16.03.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Arif Balkan / İSTANBUL
İstanbul’da Şişli Belediyesi İmar ve Şehircilikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Cemil Candaş, 18 Temmuz günü belediyedeki odasında silahlı saldırıya uğramıştı. Üzerine yaylım ateşi açılan Candaş, başından vurularak ağır yaralanmış kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Yakalanan 6 tutuklu sanık dün hakim karşısındaydı. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tasarlayarak kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisleri istenen tetikçi Şenol Şahin, azmettirici Mithat Yılmaz ile kasten öldürmeye yardım etme suçundan 25 yıl hapisleri istenen diğer tutuklu sanıklar Engin Gölve, Hacı Avcı, Metin Şentürk ve Bilal Yaman katıldı. Mahkeme heyeti, Şişli Belediye Başkanlığı’nın müdahillik talebini suçtan zarar görmediği iddiasıyla reddetti.
‘Cezaevinde bakarız’
Duruşmada savunma yapan tetikçi Şenol Şahin, “Etkin pişmanlıktan yararlanıp bildiklerimi anlatmak istiyorum” diyerek şunları söyledi: “Engin Gölve benden birinin burnunun kırılmasını istedi. Ben de kabul ettim. Olay günü Engin Gölve, Rıza Keten ve Hacı Avcı ile buluştuk. Keten inşaat sahiplerinden Rıza Keten, belediyede bir müdürün burnunun kırılmasını istediğini söyledi. Bana fotoğrafını gösterdi, 80 bin TL para teklif edildi. Otoparktan çıkarak tek başıma belediyeye gittim. Rıza Keten’le belediyenin tuvaletinde buluştuk. Odasını gösterdi. ‘Bu olayı gerçekleştirdiğimde nasıl çıkacağım. Beni linç ederler’ dedim. ‘Sana silah vereceğim, burnunu kırdıktan sonra silahını göstererek çıkarsın’ dedi. ‘Bunu yaparsan her türlü kardeşimizsin. Cezaevinde sana bakarız’ dediler. Candaş’ın odasına yöneldim, ancak kendisi lavabodaymış. Koridorda karşılaştım. Uzun ve iri yarı biriydi. Bu durumda burnunu kıramayacağımı anladım. Silahla ayağına doğru ateş ettim. Güvenlik görevlileri üstüme atladı. Bu sırada boğuşma yaşandı ve talihsiz olay yaşandı. Ama ne para verildi, ne bana bakıldı ne de avukat tutuldu.” Candaş ailesinin avukatı Serdar Saçan ise Candaş’ın 1.63 santimetre boyunda olduğunu, sanığın ‘iri yarıydı, burnunu kıramazdım’ ifadesinin samimi olmadığını söyledi.
‘İşlere taş koyuyor’
Sanıklardan Hacı Avcı da gayrimenkul danışmanlığı yaptığını kaydederek, “Selahattin Keten, Hayri başkan dahil birçok kişiyle sorun yaşadı. Başkanla konuştum projenin olmayacağını söyledi. Ben de bunu anlattım Selahattin Keten’e. O da ‘Ben bu başkan yardımcısını dövdüreceğim. Hayri başkan randevu da vermiyor’ dedi. Azmettiricilikten tutuklu olan Mithat Yılmaz ve Bilal Yaman’ın tahliyesine karar veren mahkeme, Keten İnşaat’ın sahipleri Selahattin ve Rıza Keten hakkında da suç duyurusunda bulunulmasına hükmederek duruşmayı 19 Nisan’a erteledi.
‘Annem trafik kazası biliyor’
Candaş’ın ağabeyi Cemal Candaş da duruşmada söz alarak, “92 yaşında bir annenin çocuğuyum. Kardeşimin öldürüldüğünden annemin haberi yok. Trafik kazasında öldüğünü biliyor. Öğrenirse ölür. Bu ülkede namuslu ve şerefli insanlar adına adalet bekliyorum. Bütün sorumluların cezalandırılmasını istiyorum” dedi. Candaş’ın eşi Nurcan Candaş da gözyaşları içinde, sanıkların yalan söylediğini belirtti.