18.09.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
ESRA ALUS / İstanbul
Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin yerel mahkemenin “örgüt yok” kararını “sanıkların terör örgütü değil suç örgütü üyesi oldukları” gerekçesiyle bozmasının ardından Hrant Dink Davası İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün yeniden görülmeye başladı. Ancak davadan önce Dink ailesi, “Biz artık bu müsamerede yokuz” şeklinde yaptıkları açıklama doğrultusunda oturuma katılmadı. Aileyi temsilen avukatları salonda hazır bulundu. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hadi Çağdır’ın izinli olması nedeniyle duruşmaya üye hakim Mustafa Başer başkanlık etti. Çağdır, tüm izleyicileri salona alması ve yumuşak üslubuyla da dikkat çekti. Duruşmaya ise tutuklu sanık Yasin Hayal ile tutuksuz sanık Salih Hacısalihoğlu dışında katılan sanık olmadı. Kimlik yoklamasının ardından Yargıtay bozma ilamı okundu ve sanıklardan diyecekleri soruldu.
Hayal: Suç örgütü kurmadım
Yasin Hayal, “Yargıtay’ın bozma kararını kabul etmiyorum. Hatta cinayet suçunu onamasına da itiraz ediyorum. Medyadan öğrendim. Bir itirafçı çıkmış. İtirafçı benim masum olduğumu ortaya koyuyor. İtirafçı, cinayeti Erhan Tuncel ile işleyerek Rusya‘ya kaçacaklarını belirtiyor. İddia edildiği gibi bir suç örgütü de kurmadım” dedi.
Tutuksuz sanık Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu ise bozma kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, “Yargıtay bu kadar kapsamlı bir dosya hakkında kısa sürede karar vermek zorunda kalmış ve bu baskılardan etkilenmiş, yine bu etkili merciler bazı delilleri gizleyerek ve bazı yeni deliller uydurarak kamuoyu önünde müvekkilime ‘Büyük Abi’ sıfatının yakıştırılmasına çalışılmıştır” dedi.
Dink ailesinin avukatı Bahri Belen ise şunları söyledi: “Yargıtay, Dink’in Türklüğü aşağılayan yazılarından dolayı öldürüldüğünü belirtiyor. Eğer Dink sadece bu yazılarından dolayı mahkum olduğu için bir avuç Trabzonlu tarafından öldürüldüyse mesele yok. Ama bu örgüt, ‘akıllı ol’ diye Orhan Pamuk’u hâlâ tehdit ediyorsa Agos gazetesi ve Dink ailesi bu tehdidin nereden geleceğini bilmek için müdahil olmuştur” diye konuştu. Agos’un yakınındaki merdivenlerin bordo-maviye boyandığını hatırlatan Belen, “Bu gösteriyor ki, bu örgüt basit bir Trabzonlu grubun oluşturduğu çete örgütü değil. Hâlâ merdiven boyayıp tehdit ederek eylemlerini sürdürüyorlarsa biz bu örgütün ortaya çıkması konusunda örgüt yönünden müdahil olmak istiyoruz” dedi.
Hayal’in fotoğrafına inceleme
Bozma ilamına karşı görüşü sorulan Savcı Zafer Koç, usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin kararına uyulmasını istedi. Ayrıca sanıklardan Osman Hayal’in dosyadaki fotoğraflarıyla ilgili Adli Tıp Kurumu’nca dava aşamasında alınan raporların ve Saray Kumaşçılık’tan temin edilen görüntülerin bir kez de TÜBİTAK’a gönderilerek incelettirilmesini, Erhan Tuncel’in önceki karar aksine maktulün öldürülmesi olayına katıldığı, 24 Ekim 2004’te Trabzon’da meydana gelen ve 6 mağdurun yaralanmasıyla ilgili patlamanın da öldürmeye teşebbüs olabileceği yönündeki bozma ilamı, kaldı ki Trabzon’daki olayla ilgili olarak tutuksuz yargılandığı, bugünkü duruşmaya katılmaktan kaçındığı, bu nedenle Erhan Tuncel’in suç vasfının değişme ihtimaline karşı tutuklanmasına ve hakkında yakalama kararı çıkarılmasına karar verilmesini istedi.
Tuncel’in avukatı Soruklu, “Müvekkilim rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya katılamadı. Bu konuda rapor sunuyorum. Kendisi adresini de mahkemeye bildirmiştir. Bir sonraki celse duruşmada hazır olacaktır” dedi. Duruşma 3 Aralık’a ertelendi.
‘Bu müsamere sona ermeli'
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen dava öncesi “Hrant’ın arkadaşları”, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Milletvekilleri Mahmut Tanal, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Levent Tüzel, Aysel Tuğluk, gazeteciler Oral Çalışlar, Nedim Şener, sanatçı Nur Sürer’in de aralarında bulunduğu grup adına basın açıklamasını sanatçı Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya okudu. Kaya, “Bu tekrar görülmeye başlanan dava ile tetiğin arkasındaki ellerin hüküm giymesi mümkün değildir. Bir ihtimal tetikçinin yol arkadaşlarına örgüt kurmaktan hüküm verilecek, ancak o ‘milli’ ve tarihsel yapılanma yargı önüne çıkmayacak, perde arkasında kalmaya devam edecek, kimbilir belki de yeni terfiler alacaktır. Biz Hrant’ın arkadaşları, diyoruz ki, bu müsamere artık sona ermelidir. Gerçek sorumlular hesap vermeli, yargı önüne çıkmalıdır. Bu yapılmadığı sürece yeni mahkeme sürecinden adalet çıkmayacaktır” diye konuştu.
TUNCEL HAKKINDA YAKALAMA KARARI
14. Ağır Ceza Mahkemesi “atılı suçların vasıf ve mahiyetlerinin aleyhine değişme ihtimali ve sevk maddelerindeki ceza miktarları” göz önüne alınarak Erhan Tuncel hakkında yakalama kararı çıkartılmasına karar verdi. Mahkeme, Dink kararını bozan Yargıtay kararına uyup uymayacağına ise, aleyhine bozulan sanıkların beyanlarının alındıktan sonra karar verilmesine hükmetti.