27.01.2022 - 15:52 | Son Güncellenme:
Özkan ARSLAN/ANKARA (DHA)
Mehmet Erdoğan(45), ikinci evliliğini yaptığı, 9 aylık eşi Opr. Dr. Zeynep Erdoğan'ı (47) 9 Mayıs 2021'de Çankaya ilçesi Mutlukent Mahallesi'ndeki evlerinde tartıştıktan sonra bıçakla öldürdü. Erdoğan, cinayetten önce de eşinin ilk evliliğinden olan oğlu A.A.'yı (16) dövüp, ellerini ve ayaklarını bağlayarak bodrum kattaki depoya kilitledi.
Erdoğan, eşine ait otomobille kaçarken, olay A.A.'nın ellerindeki ipi çözüp, dışarı çıkarak yardım istemesi üzerine ortaya çıktı. Polis tarafından kısa sürede yakalanan Erdoğan, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Soruşturma sonunda Erdoğan hakkında 'eşi kasten öldürmek', 'cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'kasten yaralama suçlarından' ağırlaştırılmış müebbet ve 26 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
'HAKARET ETTİĞİ İÇİN KENDİMİ KAYBEDİP ÖLDÜRDÜM'
Ankara 31'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına, sanık Mehmet Erdoğan, olay günü evde bulunan Zeynep Erdoğan'ın ilk eşinden olan oğlu A.A., kadının annesi Songül, babası Atilla Öğretici, yakınları ile taraf avukatları katıldı. İddianamenin özetinin okunmasının ardından savunmasını yapan sanık Mehmet Erdoğan, internetten tanıştıktan 3 ay sonra evlendiklerini, belli bir süre sonra ekonomik nedenlerle aralarında sorun çıktığını belirterek, "Olay günü, 'seni bırakacağım, senden daha iyi birini buldum' dedi. Odasına çıktıktan sonra yanına gidip beni aldatıp aldatmadığını sordum. Aldattığını söyleyip hakaretlerine devam edince kendimi kaybederek öldürdüm" dedi.
Mahkeme Başkanının, "Evde bulunan A.A'ya neden vurdun, neden bağladın?" yönündeki sorusuna sanık Erdoğan, "Çocuğa vurduğumu bile hatırlamıyorum. Sadece annesini o halde görmesin diye bağladım. Evden çıktıktan sonra enişteme haber verdim. Teslim olmaya giderken yakalandım" ifadelerini kullandı.
'BAŞIMA KÜTÜK VURDU'
Cinayet anında evde bulunan A.A. ise yaşadıklarını duruşma salonunda anlattı. Annesi ile sanığın sürekli tartıştıklarını belirten A.A., "Sürekli annemden para alıyor geri vermiyordu. Evde çalınan altınları aldığını da itiraf etmişti. Annem kurtulmak için şikayetçi olup boşanma davası açmıştı. Ancak annemi sürekli rahatsız edip şikayetinden vazgeçirmişti. Annemi maddi olarak kullanmaya devam etti. Olay günü gün boyu annemle zaman geçirdim. Annem, Mehmet Erdoğan'ı evden göndermek istediği için hiç konuşmuyordu. O en alt katta, annem orta ben de en üst katta yatıyordum. Gece saat 02.00'ye kadar uyanıktım. Sonra saati hatırlamıyorum; ama başıma vurulunca uyandım. Ayaklarımı bağladığını gördüm. Direnmek isteyince başıma kütük ile sertçe vurdu. Beni mahsene indirdi. Sürekli, 'Annenin çantası nerede' diye soruyordu. 'Hata yaptın babana gidecektin, seni de öldüreceğim' diye beni tehdit ediyordu. 'Canımı yakma' dedikçe ellerimdeki ipleri sıkarak canımı yakıyordu. Gece hiç ses duymadım. Boğuşma olsaydı ses duyardım. Annemi kesinlikle uyurken öldürdü. Çünkü annem kendisini koruyabilecek kadar güçlü bir kadındı" dedi.
A.A., Mehmet Erdoğan'ın evi terk etmesinin ardından elleri ve ayakları bağlı bir şekilde yaklaşık 1 saat sürünerek dış kapıya ulaştığını, kapıyı burnu ile açtıktan sonra yardım istediğini sözlerine ekledi. Zeynep Erdoğan'ın babası Atilla ve annesi Songül Öğretici de sanıktan şikayetçi olduklarını söyledi.
Tanıkların dinlemesi ardından, eksikliklerin giderilmesi için duruşma ertelendi.