02.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Usta gazeteci Hasan Pulur’un cenazesi, gazetemizin önünde düzenlenen törenin ardından konvoy eşliğinde Levent Afet Yolal Camii’ne götürüldü. Cami avlusunun tamamının dolduğu törene eski Başbakan Mesut Yılmaz, İstanbul Valisi Vasip Şahin, eski bakanlar Hikmet Sami Türk, Yaşar Okuyan, Ertuğrul Günay ve Mehmet Ağar da katıldı.
Duayen ismi camiden son yolculuğuna uğurlayanlar arasında Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, Milliyet Gazetesi Yayın Koordinatörü Ercüment Erkul, Milliyet yazarları Doğan Heper, Melih Aşık, Güngör Uras, Tunca Bengin, Abbas Güçlü, Basın Konseyi eski Başkanı Oktay Ekşi, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar da vardı. Törende ayrıca Kara, Hava, Deniz ve Jandarma kuvvet komutanlıklarını temsilen birer subay da hazır bulundu.
Aile adına avluda taziyeleri kabul eden Pulur’un oğlu Bülent Pulur, babasının 6 aydır yoğun bakımda olduğunu belirterek, “Babamı kaybettikten sonra da arayanlar oldu, her kesimden aradılar. Bu, beni çok mutlu etti. Bizlere çok güzel bir miras bıraktı. Umarım mekânı cennet olur” dedi. Pulur’un cenazesi öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Aşiyan Mezarlığı’ndaki aile mezarlığına defnedildi.
‘Ona Hoca derdim’
Cenaze töreninde Hasan Pulur’la olan anılarını anlatan Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Pulur’a hep ‘Hoca’ diye hitap ettiğini söyleyerek, “Allah nur içinde yatırsın. Anlatırsak sayfalar tutar ama çok değerli bir ustayı kaybettik diyorum ben. Bab-ı Ali yine bir yıldızını kaybetti. Yeri kolay kolay doldurulmayacak bir yıldızı kaybetti. Bir Çetin Altan, bir Hasan Pulur, bu sene kaybettiklerimizden bir Oktay Akbal... Daha unuttuğum çok değerli gazeteciler var. Bunların yeri kolay kolay doldurulmaz ama hayat da devam ediyor. Onlar gidecek, yenileri gelecek. Biz de gideceğiz, yerimize de yenileri gelecek” dedi. Pulur’a “Huysuz ihtiyar” diye takıldığını söyleyen Doğan, sözlerini şöyle tamamladı:
‘Yeri dolmayacak’
Cenazeye katılan eski Başbakan Mesut Yılmaz da simge isimlerden Hasan Pulur’un kaybıyla Türk basınının biraz daha öksüz kaldığını ifade etti. Pulur’u, genç bir şube müdürüyken tanıdığını söyleyen eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ise “Kendisinin kökeni polis muhabirliğiydi. Uzun zamanlar, abiliklerini, insanlıklarını paylaştık. Bizim yükselişimiz içerisinde önemli yeri olan insanlardan biriydi. Tecrübelerinden çok istifade ettiğim bir insandı. Düzgün bir kalem, dürüst bir insandı” şeklinde konuştu.
Pulur’un okul arkadaşı olduğunu söyleyen eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk de, “Büyük bir şair, insanları seven, bütün Türk toplumunu kucaklayan bir insandı. Türk milleti büyük bir evladını kaybetti” dedi. Pulur’la Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nde (TGC) birlikte yöneticilik yaptıklarını hatırlatan TGC Başkanı Turgay Olcayto ise “Gençlerin öğreneceği çok şey vardı. Hem yönetici olarak, hem iyi bir kalem olarak güzel anılar bıraktı” yorumunu yaptı.
‘60 yıllık dostumdu’
Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Tufan Türenç de “Ben Milliyet’te muhabirliğe başladığım zaman o yazı işleri müdürüydü. Sonra ben Güneş gazetesine yazı işleri müdürü olarak gittim. O yazar olarak geldi. Bana dedi ki, ‘Bak, ben senin yazı işleri müdüründüm. Şimdi sen benim yazı işleri müdürümsün.’ Ve o kadar saygılı bir insandı ki, yazısını yazar, kendi eliyle gelir, verirdi bana. Okuduğum sürede de beklerdi. Bu eski Bab-ı Ali terbiyesi böyleydi” dedi.
Eski dostu Necati Zincirkıran ise, “60 yıllık dostumu yitirdim. Hastalığı, eşinin ve oğlunun vefatı onu çok yıprattı. Vefatı beni çok üzdü. Çok iyi bir polis muhabiri ve çok iyi bir insandı. Büyük bir çöküntü yaşıyorum, yeri dolmayacak bir insanı kaybettik” dedi. Altan Öymen de yazılarıyla halkın her kesimine hitap eden Pulur’un örneği az bulunur bir kariyere sahip olduğunu kaydetti.