22.05.2019 - 12:58 | Son Güncellenme:
AA
2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık avukatı Üzeyir Termeli hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan sanık Genç ise duruşmaya katılmadı.
Termeli, esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptığı savunmada, müvekkilinin gerçekleştirdiği ileri sürülen davaya konu telefon görüşmelerini Genç'in yapmadığını savundu.
Olay tarihinde sanığın erkenden iznini kesip görev yerine geldiği hususunun aleyhe delil olarak darbeyle ilişkili olarak açıklandığını belirten Termeli, "Müvekkilim söz konusu gece evde kalmış, dışarı çıkmamış, telefonlarına cevap vermemiştir, kendi birliği ya da başka birliğe gitmemiştir. Beraatini talep ediyoruz." ifadesini kullandı.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Genç'i "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan önce 5 yıl hapse mahkum etti.
Terörle Mücadele Kanunu kapsamında cezayı 7 yıl 6 aya çıkaran heyet, ardından takdir indirimi uyguladığı Genç'e verilen cezayı 6 yıl 3 aya düşürdü.
Heyet ayrıca Genç'in "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan beraatine karar verdi.
İDDİANAMEDEN
Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, tutuklu olarak yargılanan ve dönemin Jandarma Bölge Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapan eski Jandarma Kurmay Binbaşı Sancar Genç'in evindeki aramada 3 adet 1dolar ele geçirildiği belirtiliyordu.
İddianamede, Genç'in 6 Temmuz 2016'dan itibaren 15 günlük yıllık izne ayrılıp ailesiyle tatile çıktığı ve tatilde kayınvalidesiyle çıkan tartışma sonucu eşinin de annesinden taraf olması nedeniyle 13 Temmuz'da Erzurum'a döndüğü belirtilerek, sanığın Erzurum'a döndüğünü kimseye haber vermediği anlatılıyordu.
Genç'in darbe girişimi gecesi telefonla aranmasına rağmen cevap vermediği, nöbetçi Astsubay Hacı Ahmet Kalın'ın gece "Komutanım inzibat askerleri Albay Murat Koçak, Binbaşı Murat Yılmaz, Binbaşı Mehmet Karaman ve Yarbay Yaşar Buçkun'u gözaltına aldılar." şeklindeki mesajına cevap vermediği bildirilen iddianamede, Genç'in sabah saatlerinde Kalın'a geri dönerek "Gündüz denize gitmiştim, çok yorulmuştum bu yüzden gece uyuyakalmışım. Mesajını yeni gördüm, ne oldu?" diye sorduğu belirtiliyordu.
İddianamede, Genç'in 16 Temmuz'da görev yaptığı şubeye geldiğinde kendisini karşılayan nöbetçi Astsubay Ali Sarıbaş'ın "İyi gelmişsiniz" şeklindeki sözlerine "Biraz erken çıktım, biraz da gaza fazla bastım." şeklinde karşılık verdiği dile getiriliyordu.
Genç'in, 15 Temmuz gecesi izinli olmasına rağmen kendi hattından İl Jandarma Komutanlığına ait sabit telefon numarasını aradığı ve görüşme yapmasına rağmen görev yerine gitmediği anlatılan iddianamede, Genç'in birlikte görev yaptığı nöbetçi Astsubay Kalın'ın gece saatlerindeki telefonla aramalarına cevap vermeyerek 15 Temmuz gecesi Erzurum'da darbe girişiminde bulunmaya çalışan Murat Koçak ve Murat Yılmaz ile iş birliği içerisinde olduğunun tespit edildiği belirtiliyordu.
İddianamede, kalkışma girişiminin başarılı olamaması üzerine görev yaptığı şube müdürlüğüne hiçbir şey olmamış gibi gidip nöbetçi astsubayın yaşanan olayları anlatmaya çalışmasına rağmen gayriihtiyari dinleyerek cevap vermediği ve odasına gittiği anlatılan iddianamede, sanığın "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyordu.