Eninde sonunda ülkeme döneceğim

Yargıtay’ın bozma kararı haberini, akademik çalışmalarına devam ettiği Fransa’da alan Selek, karara çok sevindiğini belirterek, 16 yıldır yaşadığı mağduriyetin sona ermesini istediğini belirtti. Selek, Milliyet’e şunları söyledi:

‘Endişe bir işkence’
“Kararın bozulması karşısında yaşadığım sevinç bir garipliği gösteriyor. Türkiye, ayan beyan ortada olan beraat kararını endişeyle beklediğimiz bir ülke. Bu endişenin kendisi de işkence. Kardeşim Seyda bir konferansta, ‘Artık adalet beklemiyoruz çünkü adalet gitti. Artık mağduriyetimizin bitmesini istiyoruz’ demişti. Ben de öyle düşünüyorum. Bununla ilgili yarı umut var. Bir yarı umuttur elimizde kalan. Bu umut bile bizim için önemli. Olması gereken oldu, daha tam olmadı bile. Türkiye’de bu kadar hukuksuzluklar yaşanırken en küçük gelişme devam etmek için güç veriyor bize. Başta babam, kardeşim ve dostlarım olmak üzere herkese teşekkür ediyorum. Çok farklı çevrelerden insanlar 16 yıldır çevremde kenetlendiler. Bu yükü tek başıma taşımama izin vermediler. Artık daha ne kadar zamanımız var bilmiyorum. 16 yıla daha ne kadar eklenecek bilmiyorum ama eninde sonunda ülkeme döneceğim. Gelen mesajlardan hissediyorum ki ülkeme olan aşkım karşılıksız bir aşk değil. Biz birbirimizi çok seviyoruz.”

‘Verilen doğru bir karar’
Pınar Selek’in kardeşi ve aynı zamanda avukatı olan Seyda Selek karar hakkında şunları söyledi:
“Dosya İstanbul’a gelecek ve özel yetkili mahkemeler kalktığı için yeni bir mahkeme belirlenecek. Verilen karar doğru bir karar. Bu karar, yargı mağdurları açısından da umut versin. Yargıtay kararı bozarken, ‘Nihai kararı ara karar olarak değerlendirip yeni karar veremezsin’ dedi. Nihai karar ara karar olamaz. Bozulması gereken bir karardı. İnsanı üzen, ‘Acaba karar bozulacak mı’ diye düşünmek. Yargıtay’ın kararı bozup bozmayacağını düşünmek geldiğimiz noktayı gösteriyor. Biz beraatımızı istiyoruz, alacağız.”