27.10.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
EDA ÇELİK Ankara
Devlet Opera ve Balesi, dev eser ‘Troya’nın ardından, bu yıl da 12 bin yıllık, gizemli ‘Göbeklitepe’yi sahneye taşıyor. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü dünyaca ünlü Türk tenor Murat Karahan, “Klasik operaları icra ederken, başka bir mantalitede yeni bir Türk operası oluşturma çabamız var. Anadolu’da çok zengin bir melodik kaynak var ve bizim bunu yeterince değerlendiremediğimizi düşünüyorum. Göbeklitepe ile beraber dünya tarihinin bütün ayarları alt üst oldu. Bu zengin kaynaktan yola çıkarak yeni bir bakış açısıyla eserler oluşturmaya çalışıyoruz. Göbeklitepe için Can Atilla ile beraber bir sahne kantatı yazıyoruz. Hologram teknolojisi ile Göbeklitepe’yi sahneye getirmeyi planlıyoruz. O da gerçekten çok ilgi uyandıracak” dedi.
2019-2020 opera sezonunu ‘Leyla Gencer Belgeseli’ ve anma konseri ile açtıklarını söyleyen Karahan, “Dünyada herhangi bir operanın web sitesini açın, neredeyse bizim programımızın aynısıyla karşılaşırsınız. Bu sene Ankara’da ‘Aida’, ‘Turandot’, Verismo’nun (İtalyan gerçekçiliği) en muhteşem örneklerinden ‘Cavalleria Rusticana Pagliacci’ ve Sevil Berberi var. ‘Ayşe Opereti’miz devam ediyor, ‘Damdaki Kemancı’ var. Balede uzun yıllardan sonra ilk kez ‘Romeo ve Juliet’ sahnede” diye konuştu.
Karahan, Çaykovski’nin ‘Kuğu Gölü Balesi’ni 29 Nisan Dünya Dans Günü’nde Ankara’da bir spor salonunda 10 bin kişiye sunmayı planladıklarını anlattı.
‘La Traviata’ canlı yayınlanacak
12 Eylül’de ilk kez ‘Aida Operası’nın TRT-2’de canlı yayınlanmasına ilişkin de Karahan, “Aslında Türk opera tarihinde ve televizyonculuk tarihinde bir ilk ve riskti ama inanılmaz pozitif geri dönüşler aldık. Trabzon’dan Van’a, Edirne’ye, Çorum’a, Gaziantep’e kadar Türkiye’nin birçok iline ulaşabildik. TRT-2 kanalı, kültür sanatımızı tanıtmada çok değerli bir ortak oldu. Bu sene İzmir Efes Festivali’nde oynadığımız Verdi’nin ‘La Traviata’sını ocaktan sonra yine bir canlı yayınla izleyicilerin karşısına çıkarmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.