Deniz taksinin batan tekneleri

Feshane kıyısında hurdaya dönen deniz taksiler, İstanbul’da denizden kolay ulaşımın sağlanması düşünülerek hizmete alındı. Deniz Taksilerin işletme hakkı, 2011’de; İstanbul Şehir Hatları Turizm San. Tic. A.Ş tarafından Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş’ye verildi. Alphan Manas’ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Teknomar Denizcilik A.Ş, devir teslim protokolü kapsamında Boğaz ve Adalar hattında tek yetkili firma olarak yolcu taşımaya başladı.

Jet Fadıl’a devir

Şirketin büyük ortağı Alphan Manas, 12.9.2012’de Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş’yi 2 milyon 400 bin euro karşılığında Jet Fadıl olarak bilinen Fadıl Akgündüz’e devretti. Ancak bu devir işlemi yasal prosedürler çerçevesinde değil, ikili arasındaki özel bir protokol ile gerçekleştirildi. 1.5 milyon dolar yatırım yapan Fadıl Akgündüz, Deniz Taksi’nin adını da Capsea olarak değiştirdi. Akgündüz, birkaç yıl içinde denizdeki taksilerin sayısını ilk etapta 100’e sonra da 1000’e çıkararak İstanbul trafiğini rahatlatmak istediklerini açıklasa da, deniz taksi hizmetleri 2013’den itibaren aksamaya başladı, çalışanlar maaş alamaz duruma geldi. Şirket çalışanları ise 2013 yılından itibaren Teknomar Denizcilik A.Ş aleyhine icra davaları açmaya başladı. Davalar işçilerin lehine sonuçlanırken, diğer alacaklı kurumlar da icra takibi başlattı. Sonunda İstanbul’daki 15 deniz taksiye haciz geldi. Ancak motorları, iç aksam ve elektronik sistemleri sökülen, deniz taksiler Haliç kıyılarında çürümeye terk edildi. Tüm bunlar yetmezmiş gibi 4 tekne Temmuz 2017’de belirlenemeyen bir nedenle yandı.

Motorlar sökülmüş

Bir kısım alacaklının avukatlığını üstlenen Azmi Ardıç ise ortaya çıkan tablo hakkında şunları söyledi: “Deniz taksileri işleten Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş aleyhine işçi alacak davaları açıldı. Bu davalar alacakların lehine sonuçlanırken, icra takibi başlatılsa da şirketin içi boş olduğundan hiç bir şey tahsil edilemedi. Deniz taksiler banka kredileri ile alınmış. Bu nedenle bankalar da alacaklı durumda. Teknelerin motoru olmadığı için para etmiyorlar. Şirket Alphan Manas üzerine kayıtlı gözüküyor. Manas’ın 2012’de şirketi Akgündüz’e devrettiği biliniyor ancak devir kendi aralarında gerçekleştirilmiş. Ortada içi boş, muhatabımızın kim olduğu belli olmayan bir şirket ve çürümüş teknelerden başka bir şey yok. Şirketin kamu ve özel kurumlara toplam 4 milyon lira borcu olduğu iddia ediliyor.”

‘Jet Fadıl bizi de yaktı’

Deniz taksilerde kaptanlık yapan, Teknomar Denizcilik ve Deniz Araçları İşletme A.Ş’ye alacakları nedeniyle dava açan isimlerden Sezgin Başçı tepkilerini şöyle ifade etti: “İçeride 93 bin liralık alacağım var. 6 yıldır tahsil edemedim. Jet Fadıl bizi de yaktı.”

Bir diğer mağdur İbrahim Hamzaoğlu ise “2.5 yıl kaptanlık yaptım. Toplam 50 bin lira alacağım vardı, yarısını kurtarabildim. Karşımızda muhatap bile yok” diye konuştu.

Muhammed Yazıcı ise; “52 bin lira alacağım var. Tekneler hacizli ama hepsi çürümüş halde. Jet Fadıl 2012’de işletmeci olarak geldi. Gezi olaylarından önce tekne başına günlük ciromuz 3500-5000 liraydı. Sadece Jet Fadıl değil, Alphan Manas ve Ali Gür de mağduru olmamızdan sorumlu” ifadelerini kullandı.

‘Prestijimi kaybettim’

Alphan Manas ise konuyla ilgili sorularımızı şöyle yanıtladı: “Şirketin satışını 12.9.2012’de, 2 milyon 400 bin Avro karşılığında Fadıl Akgündüz’e gerçekleştirdim. Devir işlemi esnasında bankada pürüz çıkınca resmiyette devir gerçekleşmedi. Buna rağmen devir yapılmış gibi Akgündüz şirketi yönetmeye başladı. Aramızda bir anlaşma yaparak şirketin yönetimini Fadıl Bey’e bıraktım. Bu anlaşmadan şimdiye kadar para almadım. Alacaklılar ne yazık ki bize geliyorlar. Fadıl Bey ile görüşüp, çözüm bulmaya çalışıyoruz. Prestijimi kaybettim. Ben de mağdurum.”