08.10.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:
OZAN ÖMER KADÜKER
Ozan Ömer Kadüker- Taciz, şantaj, dolandırıcılık... Bazı çevrimiçi platformlardaki gruplar adeta “sanal mafya” gibi çalışıyor. Grupların üyeleri ise çoğunlukla 12-20 yaş aralığındaki gençler. Kimi zaman çocukların fotoğraflarını, videolarını kaydedip şantaj yapıyorlar, kimi zaman yasa dışı yollarla kişisel verilere ulaşıyorlar. Mağdurların çoğu yine 18 yaşından küçük. Kredi kartı bilgilerini ele geçirme, hayvanlara eziyet, kadın cinayetlerini övme gibi birçok suç işliyorlar. Bazı gruplarda suçlar “icraat” olarak adlandırılıyor ve kişinin grup içinde prestij kazanmasına neden oluyor. Çeteler, yüz yüze buluşmalar da yapıyor. Kimileri yasa dışı faaliyetlere suç örgütlerinde devam ediyor.
GÜÇ ARZUSU
Çetelerin kimi zaman dostça kimi zaman romantik ilişkilerle kimi zaman da “oyun hilesi öğretme” gibi yollara çocuklara ulaştığını aktaran Psikoterapist Gökhan Ergür,
“Çocuk gece yarısı dışarı gitmeye çalışsa ‘Bu saatte nereye gidiyorsun?’ deyip müdahale ederiz. Ama şimdi çocuk odasına kapanıyor ve dışarıda karşılaşacağı kötülüğün bin mislini evinde yaşıyor” diyor. Çete üyelerinin de yine gençler ve çocuklardan oluştuğunu kaydeden Ergür şunları kaydediyor: “Kendini yetersiz hisseden, ailesiyle iletişimi kötü çocuklar. Dışarıdaki sosyal yaşantıdan uzaklar. Geleceğe dair umutları yok. Bu şekilde, hissettikleri eksikleri gidermeye çalışıyorlar. Güç ve prestij elde etmeye çalışıyorlar. İktidar-güç alanı oluşturmuşlar.”
AİLELER NE YAPABİLİR
Psikoterapist Ergür’ün ailelere önerileri şöyle:
* Çocuklarınızla internette geçirdikleri zaman hakkında konuşun. Yargılamadan orada ne yaptığını anlamaya çalışın.
*Tatlı bir dille internette kendisini üzen, canını sıkan birilerinin olup olmadığını, böyle durumlarda her şeyi sizinle konuşabileceklerini, güvende olduklarını hatırlatın.
* Dijital dünyayla ilgili temel seviye bilgiler edinmek, okullardaki rehber öğretmenlerle iletişime geçmek, bir uzmandan destek almak ya da ailede bu işlerden anlayan biriyle durumları istişare etmeniz çok çok önemli.
* Oyun satın alacağım diye marketlerden, AVM’lerden aldırdığı hediye kartlarını, banka hesabı kartlarını vs. yakından takip edin. Bunları nereye, kime harcadıklarını bilin.
LÜKS HAYATLAR
İstanbul Kültür Üniversitesi Adalet ve Suç Laboratuvarı Kurucu Direktörü Doç. Dr. Ayhan Erbay ise gençlerde artan suça eğilimle ilgili şunları söyledi:
* 10 yıllık periyotlara bakıldığında artıştan söz edebiliriz. Bu beklenen bir olgu ancak beklenmeyen durum şu: 15-18 yaş aralığındakilerin daha yıkıcı suç davranışlarına sürüklendikleri gözle görünür şekilde artıyor.
* Sosyal medya bu kişilere denetlenmeyen bir mekân sağlamakta. Sohbet odalarında etkileşimi derinleştirip yüz yüze iletişime geçebiliyorlar.
* Gençler toplum kurallarıyla hareket ettiğinde elde edilebilecek ve yapısı itibariyle yüksek eğitim almak, ev sahibi olmak gibi orta sınıf hedeflerden oluşan paketi yetersiz görüyor. Çoğunluğu sosyal medyada sunulan ve oldukça lüks hayatlar yaşayanların sahip olduğu maddi varlıkları, güç, saygı, prestij ama özellikle korku duyulan kişilere dönüşmek istiyor.
* Suç işleme eğilimi 15-18 yaşlarında en yüksek seviyede. İlk suç işleme yaşı ne kadar düşükse (örneğin 15 yaş ve altı) uzun bir suç dosyası geliştirme olasılığı o kadar yüksek.
* Risk alma iştahı, saldırganlık ve zorbalık davranışlarının yüksek olması; zayıf ebeveyn denetimi, fiziksel istismar ve ebeveyn ihmali, aile içinde ya da akran grubunda suç davranışının görünmesi, okula ve temsil ettiği değerlere güvensizlik gibi faktörler çocukların tekrar suça sürüklenmesinde etkili.