GündemFırat Çakıroğlu davasında eski rektör ve eski dekana 20'şer bin lira ceza

Fırat Çakıroğlu davasında eski rektör ve eski dekana 20'şer bin lira ceza

14.02.2022 - 14:59 | Son Güncellenme:

İzmir'de, Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi sorumlusu Tarih bölümü öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun (24) kavgada bıçaklanıp öldürülmesiyle ilgili davada, olayda kusuru bulunduğu gerekçesiyle tutuksuz yargılanan eski rektör Candeğer Yılmaz ve edebiyat fakültesinin eski dekanı Ersin Doğer, 10’ar ay hapis cezasına çarptırıldı. Sanıkların bu cezaları, önce iyi hal indirimiyle 8’er ay 10’ar gün hapse, ardından 20'şer bin lira cezaya çevrildi. Eski rektör yardımcısı Atilla Silkü ve eski genel sekreteri Mehmet Bülent Özkan ise beraat etti.

Fırat Çakıroğlu davasında eski rektör ve eski dekana 20şer bin lira ceza

Ege Üniversitesi'nde, 2015 Şubat'ta ülkücü öğrencilerle savcılık iddianamesinde 'PKK/KCK gençlik örgütlenmesi YDG-H Yurtsever (Devrimci Gençlik-Hareketi) üyeleri' diye söz edilen diğer öğrenci grubu arasında kavga çıktı. Kavgada bıçaklanan Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi sorumlusu Edebiyat Fakültesi Tarih bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu, yaşamını yitirdi. Olayla ilgili yürütülen yargılama sürecinde sanık Nurullah Semo, 'kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, 'terör örgütü üyeliği' suçundan da 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Karar, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozularak 'devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozmak' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çevrildi. Çakıroğlu'nun öldürülmesiyle ilgili olayda kusuru bulunduğu gerekçesiyle üniversitenin eski rektörü Candeğer Yılmaz, eski rektör yardımcısı Atilla Silkü, eski genel sekreter Mehmet Bülent Özkan, edebiyat fakültesinin eski dekanı Ersin Doğer hakkında da İzmir 41'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Geçen yıl 20 Aralık'ta görülen duruşmada mütalaasını veren savcı, sanıkların 'görevi kötüye kullanma' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar ayrı ayrı cezalandırılmalarını istedi.

Haberin Devamı

YILMAZ YAZILI SAVUNMA VERDİ

Tutuksuz sanıkların yargılanmasına bugün İzmir 41'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya Çakıroğlu'nun babası Fuat Mahir Çakıroğlu ve taraf avukatları katıldı. Geçen 31 Ocak'taki duruşmada savunma yaparken, Çakıroğlu'nun babası tepki gösterince kendini iyi hissetmediğini söyleyip savunmayı yarıda bırakan Candeğer Yılmaz'ın, savunmasını yazılı olarak mahkemeye sunduğu belirtildi. Duruşmada söz verilen Çakıroğlu'nun avukatlarından Muhammed Emre Tayyar, mütalaanın uygulanmasını talep etti. Savcı da mütalaasını tekrarladı.

ÇAKIROĞLU'NUN BABASI SALONDAN ÇIKTI

Söz alan Yılmaz'ın avukatı Güngör Tosunoğlu, "Geçen duruşmada karşı taraftan yapılan sataşma nedeniyle müvekkilim savunma yapamamıştı. Tekrar aynı şeyin yaşanmaması için savunmalar yapılırken karşı tarafların dışarıya alınması önerisinde bulunduk ama kabul görmedi. Bu nedenle müvekkilim yazılı savunma verdi. Bu olayda görevi kötüye kullanan kimse yoktur. Hiç kimse böyle bir olayın yaşanmasını istemez. Olay, 'geliyorum' demiş. 150 kişilik grup fakülteye girmeden önce durum Bornova İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bildirilmiş ama polisler geç gelmiş" ifadelerini kullandı. Diğer sanık avukatları da müvekkillerinin beraatini istedi. Öte yandan Fuat Mahir Çakıroğlu, karşı taraf avukatları savunma yaparken söz istedi. Söz verilmemesi üzerine Çakıroğlu, "Dayanamıyorum ve çıkmak istiyorum" diyerek salondan ayrıldı.

Haberin Devamı

İKİ SANIK BERAAT ETTİ

Konuşmaların ardından karar açıklandı. Hakim, Candeğer Yılmaz ve Ersin Doğer'e, önce görevi ihmal suçundan 10'ar ay hapis cezası verdi, ardından duruşmadaki iyi hallerinden dolayı cezaları 8’er ay 10’ar gün hapse indirdi. Sanıklara verilen hapis cezası, 250'şer gün adli para cezasına çevrilip, 20'şer bin lira ceza verildi. Sanıkların 8 ay 10 gün süreyle kamu görevi hak ve yetkisi kullanmasına da yasak getirildi. Diğer tutuksuz sanıklar Mehmet Bülent Özkan ve Atilla Silkü ise beraat etti.

'İÇİMİZ FERAH'

Duruşmanın ardından kararı değerlendiren Fuat Mahir Çakıroğlu, "Fırat'ın katlinde kimin eli varsa hiçbiri gece gündüz uyuyamayacak. Bu cezalar içimizi biraz ferahlattı ama daha fazlası olması lazım. Bu tip insanların, 'yöneticilik vasıfları olmasın' diye biz özellikle bu davaları açıyoruz. Fırat'ımız gitti ama başka genç, aslan gibi çocuklarımız var. Onlar, böyle insanların çatısında olmasınlar. En başından her şey eksik yapılmış. Bunlar o günü konuşuyor ama 3 senelik bir geçmiş var. Fırat'ın okuduğu dönem ve ondan önce de yıllar var. Burası PKK'nın yuvası olmuş. Bu kadın 3 sene ne yapmış, niye önlem almamış? Buna müsaade ettikleri için cezalarını aldılar. İçimiz ferah" dedi.