İşte millet son seçimde buna ‘dur’ dedi ve geçit vermedi. Terör örgütlerinden medet umanlara, iş tutanlara millet ‘ben müsaade etmem’ dedi. Ümit ediyorum onlar da bu mesajı almışlardır” ifadelerini kullandı.
Oktay 15 Temmuz ve sonrasında yürütülen mücadelenin bitmediğine vurgu yaparak “Bundan sonra da artarak devam edecektir. Amasız, fakatsız senin benim teröristim diye bir şey olmadan terörle ve teröristlerle mücadele konusunda kararlılığımız ve diğer devletlerle işbirliği gayretimiz sürecektir. NATO’da yaşanan gelişmeler buna bir örnek teşkil etmektedir. Duruşumuzu netleştirmiştir. Gelecek bizim için daha güzel olacak. Güçlenerek gelişen bir Türkiye’yi hep birlikte göreceğiz” dedi.
Oktay, 15 Temmuz hain darbe girişimine benzer bir girişim veya tehlikenin devam edip etmediği konusunda ise “Böyle bir tehlikenin fiziki olarak değil ama siyaseten risk olduğunu gördük seçimlerde. Dolayısıyla millet buna da ‘dur” demiştir” ifadelerini kullandı.