‘Çiçek değil eşitlik istiyoruz’

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Kadın Meclisleri’nin çağrısıyla Barbaros Meydanı’nı dolduran kadınlar ‘asla yalnız yürümeyeceksin’, ‘yasayı uygula kadını yaşat’, ‘ölmek istemiyoruz’, ‘kadınlar eşit yaşayacak’ sloganları attı. Öldürülen ve şiddet gören kadınların ailelerinin de tek tek söz aldığı eylemde kadın cinayetlerinin durdurulması, faillerin cezalarında indirim yapılmaması istendi. Eyleme müzisyen Kalben ve oyuncu İpek Erdem de katılarak destek verdi.

'Mücadelemiz toplumsallaştı'

“Çok acılıyız, öfkeliyiz ama aynı zamanda akıl yürütenleriz biz” diyen Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, şunları ifade etti: “Yıllardır anlattık, kadınların öldürülmeyeceği bir toplumu yaratmak mümkün. ‘Asla yalnız yürümeyeceğiz’ aslında tribünlerden geliyor. Bir futbol kulübünün sloganı o. Biz nasıl ki bu sloganı erkeklerin elinden alıp kadınlara armağan ettiysek bu dünyayı da hoyrat erkeklerin elinden alacağız. Hep birlikte eşit bir şekilde yaşadığımız dünyayı kuracağız. Bütün öldürülen kadınlar aramızda olabilirdi. Biz başka eşitlik mücadelesi veriyor olabilirdik. Örneğin İzlanda’daki gibi 'eşit işe eşit ücret' diyebilirdik ama hala can mücadelesi veriyoruz. Nasıl ki şu an koronavirüs diye bir bela var, aşısı aranıyorsa işte şiddet de bir bela. Şiddetin aşısı eşitliktir. Eşitlik için İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun şart. Yasayı uygula kadını yaşat çok gerçek bir slogan. Mücadelemiz artık toplumsallaştı, herkes tarafından sahiplenildi. Biz bu mücadelemizi kitaplaştırdık ve çalışmalarımız sonucu gördük ki kadınlar en çok boşanma aşamasındayken, ateşli silahlarla öldürülüyor. Bu konuda acil adım atılmasını istiyoruz. Eğer boşanmak isteyen kadınlar koruma altına alınırsa, silahlanma biterse cinayetler hızla azalacaktır. Hiçbir kadının saçının teli zarar görmeyene kadar tam eşitlik sağlanana kadar meydanlarda olmaya devam edeceğiz.”

'Şiddet karanlıkta kalmayacak'

Kav’ın ardından basın bildirisini okuyan Dilber Sünnetçioğlu, “Bizler çiçek değil, ayrıcalık değil eşitlik istiyoruz. Tek bir kadın öldürülmeyinceye kadar mücadelemiz devam edecek. Hiçbir şiddet karanlıkta kalmayacak. Şüpheli kadın ölümlerini aydınlatacağız. Kadınların özgür eşit yaşadığı, emeğinin sömürülmediği şehirleri inşa edeceğiz. Yaşasın kadınlar” ifadelerini kullandı.

Eylemde cinayete kurban giden kadınların ve çocukların aileleri de acılarını paylaştı. Duygusal anların yaşandığı bu esnada zaman zaman gözyaşı döküldü. İş yerinin binasında şüpheli bir şekilde ölen Aysun Yıldırım'ın annesi Hüsniye Yıldırım ''Acımızla kavrulurken bir de adalet arıyoruz. Benim kızımın dosyası 1 yıl geçtikten sonra yeniden açıldı. 2 yıl oldu ama dava hala sonuçlanmadı'' dedi.

Boşanmak istediği eşi tarafından bıçaklanarak öldürülen Muhterem Evcil'in ablası Çiğdem Evcil, ''Ben 2012'ye kadar 8 Mart'ı kardeşimle kutluyordum. 2013'te kardeşim koruma altındayken öldürüldü. Kardeşimle sokaklarda gülüp gezecektim. Biz çiçek istemiyoruz, adalet istiyoruz'' diye konuştu.

Ayrıldığı erkek arkadaşı tarafından öldürülen Merve Kotan'ın ablası Esra Kotan ''Kadınlar kardeşim gibi kendi hayatlarına dair karar alırken öldürülmeyene kadar mücadelemiz sürecek'' dedi. Ayrılmak istediği eşi tarafından öldürülen iki çocuk annesi Ayten Adıgüzel'in ablası Sultan Gültepe, ''Kız kardeşim 12 yıl boyunca şiddet gördü. Çocukları için evliliğini sürdürmek zorunda kaldı. Kardeşimi öldürdü. Üstelik yeğenlerimi bize göstermiyorlar'' diyerek isyan etti. Boşanma aşamasında olduğu eşi tarafından öldürülen Selda Karaçelik'in kardeşi Yeşim Karaçelik, ''İçimdeki acı hiç dinmeyecek, ablamı çok özlüyorum. Ablamın fotoğrafını bir kadın tuttuğunda mutlu oluyorum. Hiçbir şey onu geri getirmeyecek ama mücadelemiz hep sürecek'' dedi.

Okuduğu lisenin önünde reddettiği erkek tarafından pompalı tüfekle vurularak öldürülen 17 yaşındaki Helin Palandöken'in babası Nihat Palandöken, ''Ölümler bu kadar ucuz mu? Silahlar sussun hayat sürsün'' diyerek bireysel silahlanmaya son verilmesini istedi. 11 yaşındaki Rabia Naz'ın babası Şaban Vatan, kızının ölümünün bir an önce aydınlatılmasını isteyerek 'adaleti sağlayın' çağrısında bulundu. Eski erkek arkadaşı tarafından öldürülen 19 yaşındaki Güleda Cankel'in babası Mustafa Cankel, ''Kızım tehdit edildiğini söylediği halde öldürüldü. Katilin en ağır cezayı almasını istiyoruz. Kızım geri gelmeyecek ama başka kadınların ölümüne engel olacak'' dedi. Çalıştığı plazada iki erkek tarafından öldürülen Şule Çet'in babası İsmail Çet, katillerin cezalarında indirim yapılmamasını istedi. Eski erkek arkadaşı tarafından tehdit edilen ve sistematik şiddet gören Münevver Kızıl ise ''Ailemden kimsenin beni bu platformlarda anmasını istemiyorum. Ben yaşamak istiyorum'' dedi.