GündemErbakan'dan 'seçim sonrası Bakanlık talebi oldu mu?' sorusuna yanıt

Erbakan'dan 'seçim sonrası Bakanlık talebi oldu mu?' sorusuna yanıt

11.05.2023 - 11:30 | Son Güncellenme:

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 'Seçim sonrası Bakanlık talebi oldu mu?' sorusuna yanıt verdi.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, CNN Türk'ten Göksu Öngören Özgür'e açıklamalarda bulundu. Erbakan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

Haberin Devamı

Batı ile tek taraflı bir yakınlaşmanın uygun olmadığını milli görüş olarak biz yıllardan beri söylüyoruz. Türkiye'nin tarihten gelen misyonu gereği İslam alemine öncülük etmesi, liderlik etmesi 57 müslüman ülkenin öncüsü olarak bu müslüman ülkelerin potansiyelinde istifade edilmesinin sağlaması gerekir. Tabi Rusya ile de bir denge politikası yürütmesi gerekir. 

Rusya ile Batı arasında bir tarafı tercih edip tamamen oraya angaje olmak bizim düşüncemize göre uygun bir davranış değil. Rusya ile Batı arasında Türkiye hem de İslam aleminin de potansiyelini arkasına alarak daha da güçlü bir şekilde denge politikası yürütmesi lazım.

"TÜRKİYE'NİN MENFAATLERİ İÇİN DE UYGUN DEĞİL"

Bir defa Rusya ile ciddi bir enerji ilişkimiz var. Oradan enerji ithalatımız var. Ciddi bir tarım ürünleri ihracatımız var. Rusya'nın çok ciddi turist katkısı Türkiye'ye oluyor. Böyle bir noktada 'Rusya'ya yaptırım uygulayalım', 'Rusya'yı elimizin tersiyle itelim', 'Batı'ya tamamen entegre olalım' anlayışı uygun bir anlayış değil. Türkiye'nin menfaatleri için de uygun değil.

Haberin Devamı

Sayın Kılıçdaroğlu'nun seçim öncesinde Amerika'da bir takım gizli görüşmeleri, sonrasında İngiltere'de Londra'da yaptığı görüşmeler ve tabi yine 7'li masanın bir Genel Başkanı 'Biz öyle bir mutabakat metni yaptık ki Avrupa bize aferin diyecek' diyerek Avrupa'ya, Batı'ya olan hayranlık ve bağlılığını ifade etmesi bunların aslında bir devamı, 'Biz Amerikan, NATO, Batı ne derse onu yapacağız' anlayışı.

"RUSYA İLE ARAMIZI BOZMAK SİYASİ, EKONOMİK, STRATEJİK OLARAK TÜRKİYE'NİN LEHİNE OLAN BİR DAVRANIŞ DEĞİL"

Yine mutabakat metinlerinde 'AİHM'in bütün icraatlarına tabii olacağız','Bunlara hiçbir itiraz olmayacak','Bunları uygulayacağız', 'AİHM'e kayıtsız şartsız insan nasıl tabi olur;? Hep söylüyorum... 28 Şubat sürecindeki başörtüsü engellemesini, başörtüsü zulmünü AİHM yerinde buldu, hukuka uygun buldu. Bu dosyalar AİHM'e götürüldü. Yine Refah Partisi'nin kapatılmasını AİHM hukuka uygun buldu. Ama aynı AİHM veya Avrupa'daki ülkeler, devletler bir HDP'nin kapatılması söz konusu olunca da hep bir ağızdan 'Hukuka aykırıdır', 'Doğru değildir' dolayısıyla samimi olmayan maalesef çifte standartçı olan ve Türkiye'nin aleyhinede adımlar atabilen Batı ile bu şekilde entegre olmak, onların burada her dediğini yapmak, bunun uğruna Rusya ile aramızı bozmak siyasi olarak, ekonomik olarak, stratejik olarak Türkiye'nin lehine olan bir davranış değil. Ama 7'li masanın böyle bir politika izleyeceğini tahmin ediyoruz.

Haberin Devamı

"BABACAN BURADA BORÇ VE FAİZ EKONOMİSİNİ EN AĞIR ŞEKİLDE UYGULAMIŞ"

Sayın Babacan'ın Bakan olduğu dönemde Türkiye Cumhuriyeti'nin yıllık faiz ödeme ortalaması 35 milyar dolar seviyesinde ve sonradan sayın Kılıçdaroğlu ve Babacan'ın eleştirdiği yıllık faiz ödeme ortalaması 17-18 milyar dolar seviyesinde, Tabi 17-18'de olmamalı. Denk bütçe yapmalıyız. Borç almamalıyız, hiç faiz ödememeliyiz ama kıyasladığınız zaman sayın Ali Babacan'ın ekonomiyi yönettiği dönemde Türkiye iki katı daha fazla faiz ödüyormuş ve sayın Ali Babacan'ın bakan koltuğuna oturduğu dönemde 129 milyar dolar özel sektörün ve kamunun borcu, bakanlık koltuğundan ayrıldığı zaman 400 milyar dolara çıkıyor. Babacan burada borç ve faiz ekonomisini en ağır şekilde uygulamış. Hem borcu artırmış hem de rekor düzeyde faiz ödemiş. Dolayısıyla ekonomiyi düzeltme gibi bir konunun söz konusu olmadığını biz daha Cumhur İttifakı'na katılmadan önce de sayın Babacan ile ilgili bunları ifade ediyorduk.

Haberin Devamı

Şu anda da sorduğunuzda sayın Kılıçdaroğlu '300 milyar dolar borç getireceğim' diyor. 300 milyar dolar borç demek borcun faizinin ödenmesi demektir. Borcun geri ödemesi demektir. Bu ne karşılığında gelecek? Borç olarak gelecek. Biz zaten borçtan kurtulmaya çalışıyoruz.

Sayın Babacan'a da sorduklarında, 'Nasıl ekonomiyi idare edeceksiniz?' diye diyor ki; 'Ben daha düşük faizle, daha sık daha kolay borç alacak. Çünkü mevcut iktidarın Batı ile arası iyi değil. Benim Batı ile aram iyi. Çok daha fazla, çok daha düşük faizli borç alacağım, kredi alacağım' kendi katıldığı programda internette videosu var. Yani borçtan, faizden başka söyledikleri bir şey yok. 

Haberin Devamı

Hep söylüyorum İstanbul Büyükşehir Belediyesi bugün dünyanın en yüksek faizle borçlanan kurumu. Yüzde 10.70 faizle dolar borçlanıyor. O borcun faizi ne oluyor? İstanbul halkına zam olarak uygulanıyor. 

SEÇİM SONRASI BAKANLIK TALEBİ OLDU MU?

Bizim herhangi bir talebimiz olmadı. Öyle bir görüşümüz olmadı. Biz şu anda mutabakat metnimizdeki milletin faydasına olan, hayrına olan ekonomi alanında, dış politikalar alanında, sosyal politikalar alanında, milli eğitim politikaları alanında bu maddelerin uygulanmasının Meclis'te takipçisi olmak, yapıcı bir muhalefet yapmak, yerli milli bir muhalefet yapmak, yani benim buradaki kastım şu; Şu anda Meclis'teki muhalefet kanadı maalesef yapıcı bir muhalefet yapmıyor. Bir kere zihniyette, niyette problem var. Niyet şu; 'Yeter ki bu iktidarı devirelim.' 'Dolayısıyla bu iktidar ne yaparsa yapsın 'yanlış' diyelim'. 'Faydalı bir iş de yapsa hayırlı bir iş de yapsa bu yanlıştır diyelim' Maalesef böyle bir tavırla politika üretip muhalefet yaptıkları için bu muhalefetin millete faydası olmuyor.

Ama Yeniden Refah Partisi inşallah Meclis'te güçlü bir şekilde temsil edildiğinde iktidarın da hükümetin de faydasına bu. Çünkü faydalı bir adım atmak istediklerinde bu yıkıcı muhalefetin, muhalefetine karşı Yeniden Refah Partisi ile mücadele edecek.

"PARTİ DİSİPLİNİNE UYGUN ÇALIŞIYORLAR"

Yeniden Refah Partisi, 300 bin resmi üyesi olan büyük bir yapı, az da olsa ittifaka karşı çıkanlar oldu. Parti disiplinine uygun çalışıyorlar, 7’li masanın felaketine dur demek için. Parti içinde sinerji oluştu.

Meclis’te Yeniden Refah Partisi’nin temsil edilmesi önemli. Ne zaman milli görüş iş başına geldiyse milletin derdine deva olmuş. Denk bütçenin yapıldığı bir dönemdi. ASELSAN merhum Erbakan hocamız zamanında kuruldu.

"8 BAŞLI YÖNETİM SİSTEMİNE GEÇİLMESİ İLE BÜYÜK BİR KAOSUN GELMESİ SÖZ KONUSU"

7’li masanın söylemleri, hedefleri bu seçimi önemli kılıyor. Söylemlerinden anlaşılıyor ki 28 Şubat’ın karanlığı dönem ile karşı karşıya. 8 başlı yönetim sistemine geçilmesi ile büyük bir kaosun gelmesi söz konusu. Bu tamamen krize davetiye çıkarmaktır. İnanç alanındaki kazanımların kaybedilmemesi gerekiyor. CHP’liler çıkıyor okul öncesi çocuklara Kur-an öğretmek çağ dışılıktır diyorlar. Bir kere sekteye uğrarsa 40 yıl geriye gidilir. İHA ve SİHA'lara dokunacağız diyorlar.

'KADINA ŞİDDET SAVUNULAMAZ'

Manevi kalınmanın sağlanması sağlıklı aile yapısından geçiyor. Boşanma oranının artığını, evlenme yaşının büyüdüğünü görüyoruz. 6284, kadına şiddet olması durumunda cezaların artırılmasından yanayız. Kadına şiddet savunulamaz.

Kime olursa olsun eş iftira atabiliyor. O zaman kardeşlerin birbirine attığı davalarda delil aramayalım. Delilsiz hiçbir iftiranın geçerliliği olmaz. Delil olmadan hukuk olmaz. Darp izi olabilir, çocukların tanıklığı olabilir. Hukukta iddia sahibinin ispatlaması gerekir. Şiddetin türleri açık şekilde yazılmalı. Kadınlara çocuklara şiddette indirim uygulanmalı. Bütün mahlukata şefkatli bir nesil yetiştirilmeli. Batı’dan yarım yamalak alıyorsunuz kanunları. Kadınlara çocuklara şiddette indirim uygulanmalı. Bütün mahlukata şefkatli bir nesil yetiştirilmeli. Batı’dan yarım yamalak alıyorsunuz kanunları.

‘MİLLET İTTİFAKI KARA PROPAGANDA YAPIYOR’

Bizim 60’a yakın kadın milletvekili adayımız var. Düzce’deki adayımız hariç kendi fotoğrafları ile yürütülüyor. Düzce’de kadın adayımız tarafından talep edilmiş. Kadın adaylarımız halkın içinde Seçim çalışmalarını yürütüyor. Karşı tarafın algı operasyonu. Bunu söyleyenler 28 Şubat’ta en büyük zulmü yapanlar. Kadın hakkı diye yaygara koparanların sicilleri 28 Şubat’ta ortada. Bizim inancımız bütün canlılara şefkati içeren bir bakış. Kendi PKK olan ilişkilerini örtmek için yapıyorlar. Milletimizin baraj endişesi olmadan oy verebileceğini söylüyorum.