01.04.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
HABER MERKEZİ
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), 15 Temmuz 2016 darbe girişimi ve öncesinde 17-25 Aralık 2013’te hükümeti devirmeye yönelik kumpas dosyalarına ilişkin bir çok soruşturmaya imza atan Yargıtay üyesi Ömer Faruk Aydıner’e yönelik sistematik suçlamalarını sürdürüyor. Çatalca Cumhuriyet Başsavcılığı, Bakırköy Başsavcı Vekilliği, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı görevlerinde bulunan Aydıner, Şubat 2019’da İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Yargıtay’a üye olarak atanmıştı.
Darbe girişiminde ilk gözaltı kararını yazan Cumhuriyet Savcısı olan Aydıner, İzmir’de “FETÖ Borsası” diye anılan soruşturmalar başta olmak üzere pek çok başarılı operasyona imza attı. Aydıner’in ismi İzmir’e atanmadan önce FETÖ ile mücadelede Bakırköy Cumhuriyet Başsavcıvekili olduğu dönemde de sıkça kamuoyuna yansıdı. Aydıner, terör örgütleri PKK, DHCKP-C, DAEŞ, FETÖ ve benzeri terör örgütlerinin en önemli soruşturmalarına imza atan isimlerden biri oldu. Aydıner, 25 Aralık soruşturması savcısı Muammer Akkaş ve soruşturma kapsamında dinleme kararlarını veren hakimler Süleyman Karaçöl ve Menekşe Uyar hakkında Ağustos 2016’da iddianame hazırlayan isimdi. Aydıner tarafından hazırlanan bir diğer iddianame ise İstanbul Askeri Casusluk davasında sanıklar lehine olan TÜBİTAK raporunu dosyaya koymadığı iddia edilen savcı Fikret Seçen ve yargılamanın yapıldığı mahkemenin başkanı Metin Özçelik ile üye hakimler Mehmet Ekinci ile Birol Bilen hakkındaydı. Selam Tevhid soruşturmasında kumpas kurdukları iddia edilen dönemin özel yetkili savcıları Cihan Kansız, Adnan Çimen, Celal Kara ve Mehmet Berk’in de aralarında bulunduğu 54 hakim ve savcı hakkında 10 ayrı suçtan iddianame hazırlayan yine Aydıner oldu. Yurt dışına kaçan savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara hakkında kırmızı bülten çıkarılması için başvuruyu da Aydıner yapmıştı.
FETÖ ile mücadelenin kamuoyu önündeki önemli ismi Aydıner, Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) Genel Kurulu tarafından Şubat 2019’da İzmir Başsavcılığı’ndan Yargıtay üyeliğine atandı.
Aydıner, Mart 2020’de 2015 yılında kurulan ve yine FETÖ ile mücadelede yol gösterici yaklaşık 10 bin üyeli Yargıda Birlik Derneği’nin yeni dönem başkanı oldu.
Sistematik suçlamalar
Aydıner, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na Aralık 2019’da verilen bir şikayet dilekçesiyle “suç işlemek için örgüt kurma”, “irtikap”, “görevi kötüye kullanma”, “tehdit”, “hakaret”, “tefecilik”, “cebir şiddetle hürriyetinden yoksun kılma”, “suçu bildirmeme”, “nitelikli dolandırıcılık”, “gasp (yağma)” suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı.
Bu suçlamanın hemen akabinde 6 Aralık 2019 tarihinde adam öldürme suçu haricinde neredeyse tüm ağır cezalık suçların yazıldığı, dilekçe ve iddialar FETÖ’nün yönlendirdiği iddia edilen yayın organları ve yüzlerce twitter adresinden ifşa edilmeye çalışıldı.
Linç taktiği sürdü
İftiralarla dolu ve itibar suikastına yönelik suçlamalar hakkında Yargıtay Başkanlığı tarafından işlem yapılmasına yer olmadığına karar verildi. Ancak Yargıtay Başkanlığı’nın iddiaya konu suçlamaların “asılsız” ve “yalan” olduğu kesin kararına rağmen “Yargıtay üyesi hakkında kerhen açılan çete kurmak suçlaması rafa kaldırıldı”, “15 Temmuz kahramanlığından çete kurmaya ve dolandırıcılığa uzanan yol” gibi haberler devam etti.
Aydıner’e yönelik suçlamaların dayanak olduğu iddia ise bir daire alım satımına ilişkindi. Bu satıştan ötürü mağdur olduğunu ifade eden Aydıner, dairenin parası kendisine bir yıl sonra ödenmesine rağmen “alacağım kalmadı” şeklinde belge verdi ancak suçlamalar hız kesmedi. Milliyet’e konuya ilişkin bilgi veren Aydıner, söz konusu iddiayı ortaya atanların şirket hisse devri sırasında 2019’da çıkan itilaflar sonucu İzmir ve Marmaris’te icra takipleri ve hukuk davaları açtığını ve yine FETÖ kanallarını kullanıp tarihleri bu davayla çakışan haberler yaptırıp, aleyhlerine verilebilecek bir kararın önüne geçmeye çalıştığını söyledi. Aydıner, son haberlerin de 18 Şubat’ta dosyaya sunulduğunu belirtti.
‘Amansız mücadele verdim’
Bu iftiraları atan kişilerden yargı önünde hesap sorulacağını vurgulayan Aydıner, “15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ terör örgütü tarafından yapılan darbe girişiminde gözaltı kararını yazan ilk Cumhuriyet Savcısı olarak FETÖ terör örgütüne karşı en amansız mücadeleyi verdim. Yapılan haberlerde; FETÖ terör örgütüne karşı yapmış olduğum mücadele özellikle 15 Temmuz 2016 tarihinde darbeci FETÖ teröristlerinin yakalanması için yazdığım gözaltı talimatı, FETÖ’cü teröristler hakkında yaptığım soruşturmalar alaycı bir dille küçültülmüş, 15 Temmuz darbesi kurgu olarak nitelendirilmiştir” dedi.