Evden çalışma insanı tüketiyor!

Çiğdem Yılmaz - Pandemiyle birlikte evde çalışmaya başlayanlar durumdan pek memnun değil. Çalışma rutinlerinin bozulduğundan ve sürekli mesai halinde olduklarından şikâyet eden evde çalışanlar, “Başta tabii ki ‘İyi ki evden çalışıyoruz’ dedik. Çünkü tehdit eden bir virüs vardı ve bu süreçte evde çalışmak daha doğruydu. Ancak belli bir süre sonra evde çalışmanın o kadar da iyi olmadığını gördük” derken, uzmanlar da evde çalışmanın bunalmışlık ve tükenmişliğe neden olduğunu söylüyor. 

Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19, birçok şeyin değişmesine neden oldu. Bunlardan biri de çalışma modeli oldu. Birçok şirket pandeminin başlamasıyla birlikte ya hibrit modele ya da tamamen evden çalışmaya geçti. 

‘Hareketimizi azalttı’ 

Başlangıçta evden çalışmak cazip gelse de, zamanla memnuniyetsizliğe dönüştü. Çalışma saatlerinin uzadığını ve işe odaklanmakta zorlandıklarını söyleyen evde çalışanlardan ve uzmanlardan evde çalışmanın olumlu ve olumsuz taraflarını dinledik. 

Medya İlişkileri Direktörü Hakan Akar, korovirüsün ilk vakasından itibaren evden çalışma düzenine geçtiklerini belirterek, şöyle devam ediyor: 

“Evden çalışmanın artıları da var eksileri de. İstanbul’da yaşayan ve çalışan biri olarak trafik problemi ve artan yol ücretleri ödemesinden kurtulduğumu söyleyebilirim. Ancak biz iletişim sektörü çalışanları için iletişim olmazsa olmaz bir noktayken, uzaktan çalışmayla birlikte iletişimde kopukluklar olabiliyor, ekip içi ya da iş yaparken. Evden çalışma bize kilo da aldırdı, tembelleştirdi, hareketimiz azaldı. Mesai saatlerimiz bazen hiç bitmiyor diyebilirim.” 

Sayfa tasarımcısı olan Erol Seyitoğlu, pandemin başlamasıyla birlikte evden çalışmaya başladığını söylüyor. Seyitoğlu, evden çalışmaktan pek memnun olmadığını belirterek şunları anlatıyor: 

‘Sürekli mesaidesiniz’ 

“Evden çalışmanın artılarından biri benim için trafikte kaybettiğim zaman kaybı oldu. Günde iki saati aşkın bir süre İstanbul trafiğinde geçiyordu. Bu zaman bana kaldı diyebilirim. Diğer bir artısı da, internetiniz çektiği her yer ofisiniz oldu. Birçok eksi de var. Sürekli bir mesai halindesiniz, bilgisayarınız sürekli açık. Sürekli evin içerisinde olmak belli bir yerden sonra bunaltıyor. Ev ve ofis ortamı da kesinlikle aynı olmuyor. Eşim de çalışan biri ancak ofiste çalışıyor. Evde çalışan ben olduğum için, ‘Mutfağı neden toplamadın, şunu neden yapmadın’ gibi söylemleri oluyor.” 

Bir yazılım şirketinde çalışan Sinem Turgut da evden çalışmayı şöyle anlatıyor: 

“Yaklaşık 30 çalışanı olan bir şirkette çalışıyordum. Pandeminin başlamasıyla hepimiz evden çalışmaya geçtik. Başta tabii ki ‘İyi ki evden çalışıyoruz’ dedik. Çünkü tehdit eden bir virüs var, bu süreçte evde çalışmak daha doğruydu. Ancak belli bir süre sonra evde çalışmanın o kadar da iyi olmadığını gördüm. Sabah yataktan kalkar kalkmaz bilgisayarın başına geçiyorsunuz. Bazen işe odaklanmanız dakikalar alıyor. Bir de yalnız yaşayan biriyim, evde kendi sesimden başka ses yok. İnsan çalışırken birileriyle yüz yüze sohbet etmeyi özlüyor. Aslında baktığınızda sosyal hayatınızı olumsuz etkiliyor. Benim için artıları sadece trafikte kaybettiğim zaman ve harcamalarımın azalması oldu. Pandemi tamamen bitse sanırım biz bu şekilde çalışmayı sürdüreceğiz ve açıkçası bu durumdan pek memnun değilim.” 

‘Yol stresi yok ama...’ 

Bir yemek firmasında müşteri temsilcisi olarak çalışan 24 yaşındaki A.D. şunları söylüyor: 

“Pandemiyle birlikte evden çalışmaya geçtik. Sabah 09.00’da iş başıysa, 07.00’de kalkmam gerekiyordu ama şimdi yarım saat önceden uyanmam yeterli. Direkt yataktan çıkıp bilgisayarın başına geçiyorum. Trafik stresi ve geç kaldım stresi yok. İş dışında kendime daha fazla zaman kalıyor. Bu açıdan baktığımızda açıkçası ben evden çalışmaktan memnunum. Evde çalışmak rutinimi de değiştirdi. İş çıkışı en azından hareket halindeydim. Şimdi sıfır hareketle sadece oturduğum yerde iş yapıyorum.” 

‘Ofis ortamı sosyal ortamın devamıdır’

Klinik psikolog Burcu Pasvanoğlu: “Evde çalışmanın avantajları olduğu kadar, dezavantajları da mevcut bu dönemde. Çünkü iş ortamında bulunmak halihazırda, sosyal ortamın da aktifliğini koruyor. Dolasıyla evden çalışanların en çok zorlandığı konulardan biri de, sosyal ortamlara ulaşamamak. Diğer taraftan ev ortamında çocuklu olan çalışanların tükendiklerini ve duygusal olarak zorlandığını biliyoruz. Çünkü ebeveyn olarak bir takım sorumluklarını yerine getirmekle meşgul oluyorlar, evden çalışma uzadığı taktirde bunların da devam edeceğini düşünüyoruz.

Ev ortamında çalışırken duygusal ve fiziksel iyi oluş halini de koruyabilmek çok önemli. Aslında evde çalışmak bunalmışlık ve tükenmişlik yaratıyor. Ofis ortamını sadece iş olarak düşünmemek gerekiyor. Sosyal ortamın da devamı aynı zamanda. Evde çalışanların en büyük sıkıntılarından biri de hep kendileriyle olmaları.”