19.04.2019 - 15:59 | Son Güncellenme:
AA
Türkiye'ye 19 Şubat 2019'da giriş yaparken yakalanan Hüseyin Şahin hakkında, Cumhuriyet Savcısı Adem Akıncı'nın hazırladığı iddianame, Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianameye göre Şahin, emniyetteki ifadelerinde, örgütün Belçika yapılanmasındaki okul, dernek, etüt merkezleri hakkında ayrıntılı bilgi verdi ve örgüt üyesi 55 kişiyi teşhis etti.
Savcılığa da iki defa ifade veren Şahin, örgüt üyesi olduğunu kabul ederek, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istedi.
İfadelerine göre Şahin, 1997-1998'de, Belçika'da örgütün sohbetlerine katılmaya başladığını ve talimat üzerine örgütle bağlantılı Belçika Türk İşadamları Derneğinin (BETİAD) 2007-2009 arasında başkanlığını yaptığını anlattı.
Derneğin kuruluş talimatının, dönemin FETÖ'nün ülke imamı Mehmet Kılıç tarafından verildiğini aktaran Şahin, 1999-2013 arasında örgüte toplamda yaklaşık 150 bin avro "himmet" verdiğini, bu paraları örgütün ülke imamına bağlı görev yapan muhasebeci konumundaki Abdurrahman Demir'e elden teslim ettiğini, onun da paraları ülke imamına ilettiğini bildirdi.
ODADAKİ GÜL KOKUSU
Şahin, 2005'te örgütün Belçika imamı Mehmet Kılıç ile Brüksel imamı Ömer Tiryaki'nin, "Büyüğümüzün yanına gidelim, BETİAD'a okusun, dua etsin" dediklerini, ardından grup halinde örgütün ABD'deki malikanesine giderek 5-6 gün kaldıklarını ifade ederek, birkaç sohbette Fetullah Gülen'in, "Peygamber Efendimiz şu anda burada. Amerika kıtasını ziyaret ediyor. Hatta şu an aramızda dolaşıyor." dediğine şahit olduğunu anlattı.
Bu sırada odaya gül kokusunun yayılmaya başladığını aktaran Şahin, "dini duyguların bu şekilde suistimal edildiğini" kaydetti.
Şahin, ülke imamı Kılıç'ın 2006'da bir toplantıda, bireysel olarak bankalardan alınacak krediyle okul alınamayacağını anlattığını ve bu sebeple şirket kurulması gerektiğini söylediğini ifade etti.
Kılıç'ın talimatıyla kendisinin yanı sıra Kenan Sezer, Mustafa Ünal, Ali Aktan, İskender Kapaklıkaya ve Ahmet Tanrıkulu ile örgüte ait 400 bin avroyla Cascade isimli şirketi kurduklarını anlatan Şahin, şirketin, 2006'da Ecole Des Etoiles adındaki okula bir binayı kiraya verdiğini söyledi.
Bildiği kadarıyla 2006-2010 arasında şirketin başka ticari faaliyeti olmadığını kaydeden Şahin, yine örgütün talimatıyla 2011'de şirketten istifa ederek, kağıt üzerindeki hissesinin Musa Soydemir'e geçirildiğini belirtti.
ÜNİVERSİTEYE "FETULLAH GÜLEN KÜRSÜSÜ" YARDIMI
Hüseyin Şahin, 2011'de BETİAD'da dönemin ülke imamı İsmail Cingöz ve muhasebecisi İsmail Yıldız'ın kendisinden, Katolik Leuven Üniversitesinin bir bölümünde Fetullah Gülen adına kürsü açılması üzerine, üniversite hesabına 25 bin avro yatırmasını istediklerine değindi.
Kendisinin ise ancak 3 bin avro yatırabileceğini söyleyerek, bu miktarı üniversiteye gönderdiğine işaret eden Şahin, kalan kısmın başkalarınca üniversite hesabına aktarıldığını anlattı.
Şahin, örgütün "dinler arası diyalog" faaliyetlerini tam bilmediğini, ancak Belçika'da esnafın kilise ziyaretine götürüldüğünü bildiğini kaydederek, "Bazilika Kilisesinde Müslüman ve Hristiyanların toplandığını, diyalog kapsamındaezan okutturulduğunu, ancak ezanda Hz. Muhammed'in isminin okunmadığını öğrendiğini." kaydetti.
Sanık Şahin, 2013'e kadar örgüt içerisinde yer aldığını, sonrasında örgütün gerçek yüzünü gördüğünü ve herhangi bir örgütsel eylemde bulunmadığını dile getirdi.
İddianamede, Şahin'in yakalanmasından sonra gönüllü olarak FETÖ faaliyetleri ve mensupları hakkında bilgiler verdiği belirtilerek, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanması, etkin pişmanlık hükümlerinin ise değerlendirilmesi istendi.
Şahin, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7 buçuk yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle hakim karşısına çıkacak. Yargılama sonucunda sanığın suçlu bulunması ve etkin pişmanlığa ilişkin hükmün uygulanması halinde cezası dörtte üçüne kadar indirilebilecek.